Basılı ya da el yazılı kağıt yaprakların ciltli veya ciltsiz olarak bir arada toplanmış şekline kitap denmektedir. Bilim, felsefe, sanat, edebiyat ve daha birçok alanda kitaplar basılmaktadır. Kitaplar, farklı şekillerde yayımlanmaktadır. Kitapların konusu, türü ve ana fikirleri farklıdır. Sabahattin Ali kitapları herkes tarafından bilinmektedir. Sabahattin Ali, öyküleriyle ve romanlarıyla okurların zihinlerini açarak eleştiri yapabilmelerini sağlamaktadır. Bu öykü ve romanlarda ortak temalar bulunmaktadır. Herkes tarafından ilgi çeken konulara sahip olan bu eserler, çok sayıda eleştirinin odağı olmuştur. Sabahattin Ali; öyküleri ile öne çıkmış, bu alanda birçok yeniliğe imza atmıştır.
Sabahattin Ali’nin eserlerinde yer verdiği konular aşağıda listelenmiştir:
Sabahattin Ali, okurlarına farklı türlerde kitaplar sunmaktadır. Okurlar, ilgi alanlarına göre konu seçimi yaparak roman veya şiir kitabı tercih edebilmektedir. Sabahattin Ali romanlar konusunda başarılı bir yazardır. Roman türünü tercih eden okurlar, farklı bir dünyanın içine girerek kaygılardan uzaklaşırken bir taraftan da hayatın saklı yönleriyle karşı karşıya kalabilmektedir. İlgi alanına göre okunacak kitabın türüne karar verip konu seçiminde bulunurken kitap önerilerini incelemek mümkündür.
Sabahattin Ali, Türk öykücülüğünün önemli isimlerinden birisidir. 25 Şubat 1907 tarihinde Eğridere’de dünyaya gelmiştir. Trabzon kökenli bir aileye sahiptir. Edremit İptidai Mektebi’nde eğitim görmüştür. İlkokul çağlarından itibaren sanata meyilli olan Sabahattin Ali, sık sık okulun disiplinli ortamından kaçarak sinemaya ve tiyatroya gitmiştir. Toplumcu gerçekçi tarzda eserler veren yazar, kendinden sonra gelen Cumhuriyet Dönemi yazarlarına öncülük etmiştir. Sabahattin Ali, ilk hikaye ve şiir denemelerine Balıkesir’de başlamıştır. İlk kez Akbaba ve Çağlayan dergilerinde şiirlerini yayımlamıştır. Anadolu’da kısa bir süre öğretmenlik yapmış, ardından eğitim amacıyla Almanya’ya gönderilmiştir. Öğretmenliğinin ilk yıllarını Yozgat’ta geçirmiştir. Burada yalnızlık çeken Sabahattin Ali, İstanbul’da arkadaşlık yaptığı Nahit Hanım’a sık sık mektup yazmıştır. Bu mektuplaşma zamanla tek taraflı bir aşka dönüşmüştür. Yazar, Servet-i Fünun dergisinde yayınlanan ‘‘Bir Macera’’ şiirini Nahit Hanım’a ithaf etmiştir. Yazar, tek taraflı aşkını “Ne Kazandık”, “Kalbimizde Aşkınız”, “Ebedi”, “Yat ve Uyu”, “Bütün İnsanlara”, “Firar”, “Kudurmak” adlı şiirlerinde işlemiştir. Türkiye’ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak görev yapmıştır. Kısa bir süre sonra, komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla tutuklanmıştır. Memurluktan ihraç edilen yazar, Atatürk hakkında bir şiir yazmış ve bu şiir sayesinde tekrar devlet kurumlarında görevlendirilmiştir. Yazar, kendisine yüklenen sosyalist algısından kurtulmak amacıyla “Esirler” adlı bir oyun kaleme almıştır. Hayatının son dönemlerinde Türk milliyetçileriyle tartışmalar yaşamıştır. Çeşitli dergilerdeki eleştirileri yüzünden farklı davalarla uğraşmıştır. Hakkındaki davaların aleyhinde devam ettiği dönemde ülkeden ayrılmak istemiş ve bu zaman diliminde de öldürülmüştür.
Sabahattin Ali kitapları listesi birçok esere sahiptir. Başlıca eserleri ise şu şekildedir:
Sabahattin Ali; farklı alanlarda eserler vermiş, öykü türünde döneminin öncülerinden olmuştur. Sait Faik Abasıyanık ile birlikte Türk öykücülüğüne yön vermiştir. Bu iki yazardan Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Kemal Tahir, Kemal Bilbaşar gibi yazarlar etkilenmiştir. Yazarın romanlarından birisi olan Kürk Mantolu Madonna, Türkiye’de en çok okunan kitaplar arasında yerini almıştır. Romanın bu kadar okunmasında okullarda öğrencilere önerilmesi ve sosyal medyada çok fazla paylaşım almasının etkisi vardır. Roman, birçok dile çevrilmiştir. Yazarın Kuyucaklı Yusuf romanı, Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ortaöğretim öğrencilerine tavsiye edilen MEB 100 temel eser arasındadır. Yazarın öyküleri de oldukça ses getirmiştir. Sabahattin Ali’nin 1935 yılında çıkardığı ilk öykü kitabı Değirmen’dir. Sabahattin Ali kitapları isimleri arasında en çok duyulanlardan birisidir. Bu kitapta on altı, Kağnı’da on üç, Ses kitabında beş, Yeni Dünya kitabında on üç ve Sırça Köşk kitabında on üç öyküsü vardır. Toplamda 60 öyküye sahiptir. Yazar, daha sonra dört öykü daha yayınlamış ve toplam öykü sayısını altmış dörde yükseltmiştir. Yazarın öykülerinde geçen temel kavramlar aşk, sevgi ve kırsal kesim sorunlarıdır. Kırsal kesimi konu edindiği öykülerinde toprak kavgaları yüzünden işlenen cinayetlere de değinmiştir.
