Yusuf Ziya Ortaç (23 Ocak 1895 - 11 Mart 1967), Beş Hececi şairlerden biri olan, roman, tiyatro, şiir, fıkra, hatıra, seyahat, biyografi, antoloji-inceleme, manzum hikaye gibi türlerde 30'dan fazla eser kaleme almış, Türk şair, mizah yazarı, öğretmen, yayımcı ve siyasetçidir.
Yusuf Ziya Ortaç'ın yaşam özeti incelendiğinde ilköğrenimini İstavroz Abdullah Ağa Mahalle Mektebi'nde tamamladığı, Alliance Israélite Mektebi'ne gittiği ve bu okuldan Vefâ İdadisine geçtiği görülmektedir. Özel hocalardan Türkçe, Arapça ve Fransızca dersleri de almıştır.
Yusuf Ziya Ortaç, 1914 yılında "Kehkeşan" dergisinin şiir yarışmasında birinci olmuş ve edebiyat dünyasına adım atmıştır. Yusuf Ziya, birçok farklı türde eserler kaleme almış, Orhan Seyfi Orhon ile beraber Türk dergicilik tarihi içinde önemli yeri olan "Akbaba"yı çıkarmıştır. Bu dergi bir siyasi-mizah dergisidir ve Yusuf Ziya Ortaç’ın biyografisi için önemlidir. Dergideki yazılarıyla okurların ilgisini çekmiş, önemli mizah yazarlarından birisi olarak gösterilmiştir. Bazı eserlerini takma adla yayımlayan Yusuf Ziya Ortaç'ın kullandığı takma isimler şunlardır: Çimdik, İzci, Yakuboğlu Işık, Akbaba, Yu-Zi-Or, Arif Ünlü, Kamber, Y.Z.O, Sarı Çizmeli Mehmet Ağa, Ortaç, Ziya Ortaç ve Âşık Ortaç.
Yusuf Ziya Ortaç,1946-1954 yıllarında Cumhuriyet Halk Partisi’nden iki dönem Ordu milletvekili seçilmiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görev almıştır. Yazarlık dışında farklı işler de yapan Yusuf Ziya, 11 Mart 1967 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 36 eseri aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın ilk kitabı, 1916 yılında yayımlanan ve 22 şiirden oluşan "Akından Akına"dır. Kitap, Harbiye Nâzırı Enver Paşa’nın 1. Dünya Savaşı'na katılan askerlerin maneviyatını yükseltmek için istediği şiirlerden oluşmaktadır.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 30’dan fazla eseri vardır.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 9 şiir kitabı aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın şiirlerinden 5 tanesi aşağıda verilmiştir.
RÜYA
Gök dibinde havuzun
Sularda ellerimiz
Bütün emellerimiz
Anlaştı uzun uzun
Sular soğuk bir ışık,
Bakıyoruz havuza;
Suda omuz omuza
İki gölge karışık!
Bir kırık ay havuzda
Ağır ağır kayboldu.
Havuz şafakla doldu
Gün doğdu ufkumuzda
Gün doğdu ucundan
Ellerimi bıraktı.
Birkaç damla yaş aktı.
Parmakllarımın ucundan!
BİR RÜZGAR ESTİ
Bir rüzgâr esti başımda,
Henüz onsekiz yaşımda…
Mehtâbı içtim kadehten,
Yıldızlar yüzdü aşımda…
Bir rüzgâr esti başımdal
Ayağım yeri unuttu,
Alnımda saçlar buluttu.
Bir tatlı sarhoşluk tuttu.
Henüz onsekiz yaşımda!
Bir rüzgâr eski başımda!
AKINDAN AKINA
Gece bastı… Ova sanki bir kara zindan,
Titriyordu yer, gök adımların hızından!
Serdar bakıp at üstünden, dedi : İleri!…
Bir ağızdan uğuldadı cenk türküleri..
Yamaçlardan coşkun bir sel gibi boşandık,
Bu illere eskiden de yine biz sandık!
Geçtik Tuna kıyısından üç yüz akıncı,
Süngülerde yanıyordu ordunun hıncı!
Uçlarından kan damlayan kılıçlar kınsız,
Tanrı böyle emretmiş : Türk durmaz akınsız!
YANARDAĞ
O gözlerden fışkırdı kalbimin hazinesi:
Dumanlar, kaynar sular, kıvılcımlar alevler,
Cehennemden soluyor sanki binlerce devleri
O dağa eş olamaz dağların hiç birisi,
Sıra dağlar içinde o dağ bir genç irisi…
Bir dağ ki yeşil başı içinde yıldızların,
Bir dağ ki yuvasıdır gönül çeken kızların.
Bir dağ ki rüzgarlan çiçeklerin nefesi,
Bir dağ ki ormanları bülbüllerin kafesi.
