Tükendi
Gelince Haber Ver"Yalnızlığın illet bir şey olduğunu, insanı kıvrandırıp durduğunu, çepeçevre yaşanan acıların ortasında bıraktığını ve uzaklaşarak kalabalıklara karıştığını anlatıyordu karşımda. Odada ikimizden başka kimse yoktu. Odada ikimizden ve eşyalardan başka kimse yoktu. Odada ikimizden, eşyalardan ve toz zerrelerinden başka kimse yoktu."
İdris Usame Yördem, acının içinden sesleniyor okuruna. Ama bağıra çağıra değil sessizce, içten içe ve kendine doğru kanayarak anlatıyor öyküsünü. Kanatıyor da. Cümlelerin muhatabına ulaştığı satır aralarında inceden bir çığlık kopuyor ama duyana, ama okuyana, ama o acıya gönüllü olana... Sadece iki kişinin var olduğu, sadece okurun ve yazarın buluştuğu bu oda, bu sayfa, bu dünya belki de yeni bir hayatın penceresidir. Açmak ve o pencereden bambaşka bir hayata bakmak okurun elindedir.
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, incelikle ve derinlikle örülmüş bir duvara çarpmaya davet ediyor sizi. Oysa duvar da kapı da pencere de kendisi... Kendisiyle yalnız kalıp acı çekmeyi bilenler ve bunu tercih edenler için...