Tükendi
Gelince Haber VerOnu tanımak: Doğru kaynaklardan, sahih bir bilgi ağından…
Ona inanmak: Tüm getirdiklerine ve sunduklarına tam bir teslimiyetle…
Ona tabi olmak: Eğilip bükülmeden, mazeretler üretmeden ve yanlış yorumlara kaçmadan, şartlar ileri sürmeden… Efendimiz Aleyhisselam’ı ne sadece haber getiren bir aracı gibi görmek ne de hep mucizelerle donatılan, insani yönü devre dışı bırakılan, insanüstü bir varlık olarak görmek. Tam tersi; mükemmel bir beşer, örnek bir insan; önder, rehber, kılavuz olarak görmek, yolunda yürümek. Şüphe yok ki İslamiyet’i en doğru anlayan, en hikmetli açıklayan, en güzel yaşayan sevgili Peygamberimizdir. O, ailede eş, baba ve dede, insanlarla ilişkilerde zarif ve nazik insan, sosyal hayatta sistem kuran, talim ve terbiyede muallim, karar ve hakemliğinde hâkim, cami ve cemaatte imam, savaşta komutan, devlet yönetiminde adil başkan, hayatın her alanında var ve etkin olan bir insan. Tüm bunlarla birlikte bazen sevinen bazen üzülen, zafer ve yenilgiler yaşayan, aç ve susuz kalan ama aynı zamanda Allah’tan vahiy alıp mucizelerle desteklenen, bazı gaybî bilgiler verilen, ilahi misyonu kıyamete kadar devam eden bir peygamber ve insan. Allah’ın kulu ve resulü, Muhammed Mustafa (sav).
***
Bu eser klasik bir siyer kitabı olarak yazılmadı. Bir taraftan onun Resul oluşunu, kutlu mücadelesini, hayatındaki dönüm noktalarını sizlere aktarmaya çalıştık. Diğer taraftan da Allah Resulü’nü daha iyi anlamamıza, tanımamıza yarayacak kavramları ve konuları ele aldık. Bu özelliği, çalışmamızın en belirgin ve farklı yönüdür. Konuları bağımsız aynı zamanda birbirinin devamı şeklinde düşündük. Hem kronolojiyi dikkate aldık hem de tematik bir kurgu oluşturmaya çalıştık. Sahasında bir ilk olan bu çalışmamızda, her yaş ve meslekten insanımızın rahatça okuyup anlayacağı, yararlanacağı bir üslup kullanmaya gayret ettik.