Bir dağ ki üzerinde toplanmış sade şenler,
Koşanlar, gülüşenler, coşanlar, sevişenler!
Bir gündü, ağır bir gün, kalbi bunaltan bir gün.
Ufuklardan morarmış bulutlar etti sökün!
Bir alev kamçı gibi esti kızgın bir sıcak,
Kuşlar korku içinde kaçtılar bucak bucak.
Çiçekler bir lahzada büktü boyunlarını,
Çobanlar ağıllara çekti koyunlarını.
…
ANAHTAR
-1-
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Açsam göğün mavi kapılarını.
Bir samanyolundan geçip dolaşsam
Yıldızların altın yapılarını!
Dolansa boynuma ışıktan kollar,
Açsa esrarını gök perde perde:
Kayıp sesleri duysam yeniden,
Kaybolan yüzleri görsem göklerde!
-2-
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Toprak kilidini açsam dünyanın,
Çözsem düğüm düğüm muammasını
Ölüm denen sonsuz, büyük rüyanın!
Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Kimdir şu dallarda kızıl gülleri
Böyle alev alev yakan sihirbaz!
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Ne yıldızlar için, ne güller için!
Alnı eşiğinde bekleyenlere
Açılmak bilmeyen gönüller için!
Yusuf Ziya Ortaç, 100’den fazla şiir yazmıştır.
Yusuf Ziya Ortaç'ın şiirlerinden daha çok mizah, fıkra, tiyatro ve hatıra türündeki düz yazıları beğenilmektedir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın ilk şiiri 1914 yılında Kehkeşan dergisinin düzenlediği şiir yarışmasında birincilik kazanan “Gün Yahut Kış” şiiridir.
Yusuf Ziya Ortaç, şiire 1914'te "Kehkeşan" dergisinin düzenlediği şiir yarışmasında kazandığı birincilikle başlamıştır. Çoğu "İctihad" dergisinde yayımlanan ilk şiirlerinde aruz veznini kullanmıştır. Ziya Gökalp ile tanıştıktan sonra şiirlerini hece vezniyle yazmaya başlamış, Milli Edebiyat akımını benimsemiştir. Yusuf Ziya, sade bir Türkçe ile yazmış ve hece veznini ustalıkla kullanmıştır. Şiirlerinde vatan ve millet sevgisi, kahramanlık, savaş, aşk, tabiat, bohem yaşam, aile ve ölüm temalarını işlemiştir. Yusuf Ziya Ortaç, çoğu aşk şiirinde çapkınların espri yüklü gönül maceralarını anlatmıştır. Birçok şiiri sanat değeri bakımından zayıf bulunmaktadır.
Yusuf Ziya Ortaç, koşma, türkü, şarkı, semai ve sone gibi nazım şekillerini kullanmıştır.
Yusuf Ziya Ortaç, "Bizim Yokuş" isimli eserinde, şiirin kendisi için ne anlama geldiğini "Benim için her şey şiirdi… Dünya bile, bir öküzün boynuzunda değil ama muhakkak bir mısraın ucunda dönüyordu!" sözleriyle anlatmıştır. Türk edebiyatında “Beş Hececiler” olarak bilinen şiir gurubunda yer alan Yusuf Ziya, Hecenin Beş Şairi’nden biridir. Şiir anlayışlarında Ziya Gökalp’in etkisi görülen Beş Hececiler gurubunun 4 şairi aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, ilk şiirlerini aruz ölçüsü ile kaleme almış, Ziya Gökalp ile tanıştıktan sonra hece ölçüsü ile şiir yazmaya başlamıştır. Şairin aruz ölçüsü ile yazdığı ilk şiiri "Gün Yahut Kış", hece ile yazdığı ilk şiiri ise "Gecenin Hamamı"dır. Ayrıca Yusuf Ziya Ortaç, hece veznini tiyatro eserlerinde de kullanmıştır.
Yusuf Ziya Ortaç, şiirlerinde belli bir kafiyeye bağlı kalmamıştır.
Yusuf Ziya Ortaç’ın Şiirlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 5 romanı aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 2 uzun hikayesi aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 3 antoloji ve inceleme eseri aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 4 mizahi yazısı aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 3 anı ve gezi yazısı aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 3 biyografi eseri aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın 4 oyunu aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, Milli edebiyat dönemi yazarıdır.
Yusuf Ziya Ortaç, milli edebiyat anlayışını devam ettirmiş şairlerdendir.
Yusuf Ziya Ortaç, Milli Edebiyat Akımından etkilenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın etkilendiği isimler aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, edebiyat öğretmenliği yaptığı dönemde öğrencilerini, farklı türlerde kaleme aldığı eserleri ile de birçok okuru ve yazarı etkilemiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, Türk edebiyatının önemli mizah dergilerinden biri olan Akbaba’yı çıkarması, kaleme aldığı mizahi şiirler ve yazılar ile edebiyatımızda önemli bir yere sahip olmuştur.
