Enis Behiç Koryürek (11 Mart 1891, İstanbul - 18 Ekim 1949, Ankara), şiir türünde 3 kitabı ve çevirileri bulunan, Hecenin Beş Şairi arasında yer alan, Türk şair, öğretmen, diplomat ve bürokrattır. Eserlerinde vatan, aşk, tarih, kahramanlık gibi konular işlemiştir. Türk denizciliğini şiire sokan şairdir.
Enis Behiç Koryürek, İstanbul'un Aksaray semtinde dünyaya gelmiştir. Çocukluğu Üsküp'te geçmiş, ilköğrenimini evde babası ve özel hocalardan aldığı eğitimler ile tamamlamıştır. 1913 yılında Mülkiye Mektebi'nden mezun olan Enis Behiç'in biyografisi incelendiğinde yazarlık dışında birçok farklı iş yaptığı ve Fransızca, Rumca, Macarca ve Bulgarca bildiği görülmektedir. Ayrıca Enis Behiç Koryürek, işçi sorunlarına ciddi bir şekilde eğilen ve çözüm yolları arayan ilk Türk bürokratlardan biridir.
Enis Behiç Koryürek'in yaşam özeti incelendiğinde ispritizma seanslarına katıldığı görülmektedir. Yaşamının son yıllarında resmi görevlerden uzak kalmış, maddi zorluklar yaşamış ve tasavvufi-hikemi şiirler yazmıştır. 18 Ekim 1949 tarihinde Ankara’da vefat etmiştir.
Enis Behiç Koryürek’in 3 adet eseri aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek’in ilk şiir kitabı 1927 yılında yayımlanan "Miras" isimli kitaptır. 9 bölümden oluşan bu eserde aruzla yazılmış şiirlere, Enis Behiç Koryürek'in heceye yönelişini ve hecedeki yenilik arayışının izlerine rastlamak mümkündür.
Enis Behiç Koryürek’in 3 adet eseri vardır.
Enis Behiç Koryürek’in 3 adet şiir kitabı aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek’in en ünlü beş şiiri aşağıda verilmiştir.
HATIRA
Geçsin günler, haftalar,
Aylar, mevsimler, yıllar...
Zaman sanki bir rüzgâr
Ve bir su gibi aksın...
Sen gözlerimde bir renk
Kulaklarımda bir ses
Ve içimde bir nefes
Olarak kalacaksın...
SEVGİ
Nasıl söylesem bilmem,
Ve anlatsam ne ile?
Bu öyle bir duygu ki
Gelmez kaleme, dile...
Sen varsın bakışımda,
Her nefes alışımda,
İçimde ve dışımda,
Günahlarımda bile!
Gözümde, hayalimde
Hiç sorma ki neler var...
Sendedir ufukları
Ve ancak sana kadar...
Dünyayı iki şeyden
İbaret bilirim ben;
Biri, her şey olan sen!
Biri, sen olmayanlar!
ATATÜRK
Ey sanki alev saçlı zafer küheylaniyle
Kurtardığın vatanda en yüce şehsüvarsın,
Bir şimşek çağlayanı haliyle Türk kanıyle
Aldığı şâna lâyık bir tarihde bir Sen varsın.
Erişmez vasfına hiçbir rebabın sesi
Sen yükseksin ilhamın yıldızlı göklerinden,
Dehâdan kanatlanan kılıcının şulesi
Ebediyette olmuş bir murassa kasiden,
Kızıl gökte parlayan Ay-yıldız'ın nurusun.
Sen en büyük milletin, Türklüğün gururusun
Bu yurdun timsalisin bugün bütün cihanda
Gözler, gönüller senin, senin şeref de şan da!
GEMİCİLER
Biz dalgalar, fırtınalar kahramanı yiğitleriz.
Ufuklardan ufuklara haber sorar, gezeriz.
Güneşlerde uyuklayan yamaçları,
Kalbi durgun tarlaları bıraktık.
Gölge veren ağaçları
Sevmiyoruz biz artık.
Sevgilimiz,
Ey deniz!
İşte biz;
Nihayetsiz
Mavilikler yolcusu!
