Tükendi
Gelince Haber Verİntibah kitabı diğer adı ile “Sergüzeşt-i Ali Bey”, Tanzimat Devri aydını Namık Kemal tarafından ilk kez 1876 yılında yayımlanan Türk edebiyatının ilk edebi romanıdır. Yazar romanı Mağusa sürgünü sırasında kaleme almıştır. Roman, Osmanlıcanın roman yazmaya uygun bir dil olduğunu göstermek amacıyla yazılmıştır. Ailesinin tek çocuğu ve eğitimli bir genç olan Ali Bey’in aşk hayatındaki tecrübesizliği nedeniyle çeşitli hatalar yapmasını ve sonrasında bu hatalardan dolayı pişmanlık duymasını anlatmaktadır.
Namık Kemal ya da asıl adıyla Mehmed Kemal (21 Aralık 1840- 2 Aralık 1888 ) Türk milliyetçiliğine ilham veren, birçok görevde bulunmuş ve farklı alanlarda eserler vermiş yazar, gazeteci, devlet adamı ve şairdir. “Vatan Şairi” ve “Hürriyet Şairi” olarak bilinen yazar Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü de eserleri ve fikirleriyle etkilemeyi başarmıştır.
İntibah kitabının fiyat aralığı 5 TL ve özel baskılar dahil 25 TL arasında değişmektedir. İntibah kitabının fiyatını belirleyen faktörler aşağıda listelenmiştir:
İntibah kitabının yazarı Namık Kemal’dir. 21 Aralık 1840 yılında Tekirdağ’da dünyaya gelen hürriyet şair, oyun yazarı, romancı, yazar, gazeteci ve düşünce adamı Mehmed Namık Kemal’in babası Meclis-i Mâliye âzası, esham müdürü ve II. Abdülhamid’in müneccimbaşısı Mustafa Âsım Bey’dir. Annesi ise Tekirdağ mutasarrıfı Koniçeli Abdüllatif Paşa’nın kızı Fatma Zehra Hanım’dır. Asıl adı Mehmed Kemal olan yaza " Namık" ismini şiir ile birlikte kullanmaya başlamıştır. Çocukluk hayatı dedesi Abdüllatif Paşa’nın ailesinin yanında geçmiştir. 1846 yılında dedesi Abdüllatif Paşa’nın Afyonkarahisar sancağına muhassıl olarak tayin edilmesi üzerine annesi ile birlikte Afyonkarahisar’a gitmiştir. Afyon’a gittiği dönemde özel hocalardan ders alıp okumasını ilerletmiştir ve dedesi Abdüllatif Paşa’nın teşvikiyle Mevlevilik terbiyesini de öğrenmiştir. Afyon döneminin 2. yılında annesi Fatma Zehra Hanım, henüz genç bir yaşta vefat etmiştir ve Namık Kemal öksüz kalmıştır. 17 yaşına kadar dedesi ile birlikte dedesinin tayin edildiği her yere giden Namık Kemal "Ben anamdan doğdum doğalı gezmeye alışığım" demiştir. Okula gitmesi gereken dönemde ailesiyle İstanbul’a yerleşmiş olan hürriyet şairi önce Beyazıt Rüşdiyesi’ne sonra Vâlide Mektebi’ne gitmiştir. Edebiyata ve tarihe bu yıllarda ilgi duymaya başlayan yazar üzerinde özellikle hocası Şakir Efendi’nin etkisi büyüktür. 1853 yılından sonra dedesi ile Kars ve Sofa’ya gitmiş ve burada da eğitimine özel hocalar vasıtasıyla devam etmiştir. Kars’ta bulunduğu dönemde müderris Vâizzâde Mehmed Efendi’den tasavvuf ve edebiyat öğrenmiş olan Namık Kemal, Nâbî, Sünbülzâde Vehbî gibi şairlerin divanlarını okumuş ve hocasının etkisiyle ufak şiirler yazmaya da başlamıştır. Kara Velî Ağa’nın yardımıyla da binicilik, cirit ve av gibi sporlarla meşgul olmuştur.
