?İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe (r.a.), başta tâbiîn imâmları olmak üzere dörtbin kadar kişiden ve bu ilmi büyük bir i'tina ile öğrenmiş olduğundan İmâm-ı Zehebî ve onun gibi meşhûr tarihçiler yanında hâfız muhaddisler tabakasına dâhildir. (Hadîs hâfızı; Hadîs ilminin bir çok esâs ve detaylarını ezbere bilen, yüzbin hadîsi senetleriyle birlikte ezberlemiş olan kimse demektir.)Hanefî fıkhını hadis delilleriyle ispat eden bu kitabın (Î'lâü's-Sünen, Hadislerle Hanefi Fıkhı) basılıp okunmasıyla öteden beri Hanefîlere yöneltilen bir haksız itiraz da defedilmiş olur. O itiraz da şudur: Hanefîler sünnet ve hadisten çok, rey ve kıyasa itimat etmişlerdir. Bu kitap sayesinde bu ithamın asılsız olduğu belgelenmiş olacaktır.
Kısaca söylemek gerekirse, İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe (r.a.)'in hadis bilmezdi, iddiasının aksine o, Kitap ve sünneti bilen, ilminde ictihâd eden, re'yinde isâbetli olan büyük bir imâmdır. Hem kendi çağdaşı hem de daha sonra gelen büyük âlimler onun yüceliğine tanıklık etmişler, ilmî payesini teslim etmişlerdir.