Tükendi
Gelince Haber Ver
Gece Uçuşu kitabı, en büyük tutkusu uçmak olan Antoine de Saint-Exupery’nin Buenos Aires’te hava postacılığı işi yapan bir şirketi anlattığı, Pentagon postasını tüm yönleriyle ele aldığı romanıdır ve 1931 yılında yayımlanan, Femina Ödülü’ne layık görülen eser yazarın ikinci kitabıdır.
Antoine de Saint-Exupéry, dünyaca ünlü yazar, şair ve pilottur. Eserleri birçok dile çevrilmiş ve tüm dünyada birçok okurun beğenisini kazanmıştır. 1931 yılında gece uçuşları esnasında hissettiği korkularını, heyecanını ve maceralarını anlattığı "Gece Uçuşu" isimli eseri 1933 senesinde aynı isimle filme uyarlanmıştır. Gece Uçuşu dışında kaleme aldığı diğer eserlerinden de sinemaya aktarılanlar mevcuttur.
Gece Uçuşu kitabının fiyat aralığı 7 TL ve özel baskılar dahil 19 TL arasında değişiklik göstermektedir. Gece Uçuşu kitabının fiyatını belirleyen faktöreler aşağıda listelenmiştir:
Gece Uçuşu kitabının yazarı Fransız pilot, yazar ve şair Antoine de Saint-Exupery’dir. Saint-Exupery, 29 Haziran 1900’de Fransa’nın Lyon şehrinde dünyaya gelmiştir. Ailesinin üçüncü çocuğu olarak doğan yazar, aristokrat bir aileye sahiptir. Antoine de Saint-Exupery, 1904 yılında henüz dört yaşındayken babasını kaybetmiştir. Babasının kaybının ardından ailesi maddi açıdan zor günler yaşamıştır. Babasının ardından kardeşlerinden François’in ölümü de Exupery ve ailesini derinden üzmüştür.
Antoine de Saint-Exupery, ilk eğitimini annesinden almıştır. Annesi kültürlü bir kadın olan yazar, okul yıllarında başarılı sayılmayan bir öğrenci olmuştur. Exupéry, okulda sürekli ceza alan ve ödevlerini aksatan bir çocuktur. Antoine de Saint-Exupéry, çocukluğundan beri uçaklara binen kişilerden birisi olmayı hayal etmiştir. Yazar ilk kez bir uçakla tanıştığında henüz 12 yaşındadır ve bir pilot onu uçağına alarak uçurmuştur. Yazar’ın uçaklara karşı tutkusu o kadar büyüktür ki evlerinin yanındaki havaalanına gizlice girerek uçakları seyretmektedir. Liseyi bitirmesinin ardından annesinin isteği ile denizcilik okuluna kaydolmuştur. Exupéry, denizcilik okuluna kaydolsa da burada başarılı olamamış ve Ecole des Beaux-Arts’ta mimarlık fakültesine girmiştir. Antoine de Saint-Exupéry, 21 yaşına geldiğinde 1. Dünya Savaşı başlamıştır. Yazar da savaşın başlaması ile eğitimini yarıda bırakmış ve orduya katılmıştır. Exupéry, askerliğini Fransız Hava Kuvvetlerinde teknisyen olarak yapmıştır ve Strasbourg şehrinde de pilotluk eğitimi almıştır. Savaştan sonra annesi uçmasını istemediği için Paris’e dönen yazar, Fransa’da bir ofiste kamyon satıcısı olarak çalışmaya başlamıştır. Kamyon satıcısı olarak çalıştığı işte başarılı olamayan yazar yazı yazmaya bu dönemde başlamıştır.