Namık Kemal’in asıl fikri gelişimi Sofa yıllarında yaşanmıştır. Bir buçuk yıl yaşadığı bu şehirde bazı şairler aracılığıyla eski şiirlerden okumalar yapmıştır. Bu dönemde gazeller, nazireler ve Kerbela mersiyeleri yazmıştır. Sofa’ya misafirliğe gelen şair Binbaşı Eşref Bey, yazarın birikmiş şiirlerini görünce Mehmed Kemal’e "Namık" mahlasını vermiştir. Sofadan ayrılmadan önce de dedesi ve anneannesinin isteği üzerine Niş Kadısı Mustafa Râgıb Efendi’nin kızı Nesîme Hanım ile evlenmiştir.
Namık Kemal’in İstanbul’a yerleştikten sonra edebi çevre ile ilk teması Tercüme Odası’ndaki kalem arkadaşları ve onların muhiti vasıtasıyla olmuştur. Bu arkadaşları Sadullah Paşa, Ayetullah, Kani Paşazade Rifat, Recaizade Celal gibi isimlerdir. Bu dönemde Leskofçalı Galib ve Hersekli Arif Hikmet ile de yakın bir ilişki kuran Namık Kemal, 1861 yılında eski ve yeni nesilden şairlerin bir araya gelerek oluşturduğu Encümen-i Şuara’ya dahil olmuştur. Encümen-i Şuara şairleri haftada bir Hersekli Arif Hikmet’in evinde buluşmakta ve hazırlamış oldukları şiirleri birbirlerine okuyarak bu şiirler üzerine yorum yapmaktaydılar. Bu toplantılarda şiirleri okuma işi ise Namık Kemal’indir.
Namık Kemal, İstanbul’a gelişinin 5. yılında Şinasi ile tanışmıştır. Bu tanışmadan sonra Şinasi, Namık Kemal’in düşüncesini siyasi ve toplumsal konulara yöneltmiş, şiirinin içeriğini ve konusunu değiştirmiş, artık eski şiirin ve tasavvufi simgelerin etkisinde yaşayan bir insan olmaktan çıkarak cemiyet davalarının adamı olmasını sağlamıştır. Namık Kemal’in fikirlerini en çok benimsediği Batılı yazar ise Montesquieu’dur ve ondan çeviriler yapmıştır. Fransızcayı da Tercüme Odası’nın kıdemli hocalarından Mehmed Mansur Efendi’den ders alarak öğrenmiştir.
Şinasi’nin 1865 yılında siyasi nedenlerden dolayı Paris’e kaçmasının ardından Tasvir-i Efkar’ı tek başına çıkaran Namık Kemal, zaman zaman "Ceride-i Havadis" ile münakaşaya girmiştir. Gazetenin başında olduğu dönemde aynı zamanda da kadınların eğitim alması gerektiği meselesini ortaya atan ilk kişi olmuştur. "Lisân-ı Osmânî’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülâhazâtı Şâmildir" makalesi ile ilk defa Türk dili ve edebiyatının meselelerini toplu bir şekilde ele almıştır. Bu makale ile devrinin ilerisinde fikirler ortaya koymuştur. İlk mahali röportajı yapan kişi de Namık Kemal’dir. Hürriyet, hükümet ve millet arasında olan karşılıklı ilişki ve hükümdarın halka kendini nasıl sevdirdiği gibi konulara Belçika Kralı Léopold’ün ölümü üzerine yazdığı fıkra ile başlamıştır. “Şark Meselesi” üzerine makalesi ile de Erzurum vali muavini olarak atanmıştır.
Erzurum’a gitmeyen Namık Kemal, Ziya Paşa ile birlikte Paris’e kaçmıştır. Paris’ten sonra bazı arkadaşları ile Londra’ya giden Namık Kemal, burada “Hürriyet” gazetesini çıkarmıştır.
