Yakup Kadri Karaosmanoğlu (7 Mart 1889, Kahire- 13 Aralık 1974, Ankara), roman, tiyatro, anı, şiir, monografi, makale ve öykü türlerinde Cumhuriyet ve Milli Edebiyat Dönemlerinde eserler veren ve bilinen eser sayısı 33 olan öykü yazarı, roman yazarı, nasir, şair, gazeteci ve diplomattır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Kahire’de dünyaya gelmiş, 1895 yılında da ailesiyle birlikte Manisa’ya dönmüştür. Babası Karaosmanzâdeler’den Abdülkadir Bey, annesi İkbal Hanım’dır. Eğitim hayatına 1901-1903 yılları arasında Çaybaşı Feyziye Mektebi’nde öğrenim görerek başlamıştır. 1903- 1905 yılları arasında da İzmir İdadisi’nde eğitim görmüştür. Burada eğitim gördüğü yıllarda henüz yedi yaşında olan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, babası Abdülkadir Bey’i kaybetmiştir ve bu vefat üzerine annesi ile birlikte Mısır’a dönmüştür. Mısır’a döndükten sonra İskenderiye’de Fransız Frerler Mektebi'nde ve İsviçre Lisesi’nde eğitim görmüş ve orta öğrenimini tamamlamıştır. Okuduğu Fransız okulu sayesinde Batı literatürünü tanımıştır Paul Bourget , Flaubert, Guy de Maupassant ve A. Daudet’yi tanımıştır. Montesquie’nün “L’Esprit des Lois”ını çevirmeye çalışan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gustave Le Bone’u, Marx Nordau’yu da incelemiştir. Mısır’da aldığı eğitim süresince kendini geliştirmeye devam eden Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Neuchatelli Henri Lamon isimli birinden yazım dersleri almış ve bu sayede Emile Zola ve Edmond de Goncourt, Jules de Goncourt’u tanımıştır. Bu isimlerin yanı sıra Jön Türklerle de iletişim kurmuştur. Miralay İsmail Hakkı Bey, Mithat Paşa’nın kızının oğlu Kemal Mithat Bey, Ali Kemal, Ahmet Saip, Abdullah Cevdet, İsmail Gaspıralı, Samipaşazade Sezai ile orada tanışmıştır. Şerafettin Mağmumi tarafından Kahire’de yayımlanan Türk isimli dergide Fransızca çeviriler yayımlamıştır. Mısır Prensi Mehmet Ali Paşa’nın vefatıyla birlikte 1908 yılında annesi ve ablasıyla beraber İstanbul’a dönmüştür. İstanbul’a döndükten sonra yükseköğrenim için Hukuk Fakültesi’ne başlamış ve üç yıl eğitim görmüş, mezun olamadan okuldan ayrılmıştır.
Döneminde Fransa’daki benzerleri gibi bir topluluk kurmak isteyen Yakup Kadri Karaosmanoğlu, arkadaşı Şahabettin Süleyman ve Celal Sahir ile birlikte Faik Ali’nin onursal başkanlığı altında Fecr-i Âti edebi topluluğunu kurmuşlardır. Yazım ve basım hayatına Ümit dergisinde yazdığı birkaç hikâye, makale ve Resimli Kitap’ta “Nirvana” isimli tiyatro oyunu ile giriş yapmıştır.
Eski Yunan ve Latin klasiklerini örnek alıp bu doğrultuda eserler vermeyi amaçlayan “Nev-Yunanilik” akımını Yahya Kemal ile birlikte geliştirmeye uğraşan Yakup Kadri Karaosmanoğlu bu uğraşında başarılı olamamıştır.
1916-1919 yılları arasında İsviçre’de gördüğü tüberküloz tedavisinin ardından İstanbul’a geri dönen Yakup Kadri Karaosmanoğlu, İkdam gazetesinde Milli Mücadele’yi destekleyen yazılar yazmıştır. Bu yazdığı yazıları daha sonradan Ergenekon isimli kitabında bir araya getiren yazar, yazılarından dolayı 1921 yılında Ankara hükümetinin çağrısı üzerine Anadolu’ya gitmiştir. Savaşın ardından ise Tetkik-i Mezalim Heyeti’nde görevli olarak Kütahya, Simav, Gediz, Eskişehir ve Sakarya gibi şehirlere gitmiş; Manisa ve Mardin milletvekilliği yapmıştır. Hâkimiyet-i Milliye, Cumhuriyet ve Milliyet gibi gazetelerde edebî ve siyasî yazılar yazmıştır.
