Tükendi
Gelince Haber Ver*Güzel bir kadın.* dedi Mr Sandwood…
*Güzel gözüküyor.*
* Evet, özellikle öpüşmek istediğinde hep öyle gözükür…*
Francis Scott Key Fitzgerald’ın yaşamı deyim yerindeyse peri masalını andırır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Fitzgerald Birleşik Devletler ordusuna yazıldı ve bulunduğu karargaha yakın Montgomery, Alabama’da yaşayan Zelda Sayre adlı zengin ve çok güzel bir kıza aşık oldu. Zelda, Fitzgerald göreceli olarak fakir olduğu için nişanı bozdu. Savaş bittiğinde ordudan terhis olunca onunla evlenebilmek amacıyla edebi servetini oluşturmak için New York City’e gitti. İlk romanı olan This Side of Paradise (Cennetin Bu Yanı, 1920), çoksatan oldu ve 24 yaşındayken evlendiler. Her ikisi de başarı ve şöhretin stresini kaldıramadı ve maddi bir savurganlık dahilinde yaşam sürdü. Para biriktirebilmek için 1924’te Fransa’ya taşındılar ve yedi yıl sonra geri döndüler. Zelda akli dengesini yitirdi ve hastaneye yatırıldı. Fitzgerald ise alkolik oldu ve genç yaşında sinema için senaryo yazarı olarak öldü. Fitzgerald’ın Amerikan edebiyatındaki sağlam yerini öncelikle son derece başarılı yazılmış, yalın yapısıyla kendi kendini yaratanlar hakkındaki Amerikan rüyasını anlatan romanı The Great Gatsby (Muhteşem Gatsby, 1925) ile edinmiştir.
Baş kahraman olan gizemli Jay Gatsby, kişisel doyum ve aşk açısından başarının yıkıcı bedelini keşfeder. Diğer öne çıkan eserleri arasında dengesiz bir kadınla evlenince hayatı kararan genç bir psikiyatristi anlatan Tender Is the Night (Geceler Güzeldir, 1934) vardır.
Öyküleri Flappers and Philosophers (Çarpıcı Kızlar ve Filozoflar, 1920), Tales of the Jazz Age (Caz Çağı Öyküleri, 1922), and All the Sad Young Men (Bütün Üzgün Genç Adamlar, 1926) başlıkları altında toplanmıştır.
Fitzgerald 1920’lerin parıltılı, çaresiz yaşantılarını diğer bütün yazarlardan daha çok yakalamıştır. This Side of Paradise modern Amerikan gençliğinin sesi olarak karşılanmıştır.
The Beautiful and the Damned (Güzel ve Lanetli, 1922) adlı ikinci romanında dönemin kendini yok eden aşırılıklarını araştırmaya devam etmiştir. Fitzgerald’ın özellikleri arasında kışkırtıcı bir şatafat temasına tam olarak uyan göz kamaştırıcı üslubu vardır. The Great Gatsby’deki ünlü bir bölüm, uzun bir zaman dilimini ustaca özetler: *Yaz geceleri boyunca komşumun evinden müzik sesi geliyordu. Mavi bahçelerinde yıldızların altında fısıltı ve şampanya sesleri arasında pervaneler gibi gidip gelen erkekler ve kızlar vardı.*