Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim

Cins Aylık Dergi Sayı: 101 - Şubat 2024

Üretici Liste Fiyatı
40,00 TL
30,80 TL
%23 İndirim
Kazancınız
9,20TL
Parapuan: 31
Alışveriş listeme ekle

Tükendi

Gelince Haber Ver
Cins Aylık Dergi Sayı: 101 - Şubat 2024
Türü : Diğer
Kapak : Ciltsiz
Sayfa Sayısı : 66
ISBN : 4440000004337
Basım Yılı : 2024
Kağıt Tipi : 2. Hamur
Satış Rakamları:11 adet satılmıştır.

“Yahuda benzerini İsa’ya yapmıştı. Aynı neden.” 

‘Osmanlı Barışı’ yıkıldıktan sonra dünyamız adım adım rezil bir yer hâline geldi. Bu rezillik, şahitlik edenin de kötülükten pay aldığı bir düzen üstelik. Elini uzatmamanın temiz kalmaya yetmediği bir kirlilik. Epeydir, mantığın, haklılığın, konuş-manın hatta tartışmanın bile anlam ifade etmediği bir yerdeyiz. İlerleyen şey sadece zaman,
değişen şey sadece takvimler. İnsan ilerlemiyor. Firavunlar çağındaki barbarlığın ve anlamsızlığın aynısı şu an başımızda. Kölelik kaldırıldı mı gerçekten?

Dünyadaki uzun yolculuğumuz boyunca gelişen ve en son Resul-i Ekrem’in dünyaya gelişiyle tamamlanan yüksek insani özelliklerin hiçbirinin hiçbir işe yaramadığı ve sadece güçlü olmanın haklı olmak için yeterli kabul edildiği bir çılgınlık çağı bu. Başını İngilizlerin çektiği bu kirli düzen, merhum hocamız Teoman Duralı’nın “İngiliz-Yahudi Medeniyeti” dediği düzen işte. Amerikalı barbarlar bu düzenin kirli bir makinası sadece. Tehlikeli olan aklı ve o akıl İngiliz-Yahudi aklı.

Bugün Gazze’de görmek zorunda kaldığımız soykırımın sebebi de o akıl, Hindistan’da durmaksızın süren Müslüman avının sebebi de… Dünyanın süper güçlerinden Çin’de Müslümanların biteviye köleleştirilmesinde de o akıl devrede. Hikâye bu kadar da değil; İran’ın Pakistan’ı bombalamasının arkasındaki akıl da aynı. Asya’da aynı soydan iki Türk devle-tinin birbirine düşman olmasının arkasındaki Rus elinin arkasında da aynı akıl… Farklı coğrafyalar, farklı dinler, farklı kültürler. Değişmiyor, köleleştirilemeyen herkese karşı çalışan bir makine bu. Son –gerçek insan, bütün anlamlarıyla yok edilinceye kadar sürecek bir av bu.

Tüm küreyi kavuran başımızdaki belanın köklerini anlamakta zorluk çekiyoruz, bunu kabul edelim. Tüm dünyada bir merkezden düğmeye basılmışçasına aynı yerden hareket eden LGBT ve diğer harflerden oluşan organize kötülük de bu akıl tarafından başımıza musallat edildi. Amaçları aynı: Bildiğimiz insanı yok edip, yerine üretilmiş fabrik bir insan inşa etmek. Yeryüzünde anlam taşıyan herhangi bir şey kalmayıncaya kadar sürecek bir savaştayız. Bildiğimiz ‘insan’ı, bildiğimiz insan olarak tahkim eden her şeyi yok edecekler; aileyi, arkadaşlığı, dostluğu, aşkı, sevmeyi ve sevilmeyi… Bildiğimiz ve sevdiğimiz her şeyi kirli, karanlık ve çarpık yeni kavramlarla yok etmek istiyorlar.

Bilerek ve itiraz ederek bu cehennemden çıkarabiliriz ancak.

Biliyoruz, Gazze’yi bombalayanlar ile o rengârenk bayrağın arkasında aynı karanlık var. Doğu Türkistan’da Türk avına çıkanlarla İrlanda’da Katolik avlayanlar aynı el. Ve İdlib’de Müslüman öldürenler ile o rengârenk bayrağın arkasında bile aynı karanlık var.

Yeryüzünde bulunmamızın anlamına uygun olarak tekrar edip deriz ki: Bu, özgür ve onurlu insanlar ile diğerleri arasın-daki bir hikâyedir.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.