1932'de Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Vedat Nedim Tör, Şevket Süreyya Aydemir, Burhan Asaf Belge ve İsmail Hüsrev Tökin ile birlik olup kurduğu Kadro dergisi, Kemalist devrimleri yanlış yorumladığı, temel ilkelerinden saptırılmak istendiği gibi gerekçelerle kapatılmıştır. 1934 yılından itibaren de çeşitli ülkelerde elçilik görevinde bulunmuştur. 27 Mayıs 1960 yılında kurucu meclis üyesi ve Cumhuriyet Halk Partisi Manisa milletvekilliği görevlerini üstlenmiştir. Son resmi görevi ise Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanlığıdır.
Hayatı boyunca birçok alanda görev yapmış olan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 13 Aralık 1974 yılında, Ankara’da hayata veda etmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 2. Meşrutiyet sonrasında ortaya çıkan ve uzun ömürlü olmayan Fecr-i Ati edebi topluluğunun kurucu üyelerindendir. Topluluk, edebiyatımızda yayımlanan ilk beyannamenin sahibidir ve Servet-i Fünun’a tepki olarak ortaya çıkmıştır. Sanata karşı bakış açıları “Sanat şahsi ve muhteremdir.” şeklindedir. Şiirde işledikleri başlıca temalar tabiat ve aşktır. Sembolizm akımından etkilenmişlerdir. Dilleri, Servet-i Fünun edebi dilinin devamı niteliğindedir. Servet-i Fünun ve Milli Edebiyat arasında köprü niteliğindedir. Topluluk üyeleri tiyatro ile yakından ilgilenmiştir. Topluluk, üyelerinin ferdi özgürlüklerine önem vermiş, herkesin aynı sanat anlayışını benimsemesini gerekli görmemişlerdir. Topluluğun dağılmasının nedenleri arasında da hem bu tutumları hem de Milli Edebiyat karşısında duramayacak kadar genç bir kadroya sahip olmaları vardır.
Fecri Ati beyannamesine imza atan kişiler aşağıda listelenmiştir:
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’nün en güvendiği aydınlardandır. Yazar, tavsiyeleriyle Cumhuriyet Halk Partisi’nin kimlik politikalarının şekillenmesinde etkili olmuştur. 27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra kurucu meclis üyeliği ve Cumhuriyet Halk Partisi Manisa milletvekilliği yapmıştır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun yazılarının yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, diplomatlık görevinde bulunduğu yılları “Bu, benim için tam manasıyla bir sürgündü. Vücudum gurbette, gönlüm gurbette, yirmi yıl, kendime benzer kişilerden uzak, diyar diyar dolaşacaktım.” sözleriyle anlatmıştır.
1932 yılında kurduğu ve imtiyaz sahipliği yaptığı “Kadro” dergisinin kapatılmasının ardından 1934 yılından itibaren çeşitli elçilik görevlerinde bulunmuştur. Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun elçilik yaptığı yerler aşağıda listelenmiştir.
1955 yılında ise emekli olarak Türkiye’ye dönmüştür.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun 33 adet eserleri aşağıda listelenmiştir.
Gençlik ve Edebiyat Hatıraları
Alp Dağlarından ve Miss Chalfrin’in Albümünden
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun ilk eseri 1909 yılında Resimli Kitap Dergisi’nde yayımlanan “Nirvana” isimli oyundur. Oyunu, Norveçli oyun yazarı ve şair olan Henrik Ibsen’den etkilenerek kaleme almıştır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun bilinen eserlerinin sayısının toplamı 33’tür.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun romanları aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 9 tane roman yazmıştır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun en çok sevilen romanlarından biri “Yaban”dır.