Antoine de Saint-Exupery, uçma tutkusundan yaşamı boyunca vazgeçmemiştir. Pilotluk dışında başka işlerle uğraşmaktan mutsuzluk duyan yazar, savaştan sonra yaşadığı hayatı kız kardeşine “Öyle yalnız bir yaşam sürüyorum ki, her zaman yollardayım… Hiçbir şey olmuyor hayatımda. Sabah kalkıyorum, arabamla çıkıyorum, öğlen yemek yiyorum, akşam yemek yiyorum, hiçbir şey düşünmüyorum. Üzücü bir durum… Evlenmek ve küçük Antoine’ların etrafımda fır döndüğü bir evde yaşamak istiyorum.” sözleriyle dile getirmiştir. 1922 yılında akrabalarının düzenlediği bir yemekte Louise de Vilmorin ile tanışan Antoine de Saint-Exupery, nişanlanmıştır fakat bir süre sonra nişan bozulmuştur. 1926 yılında ise yazarın hayatında yepyeni bir dönem başlamış, Toulouse-Dakar Hava Yolları pilotlarından biri olarak uçmaya tekrar başlamıştır. Antoine de Saint-Exupery, posta servisi yapmış ve en büyük tutkusuna yani pilotluğa geri dönmüştür.
Antoine de Saint-Exupery, ilk öyküsünü 1928 yılında yayımlamıştır. Yazarın ilk kitabı "Güney Postası” ise 1929 yılında yayımlamıştır. “Güney Postası” isimli kitabında ilk uçuş deneyimlerini, Fransa ve Kuzey Afrika arasında gerçekleştirdiği posta uçuşlarını ve ticari havacılığın başlangıç öyküsünü yazmıştır. Antoine de Saint-Exupery, eserinde aynı zamanda nişanlandığı fakat sonrasında ayrıldığı Louise de Vilmorin’den de Geneviéve adı ile bahsetmektedir.
Saint-Exupéry, Cape Juby’de keşif pilotu olarak görev yapmaya başladığında yıl 1927’dir. Yazarın görevi bölgede kaybolan uçakları bulmaktır. Antoine de Saint-Exupery, bu görev sayesinde çöllerde tek başına uzun vakitler geçirme şansı yakalamıştır. 1929 yılında ise Arjantin Postası’nda hava postacılığı yapmaya başlamıştır. Exupéry, görev yaptığı Allience Française grubuyla birlikte konferans düzenlemek üzere Buenos Aires’e gitmiş, düzenlenen bir resepsiyonda, Consuelo Suncín de Gómez Carrillo ile tanışmıştır. Carrillo, şiirler ve hikaye yazan, resim ve heykel yaparak sanatın her yönü ile ilgilenen çekici bir kadındır. Tanıştığı kadından oldukça fazla etkilenen Antoine de Saint-Exupery, 1931 senesinde Consuelo Suncín de Gómez Carrillo ile evlenmiştir. Saint-Exupéry’nin eşi Consuelo ile arasındaki ilişki aşk doludur fakat ilişkilerinde kavga da eksik olmamaktadır. Bu kavgaların nedenlerinden biri Saint-Exupéry’nin sadakatsiz bir eş olmasıdır. Antoine de Saint-Exupery‘nin ilişkisi hakkında “Bir süreliğine kocalığa ara verip tatile çıkmak istiyorum” demesi eşi ile olan ilişkisi hakkında fikir vermektedir.
Antoine de Saint-Exupery, Caudron Simoun C630 model bir uçak almıştır. Saint-Exupéry, 1935 senesinde Paris-Saygon arasındaki uçuş rekorunu kırmak amacıyla gerçekleştirdiği ilk uçuş denemesinde yardımcısı ile birlikte çöle düşmüştür. Üç gün çölde kaldıktan sonra bir bedevinin onları bulmasıyla birlikte kurtulmuşlardır. Bu olay yazarın uçuş tutkusundan bir şey eksiltmemiştir ve yaptığı gazetecilik mesleği sayesinde New York uçuşunu bahane ederek okyanusu geçmeyi denemiş, geçirdiği kaza sonucunda ise günlerce komada kalmıştır.
