Tükendi
Gelince Haber Ver“Yazmak benim için üzüntülerimle, kendi kendime yüzleşmek ve dertleşmekti.
Çalışma hayatını çok sevmiştim ama gene de her iş yerinde olduğu gibi, çekişmeler didişmeler olurdu.
Aile içinde de uyuşmazlıklar hayatın olmazsa olmazlarından olduğu için, yazmak benim için sorunlarımdan bir nebze olsun uzaklaşmak anlamına geliyordu.
Kuşkusuz bir de yazar olmak ve geride bir iz bırakmak hevesi, coşkusu var. Neden bazı insanlarda var,
diğerlerinde yok bilmiyorum. Bir yakınımda iz bırakma hevesi olmaması bir yana, ‘Öldükten sonra atın beni denize’ demesi bende her seferinde şaşkınlık uyandırmıştır.
Bu yazma hevesi günün birinde söner mi, bilmiyorum. Umarım sönmez.
Sönmemesi için elimden geleni yapacağım. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz...”