Tükendi
Gelince Haber VerMerhaba, ben Mete. Bu kitaptaki macerayı sana ben anlatmak istiyorum. Çünkü, inanılmaz fantastik bir maceranın içinde buldum kendimi. Ece ve Kaya Öğretmen’imle birlikte okulda başımıza gelecekleri bilmeden bilgisayara bakıyorduk. Bilgisayarın ekranının ortasında sarı, parlak bir ışık belirmiş; yavaş yavaş büyüyordu. Hepimiz gözlerimizi ayırmadan ekrana bakmaya devam ediyorduk ve ne yapacağımızı bilemiyorduk. Donup kalmıştık sanki. O sırada ekranın ortasından koşarak gelen bir uzaylı bize seslendi. Oval bir suratı, yeşil bir yüzü ve patlak kırmızı gözleri olan uzaylı bize dikkatlice bakıyordu. Uzaylı bizimle konuşmaya başladı:
“Oyunumuza hoş geldiniz!..” diyordu. Ece ve ben şaşkınlıktan dilimizi yutmuş, ekrana bakakalmıştık. Hiç böyle bir oyun görmemiştik. Derken ışık büyüdü, büyüdü, ekrandan dışarıya taştı. Sarı ışık bizim etrafımızı sardı ve bizi içine aldı. Işığın içinde savrulmaya başladık ve sonra bembeyaz bir boşlukta bulduk kendimizi.
Uzaylı bizimle bir oyun oynamak istiyordu. Tarihi ünlülerle tarihi bir mekana gidip orada bir oyun görevini başaracaktık. Bu oyunda istediğimiz özellikleri ya da süper güçleri kullanacaktık.
Bilmediğimiz bir yerdeydik, bir bilgisayar ekranının içinden geçip gelmiştik buraya. Bu macerada acaba hangi Tarihi Ünlülerle hangi tarihi mekanlarda keşiflere çıkacaktık? İnanılmaz bir serüven bizi içine çekmişti, maceradan maceraya savrulma zamanıydı. Haydi sen de gel, bu macerada bizimle birlikte ol.