Tükendi
Gelince Haber VerBeni okuyunca yaşadığını anlayacaksın çünkü bütün sözcüklerim, virgüllerim, mürekkebim ve bilincimle seni anlatıyorum.
Seni ve yansımanı biz biliriz. Köşe başında attığın sigaranın izmaritini, komşu kızına hangi gözle baktığını, yattığın yatağın lanetini, aldığın maaşının akıbetini...
Ben senin el değmemiş, balta girmemiş bilincinim. Her gün benimle yaşadığını bil çünkü insanlar da biliyor, her şeyi biliyor ama her şeyi...
Bu döngü böyle devam edecek ve sen kabullenmesen de kâinatın teamülleri üstün gelmeyi vazife seçmişti her yüzyılda. Düşünme yetini ne kadar kuvvetlendirip adım atma evresini sıklaştırırsan, belki evrene karşı söz söyleme hakkına sahip olabilirsin. Ayağa kalk ve taşı olabildiğince sert fırlat yere. Aşağı fırlat ki bir gayen olsun. Sen de aşağıya verdiğin mesajla özdeşleşebil çünkü teamüller aşağıyı dizginleştirmeyi emrediyor. Havaya gönderdiğin her madde, yazgı gereği büyüyerek ve sertleşerek sana geri dönecek ama sen toprağı işaret edersen, belki toprağa geri dönebilirsin.