Tükendi
Gelince Haber VerBen de olsam dağa çıkardım!
Benım de anadilim yasaklansaydı...
Ben de bilmediğim bir dili konuşamadığım için ilkokulda öğretmenden tokat yeseydım...
Benim de kültürüm aşağılansaydı...
Benim de kimliğim inkâr edilseydi...
Benim de Kürt demem, Kürdistan demem mahkemelik, hapislik suç sayılsaydı...
Bana da devlet, *Kürtçe diye bir dil yok!* deseydi...
Bana da devlet, *Kürt yok Türk var!* deseydi...
Bana da devlet, *Kürt de var, Kürtçe de var!*
Dediğim için baskı yapsaydı, mahkemelere verse, hapislere atsaydı...
Bana da devlet, Kürt olduğum için vatan haini, düşman muamelesi yapsaydı...
Bana da devlet ‘eşit vatandaşlığı’ çok görseydi...
Bana da devlet Kürt olarak ‘kendi kendimi yönetmeyi’ bölücülük saysaydı...
Benim de doğduğum, büyüdüğüm yerlerin Kürtçe isimleri Türkçeleştirilseydi...
Benim de Kürtçe anadilimde eğitim görmeme devlet hayır deseydi...
Benim de köyüm, evim barkım yakılıp yıkılsaydı...
Benim de yakınlarım ‘faili meçhul cinayetler’de öldürülseydi...
Benim de anam babam üstelik kendi memleketlerinde o derin sürgün acısını yaşasaydılar...
Benim de abilerim diyarbakır askerî cezaevi’nden, o zulümhaneden geçseler, o cehennemde bok yemek zorunda bırakılsalardı...
Ben de dağa çıkardım!