Antoine de Saint-Exupery, 39 yaşına geldiğinde 2. Dünya Savaşı başlamıştır. Bu dönemde yazarın sağlığı beslenme düzenine dikkat etmemesi ve alkolü aşırı tüketmesi sebebiyle bozulmuş durumdadır. Saint-Exupery, işgal sonrasında Fransa’nın yenilmesiyle ülkesini terk etmiş ve New York’a yerleşmiştir. 1939 yılında "İnsanların Dünyası" isimli kitabını kaleme alan yazar, bu eseri ile National Book Award ödülünü kazanmıştır. 1942 senesinde de "Savaş Pilotu" isimli eserini yayımlamıştır. Tüm dünyada okuru bulunan, en çok dile çevrilen ve en çok beğenilen kitaplardan biri olan "Küçük Prens" isimli eserini de Amerika’da yaşadığı dönemde yazmıştır. 1942 senesinde ABD ordusuna katılan yazar Antoine de Saint-Exupery, yüzbaşı rütbesiyle görev almıştır.
Antoine de Saint-Exupery, ülkesinin işgal altında olmasına oldukça üzülmüş ve bu durum karşısında sessiz kalamayarak Kuzey Afrika’ya gitmiştir. Burada Alman ordularının hareketini havadan izlemekle görevlendirilmiştir. 31 Temmuz 1944 yılında görev sırasında uçağı vurulan ve Marsilya açıklarında denize düşen Antoine de Saint-Exupery, vefat ettiğinde 44 yaşındadır. Vefatının ardından arkasında tüm dünyayı etkilemeyi başaran eserler bırakan Antoine de Saint-Exupery, günümüzde adından ve eserlerinden sıkça söz edilen yazarlar arasındadır.
Gece Uçuşu kitabı 112 sayfadan oluşmaktadır. Kitabı yayımlayan yayınevine ve özel baskılara göre sayfa sayısında değişiklik olabilmektedir.
Gece Uçuşu kitabının türü romandır. Roman, olmuş veya olabilecek olayları ve konuları işleyen edebi türe verilen isimdir. En önemli özelliklerinden biri uzun olması olan romanlar, toplumsal olaylar ve ilişkileri farklı tarzlarda ele almaktadır. Bir kişi veya bir grup insanın başına gelen olayları veya hislerini, iç ve dış yaşamlarını belli bir zamansal kurgu ile işlemektedir. Kişi merkezli bir yazı türü olan romanın dünya edebiyatında modern anlamda ilk örneği Miguel de Cervantes imzalı Don Kişot’tur.
Gece Uçuşu kitabı, Buenos Aires’te bulunan Pentagon Postası isimli hava postacılığı işi yapan bir şirketi konu almaktadır. Üç uçağı bulunan bu şirketin genel müdürü Riviere adında bir adamdır. Şirketteki en cesur pilot ise Fabien’dir. En zor ve en tehlikeli işlerde görev alan Fabien, çıktığı bir görevin dönüşü esnasında büyük bir fırtınaya yakalanmaktadır. Eserde insanın doğayla mücadelesi, ölüme karşı duruşu ve amacına ulaşabilmek için göze aldıkları anlatılmaktadır.
Yeryüzünde geçerli olan kuralların gökyüzünde geçersiz olduğunu anlatan "Gece Uçuşu" eserinin ön sözünü, Nobel Edebiyat Ödülü Fransız yazar Andre Gide yazmıştır. Andre Gide, eseri "Edebi değeri karşısında da büyük bir hayranlık duyduğum bu eser, aynı zamanda belgesel bir özellik de taşıyor ve bu iki nitelik bir araya gelerek Gece Uçuşu’na eşsiz bir değer kazandırıyor" sözleriyle anlatmıştır. Gece Uçuşu kitabından alınan "Yasaların en büyük dayanağı tecrübelerdir, yasaları bilmek hiçbir zaman tecrübenin önüne geçemez." ve "Lambanın önündeki masaya dirseklerini dayamış kasabalılar ne umduklarını bilmezler, kendini çevreleyen bu büyük gecenin içinde dileklerinin ne kadar uzağa gittiğini bilmezler. Fakat Fabien bin kilometre gittiğinde, diplerin derin dalgalarını hissettiğinde, nefes alıp veren uçağı kaldırıp indirdiğinde, savaş ülkeleri gibi on fırtınayı ve aralarındaki parça parça ay ışıklarını geçtiğinde, zafer duygusuyla birbiri ardına bu ışıltılara ulaştığında bunu bilir." alıntıları romanın konusu hakkında fikir vermektedir.