“1932’de yayımlanan eser kendisinden önceki metinlerde işlenen Anadolu romantizmini sona erdirmiştir. Sosyalist gerçekçi tavırla işlenen köy gerçekliği romanlarının öncülerindendir. Birinci Dünya Savaşında kolunu kaybeden, İstanbul’un işgali üzerine yaşananlara dayanamayan, savaşamadığı için üzgün olan yedek subay Ahmet Celal’in yaşadıkları anlatılmaktadır. ” ( Mehmet Narlı, Roman Ne Anlatır) Genel olarak aydın ve halk çatışmasını işlemiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun ilk romanı “Nur Baba” isimli romanıdır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun romanlarının genel özellikleri aşağıda listelenmiştir:
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun romanları realist roman türündedir. Realist roman: Olayları, insanları ve toplumları gerçekçi açıdan yansıtan romandır. Bu eserlerde gözlem ve araştırma esastır. Gerçekler, görülenler ve incelemeler önemlidir. Realizmde, duygu ve hayaller yerini, toplum ve insan gerçeklerine bırakmıştır. Konular gerçekten alınmıştır. Yazarlar, yaşanan ve gözlenen gerçekleri bütün çıplaklığıyla anlatmıştır. 1857’de Gustave Flaubert’in kaleme aldığı “Madame Bovary” adlı romanla, realizmin, romantizm karşısında üstünlük sağladığı kabul edilmiştir. Yazarlar eserlerinde gerçekleri anlatılırken kişilerin psikolojileri, onların kişiliklerini etkileyen çevrelerinin tanıtımı, içinde bulundukları ortam ayrıntılarıyla vermiştir. Realist yazarların okuyucuyu eğitme gibi bir amaçları yoktur. Yazarlar, gözlem, araştırma ve belgelere dayanarak, yaşananı nesnel bir şekilde aktarmayı amaçlamaktadır.
Realizmde biçim güzelliğine önem verilmiştir. Dilde ve anlatımda süsten, özentiden kaçılmıştır. Çünkü sanatı, klasik ve romantik akımların yapaylığından kurtarmak istemişlerdir.
Realist roman örnekleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun roman karakterlerinin özellikleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun ilk romanı “Nur Baba” isimli eser, ilk olarak1913 yılında “Akşam” gazetesinde tefrika edilmiştir. 1922 yılında ise eser kitap halinde yayımlanmıştır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Edebiyât-ı Cedîde döneminde başlayan mensur şiir türünün 20. yüzyıldaki en önemli temsilcilerindendir. Şiirlerinde dinî kaynaklardan gelen duygu ve üslûp unsurları mevcuttur. Yakup Kadri’nin mensur şiirleri iki döneme ayrılmaktadır. İlk devrede oldukça bireysel, ikinci devrede ise topluma daha yakın şiirler kaleme almıştır. İlk devrede toplumsal konulara karşı olumsuz bir tavır sergilediği ve bireyselliği öne çıkardığı “Yıldızların Bikesliği” adlı mensur şiirlerinde ayrılığı işlemiştir. Musıkî endişesinin görüldüğü "Badıbanım Bir Mendil Oldu" ile "Eylül"de ise aşkın ve hatıraların ölümü konusunu ele almıştır. "Bahara Dair Bir Hitâbe"de sembolistlere özgü egzotik eğilimlere, "İstimdad"da renklerle mücerret fikirlerin aranması problemi görülmektedir. Nevyunanilik etkisinde yazdığı mensur şiirleri ise "Siyah Saçlı Yabancı" ile "Berrak Gözlü Genç Kızın Sözleri"dir. İkinci devredeki “Erenlerin Bağından”, “Okun Ucundan” adlı mensur şiirlerinde ise halk edebiyatıyla yakından ilgilendiğini, Yunus Emre’yi, Karacaoğlan’ı severek okuduğunu ve dili onlar gibi kullanmaya çalıştığı görülmektedir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun ilk mensur şiiri “Yıldızların Bikesliği” şiiridir. Şiirinde ayrılığı işlemiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun öyküleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun anı türündeki eserleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun monografi türündeki eserleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun makaleleri aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun tiyatro oyunları aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu realizm akımından etkilenmiştir. Realizm: 19. yüzyılın ikinci yarısında Romantizme tepki olarak ortaya çıkan edebi akımdır. Realizm akımının temsilcilerinden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Milli Edebiyat ve Cumhuriyet Dönemi yazarıdır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, sanat sanat içindir anlayışını benimsemiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun etkilendiği kişiler aşağıda listelenmiştir.
Geniş bilgi birikimine sahip olan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, pek çok türde eser vermiş bir yazardır. Eserlerinde, Türk toplumunun Tanzimat’tan Cumhuriyet’e kadar yaşadığı sosyal değişim ve krizleri başarılı bir biçimde yansıtması ile edebiyatımızda oldukça önemli bir yere sahip olmuştur.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu baba tarafından Manisalı’dır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun babası Manisa’nın tanınmış Karaosmanoğlu Ailesi’ne mensup olan Abdülkadir Bey’dir. Karaosmanoğlu ailesi 17. yüzyıldan itibaren ayan sıfatıyla tanınmış, Manisa ve Akhisar çevresinden başlayarak Eğe bölgesinin tamamı üzerinde hâkimiyet kurmuş, Osmanlı devleti ile zaman zaman çekişmelere girişmiş, zaman zamansa işbirliği yapmış ünlü bir ailedir.