Ruhumuzun kardeşidir
Güneşlerde parlayan bu yeşil su.
Bayrağımız yeşil sular ateşidir.
Biz bayrağın fedaisi sayısız Türk genciyiz.
Biz hilale şan arayan korku bilmez gemiciyiz.
Ey vatandan müjdelerle bize kadar gelen rüzgâr!
O sarışın sahillerde kara gözlü genç kızlar,
Yaz gecesi mehtap ile konuşurken,
Doğru söyle, sordular mı bizleri?..
Nasıl cevap verdiği gökten
Gemimizin rehberi,
O vefakâr
Yıldızlar?..
Poyraz var;
Yelken dolar.
Gemi sanki kanatlı!
Enginlerde pembe güneş
Gülümserken bu yolculuk ne tatlı!
Çal sazını kalenderce yiğit kardeş!
Nağmelerin yorulmayan dalgalardan bahtiyar.
Gönderelim bu ahengi o sevgili yurda kadar...
MİRAS
Aynadan bana bakan ey solgun çehreli genç!
Bütün ömrüm içinde biricik yoldaşımsın;
Rûhumun heykelisin; canlı mezar taşımsın.
Uzak, sisli yollara dalmış gibi gözlerin
Mersiyeler okuyor gönlüme derin, derin...
Ah, o mersiyelerde hâtıralar ağlarken,
Gel, şu geçen yılları berâber düşünelim,
Alnımda senin elin, alnında benim elim:
Ey bütün gençliğini hırpalamış deli genç!
O kadar çırpındığın, o kadar mest olduğum
Lâhzalardan ne kaldı?... Bugünkü yorgunluğum!
Sen ki aşkı en çılgın ihtirasile tattın,
Varlığının boynuna alevden kemend attın!
Avlanıp sürüklendin lezzetten ıztırâba...
Sandın ki yükselirdin hakikatten serâba!..
Ne ateşli bûseler vardı dudaklarında!
Göz yaşım mı söndürdü o yakan bûseleri?..
Gönlümde şimdi sızlar onların yanık yeri...
Yârabbî, öyle kevser içtim ki bir zaman ben
En bahtiyar sayardım yeryüzünde kendimi!..
Ah, o kevser bitti mi?... O kevser tükendimi?...
Ey şair, sönmededir o coşkun duâların;
Ne kadar zavallıdır gençlik iddiâların!
Gözlerinde parlayan kıvılcımlar silinsin!
Sen eski genç değilsin; sen artık genç değilsin!
Tek, tük beyaz saçlar var bugün şakaklarında!
Onların hepsini ak görmeğe vaktin var mı?..
Ömrümün mesafesi o kadar yıl uzar mı?..
...
Enis Behiç Koryürek’in yazmış olduğu şiirlerin toplam sayısı bilinmemektedir.
Enis Behiç Koryürek’in en ünlü şiirleri milli heyecanlar içeren, hamasi şiirleridir. Tüm şiirlerinden ayrılarak belirgin bir şekilde ön plana çıkan tek bir şiiri yoktur.
Enis Behiç Koryürek'in ilk şiiri Şehbâl dergisinde 1912 yılında yayımlanan “Vatan Mersiyesi”dir. Balkan Savaşı'ndaki yenilgimizi dile getiren bu manzumeyi Enis Behiç, Nâmık Kemal’e ithaf etmiştir. Şehbâl’de yayımlanmış şiirlerinin tamamı aruz vezniyle yazılmıştır. Bu şiirlerinde aruz veznini müzik usullerine uygulayarak yeni vezinler üretmeye çalıştığı görülmektedir. Enis Behiç, bu yıllarda Tevfik Fikret, Abdülhak Hamit Tarhan, Celâl Sâhir ve Cenap Şahabettin’in dil ve teknik özelliklerinin etkisinde kalmıştır.