Gece Uçuşu kitabının ana karakterleri aşağıda listelenmiştir.
Gece Uçuşu kitabı birçok yaştaki okur için uygundur. Gece Uçuşu kitabı, birçok dile çevrilmiş ve kitapseverin beğenisini kazanmayı başarmış bir eserdir. Gece Uçuşu kitabını okuyabilecek yaş grupları aşağıda listelenmiştir.
Gece Uçuşu kitabının okurların kişisel gelişimine nasıl katkılar sağlayacağı aşağıda listelenmiştir.
Basılı veya el yazılı kâğıtların ciltli veya ciltsiz olarak bir araya getirilmesiyle oluşan kitaplar, bilgilenme ve kültürel gelişme aracı olarak kullanılmaktadır. Günümüz bilgi çağında hem görsel hem de içerik alanı olarak sanat yapıtı olma özelliği taşımaktadır. Kitaplar, yazar ile okur arasında iletişimi sağlayan bir araçtır. Kitap kapağı, metnin içeriğindeki mesajı görsel yazışma yöntemiyle hedef kesime duyurma işlevini üstlenmiştir. Kapak tasarımının kitabın konusuna uygun olması gerekmektedir. Kitap kapakları güzel duyu özellikleri ile birlikte, fotoğraf ve yazıyı birbiri ile birleştiren bir düzen içinde vermelidir. Kitap kapağı, okurun kitap ile kurduğu ilk bağı etkilemektedir. Kapak fotoğrafları hem temayı hem de konunun anlamını ve hareketliliğini görsel açıdan estetik bir şekilde yansıtmalıdır. Çünkü kitap alan okurlar, kitap seçimi yaparken ilk olarak kapak ile karşılaşmaktadır. Okurlar genel olarak kapağı inceledikten daha sonra içeriğe odaklanılmaktadır. İlk bakışta olumlu bir izlenim bırakmak oldukça yararlıdır. Kitap kapakları okuyuculara hitap etmelidir, kitap hakkında iyi izlenim oluşturmalıdır.
İllüstrasyon ve grafik tasarımı yapan kişiler, kitap kapağı tasarımında önemli bir konuma sahiptir. İllüstrasyon ara sıra bilgiyi tasvir etmek, ara sıra yorumlamak ve ara sıra da belgelemek amacıyla kullanılmaktadır. Kitap kapağı illüstrasyonları gösterim illüstrasyonları arasında yer almaktadır. Yayın illüstrasyonlarının eşlik ettiği yayınlar; gazete, dergi, kitap ve ansiklopedilerdeki makale, haber, hikâye, roman, şiir ve açıklama yayınlarıdır. Yayın sektöründe görev yapan bir illüstratör, üstünde çalışacağı metnin temasının ne olduğu hakkında bilgi ve görüş sahibi olmalı, metindeki bildiri ve duyguyu fotoğraf diline aktarabilecek özelliklere sahip olmalıdır. ( T.C. Milli Eğitim Bakanlığı)
Gece Uçuşu kitabı için kapak fotoğrafının çizilme aşamaları aşağıda listelenmiştir.
Gece Uçuşu kitabı için kullanılan malzemeler ve bu malzemeler kullanılırken dikkat edilmesi gerekenler aşağıda listelenmiştir.
Gece Uçuşu benzeri roman türündeki diğer eserler aşağıda listelenmiştir.
Antoine de Saint-Exupéry benzeri bazı yazarlar aşağıda listelenmiştir.