Tükendi
Gelince Haber VerZemheri uğultuları duyulur aslında lal olan her yürekten, bahar şarkıları, yaz neşeleri... Ve hazanın kendine has ritmi... Lal olan her yürek hem suskusunda hem yangınında bulur kendi gerçeğini, tıpkı demirin tavında dövüldüğü gibi... Bir kendini bilme, aslını bulma öyküsü okumaktır bu yüzden `Lal İmiş Yürek`in sayfalarında dolaşmak...
Şairin ciğerinin sızısı, yüreğinin ağrısı şiir... Her dize bu yüzden yanar. Şairin yüreği lâl olmasaydı eğer, kırmızıya çalar mıydı kaleminden dökülenler? Varsın dünya dönsün, varsın günler terk etsinler tek tek bizi, varsın yerle yeksan edilsin gönüllerimiz bazı bazı... Ne dert geldikten sonra derin dehlizlerimizde biriktirdiklerimiz. Yaşamak bir yanılsama ise ya da bir düş, şiir uyanıklık halimiz olsa gerek...
Sıradan gidişlere son vermek, kırılganlıklarımızı silmek, yeniden başlayabilmek olsa gerek... Yeniden ve hep yeniden başlayabilmek... Söze `Lal İmiş Yürek` diye başlayan şairin sesinden dinleyelim bir de hüznün, aşkın, suskunluğun, acının bestelere sığmaz namelerini...