Enis Behiç Koryürek, ilk şiirlerini henüz öğrenci olduğu dönemlerde kaleme almıştır. Ziya Gökalp ile tanıştıktan sonra Milli Edebiyat akımından etkilenmiş, aruz ölçüsü yerine hece ölçüsü ile şiir yazmaya başlamış, daha sade bir dille eser vermiştir. Yaratıcı bir şair olan Enis Behiç Koryürek, Türk müziğinin usullerini esas alarak yeni vezinler üretmeye çalışmıştır. Şiirlerinde vatan, aşk, tarih, kahramanlık ve denizcilik-korsanlık konularını işlemiştir. Türk şiirinde daha önce işlenmemiş olan denizci kahramanlar konusunda yazdığı şiirler sayesinde "Türk denizciliğini şiire sokan şair" unvanını kazanmıştır.
Enis Behiç Koryürek, hamasi şiirleri ile ünlenmiştir. Vatanseverlik, milli kahramanlık duygularını işleyen şiirlerine “Millȋ Neşȋde”, “Süvariler”, “Ordunun Duası”, “Çanakkale Şehitliğinde” ve “Gemiciler” şiirleri örnek gösterilebilmektedir. Kahramanlık ve aşk konulu şiirleri güçlü bir heyecan ve hareketlilik içermektedir.
Enis Behiç Koryürek’in şiirleri psikolojik derinliğe sahip şiirlerdir. Müzik, ruhbilim ve tasavvuf gibi birçok farklı ilgi alanına sahip olan şairin kaleme aldığı son dönem şiirleri tasavvufi içerikli şiirlerdir. Bu şiirler Türk edebiyatında ispritizma yoluyla kaleme alınan ilk şiirler olma özelliğini taşımaktadır.
Enis Behiç Koryürek, farklı türlerde şiirler yazmış, serbest müstezad türünde verdiği eserlerle başarılı olmuştur.
Serbest Müstezat'ı Abdülhak Hâmid ve Servet-i Fünun'cular geliştirmiştir. Hem aruz hem de hece veznine uygulanmış, Türk şiirinin serbest nazma doğru ilerlemesini sağlamıştır.
Enis Behiç Koryürek, Türk edebiyatında “Beş Hececiler” olarak bilinen Hecenin Beş Şairi’nden biridir. 1. Meşrutiyet’in ardından hece vezni ve halkın günlük konuşma diliyle şiir yazan Beş Hececiler, şiir anlayışlarında Ziya Gökalp’ten etkilenmişlerdir. Eserlerinde yaygın olarak kahramanlık, ayrılık, kıskançlık, ölüm, aşk, kadın, hasret, tabiat görüntüleri, yalnızlık, inanma ihtiyacı, hatıralar ve vatan konularını işlemişlerdir. Enis Behiç Koryürek ile birlikte Beş Hececiler şiir gurubuna dahil olduğu kabul edilen 4 şair aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek şiirlerinde tek bir ölçüye sadık kalmamış, hem aruz hem de hece ölçüsünü kullanmıştır. İlk şiirlerini aruz ölçüsü ile kaleme almış, aruz veznini kullanırken yeni vezinler üretme çabası içine girmiştir. Aruz vezni ile kaleme aldığı ilk şiirleri "Şehbâl" ve "Hürriyet-i Fikriyye" isimli dergilerde yayımlanmıştır. Bu dönemki şiirlerinin teması ağırlıklı olarak aşk ve tabiat gibi ferdi temalardır. Enis Behiç Koryürek’in hece ölçüne geçişi ise Ziya Gökalp ile tanışmasından sonra olmuştur. Hece ölçüsü ile kaleme aldığı ilk şiiri "Hodbin"dir. Hece ölçüsü ile yazdığı şiirlerin bir bölümü “Donanma” isimli dergide yayımlanmıştır.
Enis Behiç Koryürek, şiirlerini tek bir kafiyeye bağlı kalarak yazmamış, birçok kafiye çeşidini kullanmıştır.
Enis Behiç Koryürek’in şiirlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek, Cumhuriyet Dönemi yazarıdır.
Enis Behiç Koryürek, ulusal duyguları ön plana çıkaran bir sanat anlayışına sahiptir. Epik şiirler yazmış, eserlerinde milli heyecanlara yer vermiştir. Sanat yaşamının son döneminde ise tasavvufi anlayışı benimsemiş ve bu yönde şiirler kaleme almıştır.
