Tükendi
Gelince Haber VerNamık Kemal’in Magosa Kalesi’nde sürgündeyken yazdığı ve bazı tenkitçiler tarafından eleştirilen bu eseri, ne *Celaleddin Harzemşah* kadar ağır ne de *Vatan yahut Silistre* kadar sade bir dille yazılmıştır. Karakterlerin sevgilerini ve nefretlerini ifade ederken aşırıya kaçtığının görüldüğü bu eserde saray hayatının içyüzü, kötü karakterli kişilerin ne türlü melanetlere yol açabileceği gösterilmek istenmiştir.
Hüsrev: (yalnız) *İnsan bu kadar talihli olur da bu kadar da ikbalinden korkar mı? Bir huri beni yanına çağırmış, Azrail kucağına düşecek kadar korkuyorum. Arap’ın hakkı var; bu kadar bin düşmanın okundan, yayından korkmadım da bir meleğin kaşından, kirpiğinden mi ihtiraz edeceğim? Ne olmak ihtimali var...``