İbret gazetesini çıkararak sadrazam Mahmut Nedim Paşa’yı eleştiren yazılar yazan Namık Kemal, İstanbul’dan uzaklaşması için mutasarrıf olarak Gelibolu’ya atanmıştır. Kısa bir süre kaldığı Gelibolu’da "Vatan Yahut Silistre", oyunu ile "Evrak-ı Perişan" adlı eserini tamamlamıştır. 1 Nisan 1873 gecesi İstanbul’da Güllü Agop’un Gedikpaşa’daki tiyatrosunda sahnelenen "Vatan Yahut Silistre" halkı coşturmuş ve çeşitli olaylar çıkmasına neden olmuştur. Bu konuda İbret’te yayımlanan yazılardan sonra da Mağusa’ya sürgün edilmiştir. Çok zor şartlar altında kaldığı Mağusa’da hastalıklara yakalanan Namık Kemal, eserlerinin büyük birçoğunu bu dönemde kaleme almıştır. Mağusa sürgününden döndüğünde İstanbul’da kahraman gibi karşılanan yazar, Hürriyet Kasidesi adlı eserini bu dönemde yazmıştır. 2. Abdülhamit’in Osmanlı Anayasası’nı oluşturmak için kurduğu komisyonda üye seçilmiş, padişahın aleyhine bir tehdit beyti yazıp bunu mecliste okuyunca önce hapse atılmış ardından da Girit Adası’nda yaşamaya mecbur edilmiştir. İsteği üzerine de Girit Adası yerine Midilli Adası’nda gönderilmiştir. Midilli’deki görevi süresince 20 Türk ilkokulu açmış olan Namık Kemal, "Vaveyla", "Murabba" ve "Vatan Mersiyesi" gibi şiirlerini burada kaleme almıştır. Mağusa’da yazmaya başladığı "Celaleddin Herzemşah" isimli 15 perdelik tarih oyununu da burada tamamlamıştır. Midilli’deki görevinden sonra Rodos mutasarrıfı olan Namık Kemal, İngiliz ve Yunanların şikayeti üzerine 1887’de Rodos’taki görevinden alınmıştır. Son olarak da Sakız Adası mutasarrıfı olarak görevlendirilmiştir.
Namık Kemal Sakız Adası’nın kuru havası nedeniyle rahatsızlanmış, 2 Aralık 1888 günü 47 yaşında hayata veda etmiştir. Kabri Çanakkale’nin Bolayır beldesindedir.
Ahmet Hamdi Tanpınar, Namık Kemal’i “ Namık Kemal’e Dair Düşünceler” yazısında “ Namık Kemal, devlet iradesiyle ve sırf imparatorluğu takviye için başlayan yenilik hareketine bütün milli hayata şamil olan bir mana vermiş ve hatta bu manayı kazanabilmesi için onu başladığı noktanın aleyhine çevirmiştir. Garpçılığı devlet binasının dışına vurulmuş bir badanadan, gayesi cemiyetin bünyesini değiştirmek olan şuurlu bir hareket haline getirmiştir… Namık Kemal, hürriyet kelimesinde tıpkı Arşimed’in manivelası gibi yaşayışımızı alt üst edecek bir esas bulur… Kayıtsız ve şartsız olarak fikrinin adımı olduğunu söylemek istiyorum… İlk münekkidimiz odur… Tenkidi, romanı, tiyatroyu edebiyatımıza getiren odur.” sözleriyle anlatmıştır.
Namık Kemal’in 24 adet eseri aşağıda listelenmiştir.
İntibah kitabı 189 sayfadan oluşmaktadır. Yayınevine ve özel baskısına göre sayfa sayısında değişiklikler olmaktadır.
Romantizm akımının etkisiyle yazılmış olan İntibah romanının türü romantik romandır.