Enis Behiç Koryürek, Milli Edebiyat akımından etkilenmiştir. Enis Behiç, yaşamının son döneminde dini ve tasavvufi şiirler de kaleme almıştır. 1946 yılından sonra katıldığı ispritizma seanslarında 18. yüzyılda Trabzon'da yaşamış Mevlevi derviş Çedikçi Süleyman Çelebi ile iletişime geçtiğini iddia etmiş ve ondan aldığı ilhamlara tasavvufi-hikemi şiirler yazmıştır.
Enis Behiç Koryürek’in etkilendiği isimler aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek, eser verdiği dönemde ve sonrasında birçok şairi etkilemiştir.
Enis Behiç Koryürek, edebiyatımızın ilk korsan şiirlerini yazmıştır. Enis Behiç, dönemindeki diğer şairlerden farklı olarak korsan şiirleri yazması, denizci kahramanları ve onların maceralarını anlatarak Türk denizciliğini şiire sokan şair olması ile edebiyatımızda önemli bir yere sahip olmuştur. Korsan şiirleri dışında milli duygular içeren hamasi şiirleri ve edebiyatımızda ispritizma yoluyla yazılmış ilk şiirleri yazmış olmasıyla da Türk şiirinde önemli bir yere sahip olmuştur.
Enis Behiç Koryürek’in eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek'in yazarlık dışında yaptığı ilk iş Dış Ticâret İşleri Şubesi'nde aldığı görevdir. Buranın 3. Kâtipliğine tayin edilmiştir. 1915 yılında Bükreş Konsolosluğu Kâtipliği, 1916 yılında ise Budapeşte Konsolosluğu Kâtipliği yapmıştır. 1922 yılında Edirne Vilâyeti Hukuk İşleri Müdürlüğüne, 1925 yılında ise Ankara Ticâret Vekâleti’ne tâyin edilmiştir. 1926 senesinde yeni kurulan Ticâret Anlaşmaları Dâiresi Başkan Yardımcılığı’nda çalışmıştır. 1930 yılında Sovyet Rusya Hükümeti ile ticari görüşmelerde yapan heyet ile birlikte Moskova’ya gitmiş ve bu resmi görevi 3 ay sürmüştür. 1930-1936 yıllarında Başbakanlık Yüksek İktisat Meclisi Umumî Kâtipliği, 1936 yılında ise İktisat Vekâleti İş Dairesi Başkanlığı bünyesinde görev almıştır. 1942 yılında da Çalışma Bakanlığı Müsteşarlığına tayin edilmiştir.
Enis Behiç Koryürek, Vefa Lisesi, Kabataş Sultanisi ve Edirne Lisesi'nde edebiyat ve Fransızca öğretmenliği görevlerini üstlenmiştir.
Enis Behiç Koryürek, milli duyarlılığı yüksek bir kişidir ve ülkesinin çıkarlarını savunan siyasi görüşleri desteklemiştir.
Enis Behiç Koryürek, Milli Mücadele döneminde Müdâfaa-i Milliye Teşkilâtı’na katılmıştır. Budapeşte Başkonsolosluğu’nda görev aldığı dönemde Türk-Macar dostluğunun pekişmesine katkı sağlamış, Gülbaba Türbesi’nin yeniden ziyarete açılıp müze haline dönüştürülmesine destek olmuştur. Başarılı bir bürokrattır ve hem ticaret, hem de ekonomi bakanlıklarında çeşitli hizmetlerde bulunmuştur. 1944 yılında dönemin iktidarı ile siyasi görüş ayrılığı yaşamış ve bu nedenle istifa ettirilmiş, 1945 yılında emekli edilmiştir. 1946 yılında ise Demokrat Parti’den Zonguldak milletvekili adayı olmuş fakat kazanamamıştır.
Enis Behiç Koryürek’in şiirlerinden alınan 20 alıntı aşağıda listelenmiştir.