Yusuf Ziya Ortaç’ın eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, İstanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi’nin sınavını kazanarak edebiyat öğretmeni olma hakkı elde etmiştir. İzmit Sultânîsi’nde, İstanbul’da Mercan Sultânîsi'nde, Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde ve Fransız kız lisesinde öğretmenlik yapmıştır. Öğretmenlik dışında yayımcı yönü de bulunan Yusuf Ziya Ortaç, hem yakın arkadaşı, hem de bacanağı olan Orhan Seyfi Orhon ile birlikte Akbaba dergisini yayımlamıştır. Akbaba dışında Şair, Meş‘ale, Aydabir ve Heray dergilerini de yayımlamıştır. İstanbul Sular İdaresi İdare Meclisi üyeliği de yapmış olan Yusuf Ziya'nın kariyerinde siyasetçi olarak faaliyet gösterdiği bir dönem de vardır.
Yusuf Ziya Ortaç, milliyetçi bir yazardır.
Yusuf Ziya Ortaç, 1946-1954 yılları arasında Cumhuriyet Halk Partisi’nden iki dönem Ordu milletvekili seçilmiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görev almıştır.
Yusuf Ziya Ortaç’ın eserlerinden alınmış 20 alıntı aşağıda listelenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, baba tarafından Konyalı, anne tarafından İzmirlidir.
Yusuf Ziya Ortaç’ın babası Süleyman Sami Bey’dir. Sami Bey Konya’nın ileri gelenlerinden Hoca Hasan Efendi’nin oğludur ve mühendistir. Yusuf Ziya Ortaç, henüz 19 yaşındayken vefat etmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, mühendis Süleyman Sâmi Bey ve Hûriye Hanım'ın çocuğu olarak İstanbul Beylerbeyi’nde dünyaya gelmiştir. Beylerbeyi’nde bostanlara karşı bir evde dünyaya gelen Yusuf Ziya, çocukluk döneminde sevgi içinde büyümüştür. Babası Süleyman Sâmi Bey, iyi bir eğitim almasını, farklı dilleri öğrenmesini önemsemiştir. Babası gibi mühendis olmak isteyen Yusuf Ziya Ortaç, edebiyat öğretmeleri İbrahim Necmi Dilmen ve Süleyman Şevket'in etkisiyle edebiyata yönelmiştir. Yakın arkadaşları Ressam Elif Naci, Hasan Ali Yücel ve Peyami Safa ile geçirdiği zaman ve konuştukları da Yusuf Ziya'yı etkilemiş, edebiyata yönelmesine destek olmuştur.
Yusuf Ziya Ortaç, eğitim hayatına İstavroz Abdullah Ağa Mahalle Mektebi'nde başlamış ve ilköğrenimini bu okulda tamamlamıştır. Bir yıl boyunca özel hocalar aracılığıyla Türkçe, Arapça ve Fransızca dersleri almıştır. Eğitim hayatına Kuzguncuk’ta yer alan Alyans İsrailit Mektebi'nde devam etmiş ve burada da dört yıl eğitim görmüştür. Alliance Israélite Mektebi'nden sonra gittiği Vefâ İdadisindeki eğitimi babasının vefatı nedeniyle yarım kalmıştır. Yusuf Ziya Ortaç, lise eğitimini Hadîka-i Meşveret İdadisi'nde tamamlamıştır. Bu okulda Faruk Nafiz ve Hakkı Süha ile tanışmış ve arkadaş olmuştur. İstanbul Dârülfünunu Edebiyat Fakültesi’nde sınava girmiş ve edebiyat öğretmeni olma hakkı elde etmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç, farklı türlerde eserler kaleme alan, edebiyata aruz ile yazdığı şiirler ile başlayıp ardından hece ölçüsüne geçen, Milli Edebiyat akımından etkilenen, Cumhuriyet'in ilk kuşak yazarları arasında önemli bir yeri olan ve daha çok tiyatro, mizah ve roman türlerindeki eserleri ile beğeni kazanan bir yazardır.
Yusuf Ziya Ortaç, iki kez evlenmiştir. İlk evliliğini yengesinin kızıyla yapmıştır. İlk eşinden 1918 yılında ayrılmış, 1924 yılında Güzide Ortaç ile evlenmiştir.
Yusuf Ziya Ortaç'ın ikinci evliliğinden Asuman, Ergin ve Gülden adında üç çocuğu olmuştur.
Yusuf Ziya Ortaç, 1967 yılında geçirdiği kalp krizi nedeniyle vefat ettiğinde 71 yaşındadır.
Yusuf Ziya Ortaç’ın mezarı, İstanbul’da Zincirlikuyu Mezarlığı'ndadır.
Yusuf Ziya Ortaç hakkında bilgi içeren kitaplar aşağıda listelenmiştir.