Tükendi
Gelince Haber VerIşıklı kentlerin dönu¨p bakılmayan, bakılsa göru¨lmeyen, göru¨lse de unutulması yeğlenen yu¨zleri, onca gu¨ru¨ltu¨de duyulmayan kaba, hoyrat sesleri, fazla kurcalanmayan hikâyeleri vardır.
“İnsanlar değişiyor, sesler değişmiyordu. Sesler her yerde aynıydı; yoksulluğun, yorgunluğun, hiç dinlenmemişliğin sesleri… Bu¨tu¨nden parçaya yayılan, parçadan bu¨tu¨ne evrilip koca bir çığa dönu¨şen açlığın sesleri…”
Gönu¨l Çatalcalı kentin çöplu¨klerinde dolaşıyor bu kez, didikliyor kimsenin görmek istemediği kirli poşetleri. Konuşan, anlatan hatta bangır bangır “ben buradayım" diye bağıran bir çöp dağının efsanesini yazıyor. Her romanında ateşe biraz daha yaklaşan Çatalcalı, bu kitabında ateşi elinde tutuyor.