Halit Fahri Ozansoy (12 Temmuz 1891, İstanbul - 23 Şubat 1971, İstanbul) Beş Hececi şairler arasında yer alan, şiir, roman, anı, tiyatro ve tercüme türlerinde toplam 20'den fazla eser kaleme almış, Türk şair, gazeteci, oyun yazarı ve öğretmendir.
Halit Fahri Ozansoy'un biyografisi incelendiğinde eğitim hayatına Zeyrek, Vefa semtlerindeki mahalle mekteplerinde başladığı görülmektedir. Bakırköy Rüşdiyesi ve Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde de eğitim gören Halit Fahri Ozansoy, İstanbul Dârülfünun’u Fransız Dili Şubesi’nde okuduktan sonra 1916 yılında sınava girerek öğretmen olma hakkı kazanmıştır. Yazarın öğretmenlik yaptığı ilk yer ise Muğla Sultânîsi’dir. Bu okulda edebiyat öğretmeni olarak çalışmıştır. Halit Fahri Ozansoy’un yaşam özetinde kırk yıl boyunca devam ettirdiği öğretmenlik mesleği dışında gazeteci kimliği de yer almaktadır. 1926’dan 1942 yılına dek Servet-i Fünun dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yapmıştır. İstanbul Şehir Tiyatroları dergisinin yönetmenliğini de yapan Halit Fahri Ozansoy, hem yayım işlerini kendisinin yürüttüğü yayımlarda hem de çeşitli gazete ve dergilerde birçok yazı yayımlamış bir edebiyat ve kültür adamıdır.
Halit Fahri Ozansoy’un 24 adet eseri aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un ilk yazısı, Mart 1910'da Traje mecmuasında yayımlanan “Fâcia-i Beşerden Bir Levha” isimli yazısıdır.
Halit Fahri Ozansoy’un 20’den fazla eseri vardır.
Halit Fahri Ozansoy’un 11 şiir kitabı aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un en ünlü 5 şiiri aşağıda verilmiştir.
ARUZA VEDA
Faruk Nafiz'e
İlk hasretiyle gençliğimin ilk elemleri
Ey paslı tellerinde gülen, ağlayan aruz
Ey eski dost yâd edelim eski demleri
Madem ki son sadânı dağıtmış, yorulmuşuz!
Anlat alevli bir çölün üstünde ansızın
Billur sesinle hıçkırarak doğduğun günü.
Binbir diyarda binbir ilahi güzel kızın
Anlat nasıl terennümün inletti gönlünü.
Neydin gönülde, şimdi ne oldun zavallı sen
Hıçkır benim de bari bu son gizli nâlemi.
Timsalin âsumanda ziyalarla işlenen
Bir pembe gül mü, yoksa bir altın piyale mi?
Akşam gruba karşı tüten bir buhurdanın
Hüznüyle şahit olma nihayet zevaline.
İran yoluyla - Zühre tâcın, nağme kervanın -
Şâhane geldiğin gibi şâhane git yine.
Biz şimdi başka bir yeni âhenge bağlıyız:
Âşık sazıyla geldi erenler bu meclise
Yalnız bugün senin gibi ölgün sadâlıyız
Zira bu saz da parçalanır gülmek istese.
İncitmeden rübabını insafsız ellerin
Zalim temaslarıyla zamanın sitemleri
Ah ayrılırken, inleyerek paslı tellerin
Ey eski dost, yâd edelim eski demleri...
VATAN DESTANI
O kadar dolu ki toprağın şanla,
Bir değil, sanki bin vatan gibisin.
Yüce dağlarına çöken dumanla
Göklerde yazılı destan gibisin.
Hep böyle bulutlar içinde başın,
Hilâli kucaklar her vatandaşın.
Geçse de asırlar, tazedir yaşın,
O kadar leventsin, fidan gibisin.
Çiçeksin, bayılır kuşlar kokundan,
Her dalın bir yay ki zümrüt okundan
Müjdeler fısıldar Ergenekon'dan:
Bu sese gönülden hayran gibisin.
Ey bütün cihana bedel Türkeli,
Açtığın cenklerin yoktur evveli.
Tarih bir nehir ki coşkundur seli.
Sen ona nisbetle, umman gibisin.
Bir yandan hep böyle taştın, köpürdün,
Bir yandan cefalı bir ömür sürdün,
Fakat ne derece ezildinse dün.
Şimdi gene tunçtan kalkan gibisin.
Bir insan nihayet kemikle ettir,
Bu et, bu kemiğe can hürriyettir.
En büyük hürriyet Cumhuriyettir,
Demek şimdi sen bir cihan gibisin.
Ey ana toprağı, ey Anadolu,
Açıldı önünde terakki yolu.
Hamdolsun her yanın bereket dolu,
Cennette bir yeşil meydan gibisin.
Yeni bir ay ördün al bayrağına,
Girdin en sonunda irfan bağına,
Medeni hayatın nur ırmağına
Ezelden susamış ceylan gibisin.
SULARA DALAN GