Tükendi
Gelince Haber VerYangından Kalanlar
Siz gelmek nedir bilir misiniz?
Öyle basit bir uzuv hareketiyle,
ellerini kollarını sallayarak,
keyfe keder değil.
Ana rahmini yırtarak,
ilk soluğun acısı gibi gelmek...
Siz ağlamak nedir bilir misiniz?
Bardaktan boşalırcasına değil ama
yüreğe saplanan bıçakla,
usul usul akan kan gibi ağlamak...
Siz yanılmak nedir bilir misiniz?
Öyle hava tahmininde bulunur gibi değil ha!
harbiden yanılmak...
Hani böyle başından kaynar sular dökülür ya,
işte o biçim yanılmak...
Siz kalmak nedir bilir misiniz?
Otel odalarının
beş yıldızlı konforuyla değil,
özünden ser vererek kalmak.
Kanın çekilir gider sen durursun ya
ha tamda öyle kalmak...
Siz yanmak nedir bilir misiniz?
Alevlerin arasında
çocukluk anılarının yanması gibi değil,
ateşte yananlardan çok
yangından kalanlar gibi yanmak...
Siz ölmek nedir bilir misiniz?
Öyle tabuta girip gömülmek değil,
hani gülerken,
hani yaşarken,
hani umut ederken,
hani nefes alırken ölmek...