Tükendi
Gelince Haber VerFransız Aydınlanması`nın `aykırı` sesi Rousseau, edebiyatın geleneksel türleri içinde kendisine kolayca bir yer bulamayan bu `anı` ile `roman` arası metinde, hayatı ile bir son hesaplaşma çabasına girişiyor.
Bu hesaplaşma en başta düşünürün iç dünyasına, geçmişine yaptığı bir yolculuk anlamına gelmektedir. Yalnızca Aydınlanma`nın değil, tarihin en büyük ve en önemli devrimlerinden birini gerçekleştirmek üzere olan burjuvazinin, tarihe kendi `aklı` ile yön verme hedefinin içinden yükselen uygarlık eleştirisi ve buna bağlı `doğaya dönüş` çağrısıyla Romantik akıma öncülük etmiş, halk iradesinin monarşiye karşı üstünlüğünü savunan bu `eleştirel ses`, Rousseau`nun hayatının son yıllarında içine sürüklendiği yalnızlığın, tecrit edilmişliğin kalın duvarlarını ören sestir de.