Tükendi
Gelince Haber VerBaudelaire’in Şer Çiçekleri, şiir evreninde neredeyse kutsal bir kitap görünümündedir. Şer Çiçekleri’nden esinlenmeyen bir şair neredeyse yok gibidir. Arthur Rimbaud, Stéphane Mallarmé, Paul Valéry ve daha niceleri ruhsal besinlerini bu kitapta bulmuşlardır. Şiirlerdeki benzersiz anlatım, duyarlılık, betimlemeler, biçim ve ahenk ve içerikteki zenginlik birçok şairde derin bir etki ve bağlılık yaratır, öyle ki bu zincire sıkıca tutunurlar. “Yeni bir ürperiş yarattınız” diyor Victor Hugo, Fransız şiirinin prensine hitap ederken… Rimbaud, Baudelaire’i bir “kâhin” olarak görüyordu. Valéry ise haklı olarak Baudelaire’in şiirlerini ne tarihsel şiirlere ne efsanelere ne de felsefi öykülere benzetecektir. Hayır! Şer Çiçekleri’nde yalnızca şiir vardır, şiirin saf özü bulunmaktadır. Baudelaire’de modern yaşamın bütün çizgi ve renkleri ortaya çıkar: Can sıkıntısı, bekleyiş, korku ve kaygılar, içgüdüler, aşk ve günah, kötülük ve masumiyet, mitoloji ve hayvanlar, çocuk ve kadınlar, hep birlikte eşsiz bir söyleyişin içerisinde bulurlar kendilerini. Tüm varlıklar şair tarafından kendilerine sunulan görevi eksiksiz yerine getirirler: Konuşurlar, ürperirler, severler ve en çok da acı çekerler.