Sabahattin Ali kitapları set şeklinde ya da tek tek alınabilmektedir.Yazarın romanlarının oluşturduğu sette üç eser bulunmaktadır. Bunlar:” Kürk Mantolu Madonna”, “Kuyucaklı Yusuf” ve “İçimizdeki Şeytan” romanlarıdır. Ünlü yazarın bütün eserlerini tek cilt halinde almak da mümkündür. Sabahattin Ali kitapları okuma sırası takip edilerek önce romanları okunabilmektedir. Yalnızca şiirlerini almak isteyen okurlar, şiirlerin toplandığı kitabı tercih edebilmektedir. Yazarın öykülerini almak isteyen okurlar ‘’Bütün Öyküleri’’ setlerini tercih edebilmektedir. Sabahattin Ali Klasikleri okumak isteyen okurlar, en ünlü kitaplarının birleştirildiği seçme eserler setlerini de seçebilmektedir
Yazarın ‘’Bütün Öyküleri’’ setinde Değirmen, Kağnı, Ses, Yeni Dünya, Sırça Köşk öykü kitapları yer alır. Öykü kitapları incelendiğinde Kağnı ve Ses kitabı dikkat çekmektedir. Aşağıda bu eserlerin konuları listelenmiştir.
Sabahattin Ali’nin bütün şiirlerinin toplandığı kitaba‘’Bütün Şiirleri’’ adı verilmiştir. Toplumcu gerçekçilik ve realizm akımlarını benimseyen şair, döneminin öncülerinden olmuştur. Sabahattin Ali’nin dili herkes tarafından anlaşılabilmektedir. Yabancı sözcüklere yer vermemeyi tercih eden yazar, sade ve kısa cümleler kurmuştur. Sabahattin Ali’nin birçok şiiri beste haline getirilmiştir. Günümüzde sevilen şarkılardan birisi olan “Aldırma Gönül Aldırma” şarkısının sözleri de Sabahattin Ali’ye aittir. Sabahattin Ali’nin çok sevilen şiirinin sözleri şöyledir:
“Başın öne eğilmesin
Aldırma gönül aldırma
Ağladığın duyulmasın
Aldırma gönül, aldırma
Dışarda deli dalgalar
Gelip duvarları yalar
Seni bu sesler oyalar
Aldırma gönül, aldırma
Görmesen bile denizi
Yukarıya çevir gözü
Deniz dibidir gökyüzü
Aldırma gönül, aldırma”
Yine beste haline getirilen “Leylim Ley” şiiri de Sabahattin Ali’ye aittir. ‘’Döndüm daldan düşen kuru yaprağa’’ sözleriyle başlayan şiir, şairin ruh halini gözler önüne sermektedir. Şiirlerinde sıklıkla gurbet ve mapushane temalarını işleyen şair, gerçekçi ve yalın bir dil kullanmaktadır. Dağlar ve Rüzgâr, Kurbağanın Serenadı, Öteki Şiirler Sabahattin Ali şiir kitapları arasında yer alır. Leylim Ley, Aldırma Gönül, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz ise şairin tekil şiirleri olarak bilinmektedir.
Sabahattin Ali biyografi kitabı da yazarın yoğun ilgi gören kitapları arasındadır. Biyografi türünde, toplum tarafından tanınmış kişilerin hayat hikâyeleri anlatılmaktadır. Kurguya yer verilmez, anlatılanlar gerçektir. Bu kitaplarda kronolojik sıra takip edilir. Sade, anlaşılır ve açık bir dil kullanılmalıdır. Sabahattin Ali kitapları kronolojik olarak şu şekilde sıralanmaktadır:
Sabahattin Ali’nin ilk dönemlerinde romantik, ilerleyen dönemlerde ise toplumcu gerçekçi bir yol izlediği bilinmektedir. Yazarın, Türk edebiyatında ilk toplumcu-gerçekçi öykücü olarak ardından gelen köy gerçekçilerini ve toplumcu-gerçekçileri derinden etkilediği dile getirilmektedir. Ancak bu tanım tam anlamıyla doğru değildir. İlk olarak, Sabahattin Ali, ilk öykülerinde (Değirmen) gerçeküstü ve romantik ögelere yer vermiştir. Kanal öyküsünde ilerleyen yazın hayatıyla ilgili ipuçları vardır. Değirmen, Viyolonsel, Kurtarılamayan Şaheser gibi öykülerde romantik öğeler bulunmaktadır. Ancak bu öğeler, direkt olarak yazarın romantik dönemini işaret etmemektedir.
