Tükendi
Gelince Haber VerSevgili Türk Edebiyatı okurları,
Bu ay, suç ve polisiye edebiyatı üzerine hazırladığımız dosyamızın ikinci bölümünü sizlerle paylaşıyoruz. Dosyanın ilk yazısında Şeyma Karaca Küçük, André Gide’in eserlerindeki suç kavramını toplumsal ahlaki değerler ile insanoğlunun iç dünyasında yaşanan çatışma üzerinden ele alıyor. Şeyma Karaca Küçük’e göre Gide, suçluyu yargılamak yerine onların duygularını ve yaşadığı çelişkileri okura farklı bir perspektifle sunuyor. Ahmet Sarı, Kafka’nın eserlerinde sıkça görülen “kafkaesk” atmosfer ve suç kavramını inceleyerek, Josef K.’nın suçunun sadece bireysel değil, aynı zamanda toplumsal ve varoluşsal bir boyut taşıdığını vurguluyor. Canan Olpak Koç, Suç ve Ceza romanındaki Raskolnikov ve Osman Zeki Özturanlı’nın “Başakçılar” hikâyesindeki Zülküf karakterlerini karşılaştırarak suçun şahsi, toplumsal ve siyasi boyutlarını ele alıyor. Mehmet Narlı, İsmet Özel’in şiirlerinde suç ve suçlu kavramının nasıl işlendiğine değiniyor. Özellikle Özel’in “Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar” adlı şiiri üzerinden derinlemesine bir tahlil sunuyor. Şiirdeki “bilen özne”nin yaşadığı yalnızlık, dışlanma ve suçlu ilan edilme durumu üzerinden toplumdaki adaletsizlik ve iktidar ilişkilerine dair önemli sorular soruyor. Şener Şükrü Yiğitler, İlhan Tarus’un Kasabanın Ruhu adlı romanından hareketle, Türk edebiyatında taşra temasının ve suç kavramının nasıl işlendiğini anlatıyor. Sercan Ceylan, Türk edebiyatında suç kavramının farklı dönemlerde ve farklı yazarlar tarafından nasıl ele alındığını inceliyor. Kurt Kanunu, Anayurt Oteli ve Bir Cinayet Romanı gibi üç önemli eser üzerinden suçun siyasal, sosyolojik ve psikolojik boyutlarını irdeliyor
Burak Görgün; Han Kang’ın eserlerinde işlediği temaları, Kore edebiyatına olan etkisini ve Nobel Edebiyat Ödülü’ne uzanan edebiyat yolculuğunu dile getiriyor. Vahit Türk de denemesinde gençlik yıllarında idealler uğruna verilen mücadelelerin nasıl hayal kırıklığına dönüşebildiğini vurguluyor yazısında. Özellikle “gönül” ve “akıl” arasındaki dengeyi kaybetmenin bireyi nasıl etkilediği, toplumun bireyi nasıl şekillendirdiği ve bireyin topluma nasıl bir etkisi olduğu gibi konulara değinirken, Türk tarihine ve kültürüne yapılan göndermelerle de millî bir bilinç oluşturmaya çalışıyor. Kâzım Ceylan, Ahi Evran’ın hayatı, Ahilik teşkilatının tarihsel süreci ve günümüzdeki önemi üzerine kapsamlı bir değerlendirme sunuyor. Sema Uğurcan, Beşir Ayvazoğlu’nun biyografileri üzerine yazdığı değerlendirmelerine devam ediyor. Sümer Ezgü, Türk müziği eğitiminde Batı müziğine ağırlık verilmesini eleştiriyor, bunun olumsuz sonuçlarını dile getiriyor, geleneksel Türk müzik aletlerinin eğitim sistemine dâhil edilmesi gerektiğini savunuyor.
Lütfü Şahsuvaroğlu, Mehtap Altan, Hüseyin Akkaya, Canan Köksal ve Hatice Ayan bu sayımıza şiirleriyle katkı sağlıyorlar.
Kitaplık ve Ajanda bölümüz bu ay da renkli ve dolu. Herkese iyi okumalar dileriz…