Tükendi
Gelince Haber Ver"Akşam eve dönerken bir yalnızlık şiiri yazmayı kuruyorum. Düzyazı biçiminde elbette. Şiir, kalemimi yılda bir iki kez ziyaret ediyor. Bazen öyle duygulanıyorum. Deneyelim bakalım, ne çıkacak? Bir gölge gibi sokaklardan akar geçer, yalnızlığın kol gezdiği ya da beraberinde getirdiğin hüzünle odanı doldurursun. Kimseye diyecek bir şeyin yok. Mızıldanmak, kabahati başkasına atmaktır. Sitemler çağı da sona ereli çok zaman oldu. Her insan kendi yalnızlığını üretir sonuçta. Çünkü hiçbir yalnızlık birbirine benzemez. Kimi koyu bir gölge gibi yüzüne yapışır; güneşte kaybolacağını düşünürsün. Oysa ışık ve aydınlık daha görünür yapar onu. Bazısı pençesini ruhunun, bedeninin görünmez yerlerinde gezdirerek kanırtır ve kanarsın. Böyle her yerinden kanlar sızıyorken ayakta durduğuna şaşarız kimilerinin. Ah! Hep sadece görünenle yetiniriz. İşimiz kolaya kaçmaktır. Kimi bu hallerdeyken arsızlığa verir kendini, dünya yansa umurunda değil havalarında görünür. Oysa ilk dayandığı omuzda, sığındığı kuytuda, ıssız bir sokağa savrulduğunda gözyaşları usta bir gezgin gibi yolunu bulur. Ve daha birçok yalnızlık tanımlaması yapılabilir. Hadi siz de kendinize bir yalnızlık resmi çizin!"