Sabahattin Ali tüm kitapları göz önünde bulundurulduğunda, toplumcu-gerçekçi izlere rastlanmaktadır. Ancak yazar, toplumcu-gerçekçi tutumun temel taşlarından olan ideal karakter yaratma, bağlanma gibi özelliklere yer vermemektedir. Sabahattin Ali’nin gerçekçi tarafı ezilenden ve halktan yana olmasındadır. Bu taraf tutma, ezilenin hayatının güzelliği anlamında değildir. Yazar, ezilen kişilerin hayatlarını aktarmak ve düzeltmek, iyileştirmek görüşündedir. Sabahattin Ali, idealize edilmiş toplum hayatını, öğretici bir şekilde anlatmamaktadır. Yazar, gerçek hayatı olduğu gibi anlatmaya çalışır ancak bunun yeterli olmadığını ifade etmektedir. Ona göre gerçek yaşam çok şaşırtıcı ve akıl almaz olaylarla doludur.
Sabahattin Ali, öykülerinde konu ve kişi seçimleri yaparken fazla değişiklik yapmamıştır. Genellikle mapushane, köy, aydınlar ve işçileri eserlerinde işleyen yazar, aşk temasına sıklıkla yer vermiştir. Yazarın öykülerinde aşk ile fedakârlık bir arada bulunmaktadır. Aşık olan kişi, hayatındaki önemli bir şeyden vazgeçebilmelidir. Fedakârlığın bulunmadığı durumlarda, aşk teması ile modern insan arasında bağlantı kurulmaktadır. Yazar eserlerinde bahsettiği kadınları güçlü, iradeli; erkekleri ise iradesiz ve kolay etkilenen karakterler olarak aktarmaktadır. Yazar, bazı öykülerinde güçlü kadın karakterini, amaçsız, umutsuz, nihilist Cumhuriyet aydınını çağrıştırması amacıyla işlemiştir.
Sabahattin Ali öykü kitapları, içeriğinde Doğu ve Batı arasında kalan, hedeflerini kaybeden Cumhuriyet aydınını eleştirmektedir. Yazar, Türkiye modernleşmesinin eksiklerini, hatalı yönlerini göstermek istemektedir. Sabahattin Ali, eserlerinde aydınların, verilen yetkiyi kötüye kullanma istekleri, taşranın sıkıcı tarafı ama sonunda kendine çeken ideallerini unutmalarını konu etmektedir.
Sabahattin Ali kitapları konuları arasında bulunan bir diğer konu da ezen-ezilen ilişkisidir. Yazar, devletin baskısının yanında ağa-köylü, işçi-işveren ilişkilerini de konu edinmiştir. Kanal, Kağnı gibi öyküler köydeki sınıf sorunlarını anlatmaktadır. Apartman, Isınmak İçin, Mehtaplı Bir Gece öyküleri ise şehir hayatından ve ezen-ezilen ilişkilerinden bahsetmektedir.
Sabahattin Ali, Türk edebiyatında kısa öyküyü geliştirmiştir. Öykü türüyle ilgilenen herkesin ilgisini çekmiştir. Toplumu ve hayatı anlamada okurlarına yol göstermektedir. Yazarın gururlu tavırları, kendini eleştirmekten kaçınmaması dikkat çeken özellikleri arasında yerini almıştır. Sabahattin Ali’nin ezilen kişilerin, köylülerin, işçilerin, çocukların öykülerini yazması halk tarafından sevilmesine neden olmuştur. Sabahattin Ali’nin eserlerinde olay örgüsündeki dinamizm dikkat çekmektedir. Eserlerin taşıdığı mahalli detaylar, insani gerçeklik ile toplumsal gerçekliğin bütünleşmesi, bozuk iktidar ilişkilerine yönelik eleştiriler yazarı değerli kılmaktadır. Eleştirmekten çekinmeyen ünlü yazarın bazı eserleri tepkiyle karşılamıştır. Yazarın “Kuyucaklı Yusuf” romanı aile hayatı ve askerliğe muhalif görüşler içerdiği gerekçesiyle toplatılmıştır. “İçimizdeki Şeytan” romanı dönemin aydınlarını eleştirdiği gerekçesiyle yazara yönelik propagandalarda kullanılmıştır. Sabahattin Ali ve Aziz Nesin’in 1946 yılında çıkardığı “Markopaşa” gazetesi de eleştirilerin odağı olmuştur. Eleştirilere rağmen edebi duruşunu bozmayan yazar, öykü türünde birçok yeniliğe imza atarak çok beğenilen kitaplar yazmıştır. En güzel Sabahattin Ali kitapları incelendiğinde kitapların genel olarak toplumsal sorunlar, ezilenler, işçi-işveren çatışması, mapushane gibi konulara değindiği görülmektedir. Kitaplarında sade ve anlaşılır bir dil kullanan yazar, gerçekçi bir tutum izlemiştir.