Tükendi
Gelince Haber VerHanzala resmen 13 Temmuz 1969’ta, Kuveyt’te doğdu. Naci el-Ali, o gün Hanzala’yı bir karikatürde takdim etti ve şu sözlerle tarif etti;
Hanzala, 10 yaşında doğdu ve daima 10 yaşında kalacak. O da tıpkı benim vatanımdan ayrıldığım yaşta ve evine dönene kadar hep 10 yaşında kalacak, ancak evine döndüğü zaman büyümeye başlayacak. Doğa kanunları onun için geçerli değil, o bu konuda eşsiz bir durumda. Vatanına döndüğü zaman, her şey de normale dönecek. Ben onu fakir biri olarak takdim ettim ve bu acının sembolü olarak ona Hanzala adını verdim. Başlangıçta o sadece Filistinli bir çocuktu ancak zamanla bilinci geliştikçe, evrensel bir vicdana sahip oldu. O sıradan ama zor bir çocuk ve insanların onu bu kadar benimsemelerinin sebebi de vicdanlarına sesleniyor oluşu.
Naci el-Ali
Hanzala, bazen ellerinden kovulan Filistinlilerin yanlarından bir an olsun ayırmadıkları anahtarlarına bakıyordu. Filistin halkı, evlerinin anahtarını hâlâ üzerlerinde taşıyordu. Bir gün geriye döneceklerine dair olan inançlarının ve umutlarının birer sembolüydü bu anahtarlar. Vatanlarının, kültürlerinin, inançlarının, ocaklarında kaynayan çorbanın, ekmeğin, suyun, havanın…
Bazen bir İsrail bombardımanında evladı şehit olan ya da sakat kalan bir anne babanın gözyaşlarını izliyordu. Bazen dünyanın ikiyüzlülüğünü seyrediyordu. Bazen ise petrol kavgalarına gözünü dikiyordu.
İlk çizimlerini mülteci kamplarında yapmaya başlayan ve 22 Temmuz 1987 günü Londra’da uğradığı bir silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Filistinli büyük sanatçı Naci el-Ali, insanlara sırtını dönmüş Hanzala çizimi ile sadece halkının davasının dünyaya duyurulmasına muazzam bir katkı sağlamakla kalmıyor, Hanzala’yı tanıyan herkesin zihnindeki o meşhur soruyu da bırakıyordu geride.
Hanzala ne zaman bizlere yüzünü dönecek?
Filistin özgür olduğunda…