Romantik Roman: Bu tür romanlarda kişilerin duyguları, arzu ve düşüncelerini doğal ve gerçek olarak kabul edilir. Yaşananlar duygusal bir tavır ile aktarılmaktadır. Romantik roman türüne örnek gösterilebilecek birkaç roman aşağıda listelenmiştir.
İntibah romanında, "Dönemin aşk hayatına tecrübesizce dalan bir gencin başına gelen musibetleri ve bu musibetlerden çıkarılan dersler" anlatılmaktadır. Romandaki olayların merkezinde başkarakter Ali Bey vardır. Ali bey iyi eğitim almış, on yaşına gelene kadar birkaç yabancı dil öğrenmiş genç ve yakışıklı bir adamdır. Kitaptaki olaylar Ali Bey’in Çamlıca gezisi sırasında Mahpeyker adında bir kadınla tanışmasından sonra başlamıştır.
İntibah romanının karakterleri aşağıda listelenmiştir.
İntibah kitabı tüm edebiyatseverler için uygundur. İntibah kitabının yaş gruplara göre okunma sırası aşağıda listelenmiştir.
İntibah romanını okumak dönemin edebiyat anlayışına hakim olma ve Türk edebiyatının modernleşme dönemine dair fikir sahibi olma konusunda katkı sağlamaktadır. İntibah kitabının kişisel gelişime etkileri aşağıda listelenmiştir.
Bilgilenme ve kültürel gelişme aracı olan kitap, günümüz iletişim ve bilgi çağında hem görsel hem içerik alanı içinde sayfa düzeni, kapak tasarımı ile bir sanat yapıtı ve yazar ile okur arasında ilk iletişimi sağlayan kaynaktır. Kitap kapağı, içeriğindeki mesajı görsel iletişim yoluyla hedef kitleye duyurma işlevini, estetik nitelikleriyle birlikte, resim ve yazıyı birbirini tamamlayan bir düzenleme içinde önem arz etmektedir. Kitap kapağı, yazar ile okur arasındaki mühim bir köprüdür. Kapak fotoğrafları aynı zamanda içerikteki espriyi, konunun anlamını ve dinamizmini görsel açıdan güzel bir görünüm içinde yansıtmalıdır. Çünkü kitap tüketiciye yani okura sunulmak üzere, kapağıyla paketlenmiş bir nesne durumundadır. Kitap kapağı ile kendisinin reklamını yapar ve kitap ile okuyucunun arasında bağ kurmasını sağlar.
İllüstrasyon, grafik tasarım içinde önemli bir yere sahiptir. İllüstrasyon bilgiyi bazen tasvir etmek, bazen yorumlamak bazen de belgelemek için kullanılmaktadır. Kitap kapağı illüstrasyonları yayın illüstrasyonlarına girer. Yayın illüstrasyonları; gazete, dergi, kitap ve ansiklopedilerdeki makale, haber, öykü, roman, şiir ve açıklamalara eşlik eder. Yayın sektöründe çalışan bir illüstratör, üzerinde çalışacağı metnin içeriği hakkında bilgi ve görüş sahibi olmalı, metindeki mesaj ve duyguyu resim diline aktarabilmelidir. Yayın illüstrasyonu içinde en rahat ve esnek çalışabilecek alan çocuk öykü kitaplarıdır. İllüstratör, metne estetik ve fantastik destek vermek için kendi yorumunu katabilir. ( T.C. Milli Eğitim Bakanlığı) 1984 kitabı için kapak fotoğrafının çizilme aşamaları aşağıda listelenmiştir.
İntibah kitabı için kullanılan malzemeler ve bu malzemeler kullanılırken dikkat edilmesi gerekenler aşağıda listelenmiştir.
İntibah romanına benzeyen eserler aşağıda listelenmiştir.
Namık Kemal benzeri diğer yazarlar aşağıda listelenmiştir.