Tükendi
Gelince Haber VerHerşey Yağmurla Başladı...
Farkındalığa ulaşan birisinin yüksek ahlaka da ulaşması gerekiyor.
Buna bilgiye ulaşan da denilebilir. Ya da sırra. Ne demişti Mevlana "Sırrı verdiklerinin ağızlarını da mühürlerler".
İnsanların bir danışmana ya da terapiste gitmeyişlerinin ya da gidemeyişlerinin demek belki daha doğru temel nedeni, cesaret eksikliği diyordu Scott Peck. Az seçilen yol (The Road Less Traveled) adlı eserinde. Çünkü bir insanın örttüğü ve maskelediği kendi gerçeğini bir başkasına açması gerçekten de cesaret ister. Onu da bu cesareti göstermeye itecek olan temel saik güven olacaktır. Birisine nasıl güvenirsiniz? Zamanla der çoğu danışan. Bunun için zamana ihtiyacım var. Sonra araştırmaya. Güven duyulabilirliğini başkalarına ve onu tanıyanlara sorarak araştırır. Sadece danışmanlıkta değil, bir çok işte hatta yaşamın her alanında güven duyulacak insanlara ihtiyaç vardır. Birine güven duymak sadece onun sır tutmasıyla mı ilgilidir? Hayır. Yalan söylememeli mesela derler. O zaman yalan ne? Olmamış olan. Gerçek dışı hayal ürünü demişti bir danışanım. Ve yalandan nefret ederim diye de eklemişti.