Tükendi
Gelince Haber VerVergilius, Sığırtmaç Türküleri`nde kendi duygularını, üzüntülerini, ayrılık acılarını karşısındakinin dilinden söyler, kendi adına başkalarını konuşturur. Sığırtmaç Türküleri, kırlarda dolaşan, sığır güden, koyun, keçi otlatan, kaval çalan, kaval dinleyen, türkü çağıran, doğayı seven insanların karşılıklı söylenmiş türküleridir. Onlar, bugün bile, yeşilliğini, sıcaklığını korumakta, birçok ozana ışık tutmaktadır. Vergilius çağdaş Batı şiirinin öncüsüdür. Avrupa insanına, özellikle Roma uygarlığının başarılarıyla övünenlere, ondan esinlediğini ileri sürenlere, "destan" türünün benzersiz örneklerini vermiştir. O, gördüğünü, başından geçenlerin yüreğinin derinliklerinde doğurduğu ince duyguları yakınmalı bir sesle döker ortaya. Görüleni, elle tutulur olanı, burnunda kokusu, damağında tadı kalanı, gözünde ışıyanı dile getirir. Büyük eserler, büyük yığınların özüne işleyen, onların içinden doğmuş gibi dillerinde yaşayan, söylenenlerdir. İşte Vergilius`u günümüze değin getiren onun kendi dilinde bizim ağzımızla konuşmasıdır. Sığırtmaç Türküleri günümüzün şiir anlayışına tıpatıp uygun gelen yaşama gerçekleriyle doludur.