Bir General... Bir Rahip... ve işçiler... Dağ dağ, bölge bölge dolaşıp araştırmalar yapıyor... Durup dinlenmeden yürütülen bu çalışmanın tek amacı General tarafından kutsal görülen bir görev: 1943 yılında Arnavutlarla savaşırken ölen askerlerinin mücadele verdiği topraklara dönerek, onların hiç olmazsa kemiklerini kendi yurtlarına götürmek.Bu yolculuk, ölümün zifirî karanlığında yapılan bir yolculuk. Kendisini, ölümün yarattığı bilinmeyen bir elementi arayan jeologlara benzeten General kimlik tespitine çalışırken, bulunan anı defterleri de yol gösterici oluyor.İsmail Kadere’nin özgün kalemiyle bir Attilâ Tokatlı çevirisi bir araya gelince, savaşçı bir ruhun egemen olduğu defterlerden sulu gözlü bir asker kaçağının notlarına; günlüklerden aktarılan aşk macerasından savaş mücadelesine kadar tüm ayrıntılar, metni son derece ilgi çekici bir romana dönüştürüyor.