Abdülkadir Bey, 1833 yılında Kavalalı İbrahim Paşa’nın Manisa’yı işgali sırasında İbrahim Paşa’ya yakınlık göstermiştir. Bu yakınlığın sonucu olarak Abdülkadir Bey, Kavalalı İbrahim Paşa’nın Mısır’daki konağına yerleşmiştir. Yerleştiği konağın mensuplarından olan İkbal Hanım ile evlenmiştir. 1905 yılında ise hayata veda etmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu Mısır’da dünyaya gelmiştir ve ailenin ikinci çocuğudur. Çocukluğunun bir dönemi Manisa’da bir dönemi Mısır’da geçmiştir. Eğitim hayatına 1901-1903 yılları arasında Çaybaşı Feyziye Mektebi’nde öğrenim görerek başlamıştır. Çocukluk döneminde babasını kaybetmiştir. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, babasının vefatını “Bende roman merakı çok erken başlamıştı. Babam vefat ettiği zaman ben daha yedi yaşındaydım. Babam öldükten sonra bir küçük kitaplık bıraktı evde. Küçük bir kitaplık bıraktı ama 500-600 sayfa kitaplar vardı. Bunlar hep Fransızcadan tercüme edilmiş cinayet romanları, polisiye romanlardı. Okumam henüz daha gelişmemişti. Okumak hususunda annem bana çok yardım etti. Annem okurdu, sonra bana tekrar ederdi. Adeta, bir nevi roman okuma terbiyesi aldım.” sözleriyle anlatarak okurluk serüveninin nasıl başladığına da değinmiştir.
Eğitim hayatına 1901-1903 yılları arasında Çaybaşı Feyziye Mektebi’nde öğrenim görerek başlamıştır. 1903- 1905 yılları arasında da İzmir İdadisi’nde eğitim görmüştür. Burada eğitim gördüğü yıllarda henüz yedi yaşında olan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, babası Abdülkadir Bey’i kaybetmiştir ve bu vefat üzerine annesi ile birlikte Mısır’a dönmüştür. Mısır’a döndükten sonra İskenderiye’de Fransız Frerler Mektebi'nde ve İsviçre Lisesi’nde eğitim görmüş ve orta öğrenimini tamamlamıştır. İstanbul Hukuk Mektebi’nde de 3 yıl eğitim görmüştür.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, edebiyat yaşamının başında Fecr-i Ati edebiyat topluluğunun kurucu üyeleri arasında yer almıştır. Daha sonra bireyci düşüncelerden uzaklaşarak toplumculuğu kabul etmiş bir yazar halini almıştır. Çeşitli dergi ve gazetelerde yazmış, yönetiminde yer almıştır. Birçok edebi türde beğeni kazanan eserler kaleme almış bir yazardır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 1923 yılında Ayşe Leman Hanım ile evlenmiştir. Ayşe Leman Hanım, 19. yüzyıl Osmanlı bürokrasisinden Mehmet Asaf Paşa’nın kızıdır. Leman Hanım’ın kardeşi ise siyasetçi ve gazeteci olan Burhan Belge’dir. Ayşe Leman Karaosmanoğlu, döneminin siyasi olaylarına sessiz kalmayan, güçlü kadınlarındandır. Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun vefatından sonra da eşinin eserlerine sahip çıkmış, eserlerin farklı dillere çevrilmesi için çaba göstermiştir. Ayşe Leman Hanım, Yakup Kadri Karaosmanoğlu’ndan 22 yıl sonra 1996 yılında da vefat etmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun çocuğu yoktur.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 13 Aralık 1974 yılında, 85 yaşında iken vefat etmiştir.
Ankara’da tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde vefat eden Yakup Kadri Karaosmanoğlu, İstanbul Beşiktaş’taki Yahya Efendi Mezarlığı’nda annesinin kabrinin yanına defnedilmiştir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu hakkında yazılan kitaplar aşağıda listelenmiştir.
Kaynakça
Narlı Mehmet, Roman Ne Anlatır, İz Yayıncılık, 2019
Naci Fethi, Yüzyılın 100 Türk Romanı, İş Bankası Kültür Yayınları, 20007
Berna Moran, Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış 1, İletişim Yayınları