Enis Behiç Koryürek’in baba tarafından nereli olduğu bilinmemektedir fakat anne tarafından Trabzonludur.
Enis Behiç Koryürek’in babası Doktor Yarbay İsmail Behiç Bey'dir. Hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.
Enis Behiç Koryürek’in çocukluğu babasının mesleği nedeniyle Üsküp’te Türk-İslam kültürü içinde geçmiştir. Şairin çocukluk dönemi hakkında detaylı bilgi yoktur.
Enis Behiç Koryürek, ilköğrenimini evde özel öğretmenlerden ve babasından aldığı dersler ile tamamlamıştır. Lise öğreniminin büyük bir bölümünü Selanik ve Üsküp'te görmüş ve 1910 yılında İstanbul İdâdîsi’nde birincilikle tamamlamıştır. İstanbul İdâdîsi sonrasında Mülkiye Mektebi’ne giden Enis Behiç Koryürek, 1913 yılında bu okuldan da birincilikle mezun olmuş ve Hariciye Nezareti'nde çalışmaya başlamıştır.
Enis Behiç Koryürek, Servet-i Fünun, Fecr-i Ati şairlerinden, Milli Edebiyat akımından etkilenmiş, hem aruz vezni hem de hece ile şiirler yazmış, Türk şiirine yenilikler getirmiş bir edebiyatçıdır. Ziya Gökalp ile tanıştıktan sonra hece ölçüsüne yönelmiştir fakat yaşamının son yıllarında aruz vezni ile şiir yazmıştır.
Enis Behiç Koryürek, çeviri faaliyetlerinde de bulunmuştur. Enis Behiç'in çevirileri: Erkek Çocuk Doğumları Üzerinde Harbin ve Sair Felâketli Hadiselerin Tesiri, Bugünkü Harplerin Başlıca Demografik Etkileri, Toptan Göçler - Harbin Demografik Kanunları, Nüfus Meselesi ve Irkın Korunması, Kanuni Sultan Süleyman.
Enis Behiç Köryürek, 2 kez evlenmiştir. İlk evliliğini Fransız asıllı Gabrielle Guillemet ile 1919'da Viyana’da yapmıştır. İlk eşinden 1922 yılında ayrılan şair, ikinci evliliğini ise 1924 yılında Edirne'de Fahri Paşa’nın kızı Müfide Hanım ile yapmıştır.
Enis Behiç Koryürek’in sadece ilk evliliğinden 1923 yılında Hasan Argon Koryürek adında bir oğlu dünyaya gelmiştir. Başka çocuğu yoktur. Enis Behiç Koryürek, oğlu Hasan Argon Koryürek’i sadece 6 yaşına geldiğinde 1 kez görebilmiştir ve o görüşme de sadece 1 saattir. Oğlu, boşandığı eşi Gabrielle Guillemet ile birlikte Maceristan’da yaşamıştır.
Enis Behiç Koryürek’in 4 torunu dünyaya gelmiştir fakat erkek torunu vefat etmiştir. Hasan Argon Koryürek, babası Enis Behiç Koryürek’i sadece bir kez görmüş olsa da onunla 2. Dünya savaşına kadar mektuplaşmıştır ve köklerini unutmamıştır. Yaşar Kemal’in “İnce Memed” isimli eserini Macarca’ya çevirmiş, çocuklarına dedelerini ve Türkiye’yi anlatmıştır. 1978 yılında 55 yaşında vefat eden Hasan Argon Koryürek’in babası Enis Behiç Koryürek ile mektuplaşmaları kızları Lale Koryürek ve Gönül Koryürek’in yardımıyla Melek Çolak tarafından kitaplaştırılmış ve "Enis Behiç Koryürek’ten Budapeşte’ye Mektuplar" adıyla yayımlanmıştır.
Enis Behiç Koryürek, 1949 yılında Ankara'da vefat ettiğinde 58 yaşındadır.
Enis Behiç Koryürek, vefatının ardından Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunan Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedilmiştir.
Enis Behiç Koryürek hakkındaki yazılmış ve Enis Behiç Koryürek hakkında bilgi içeren kitaplar aşağıda listelenmiştir.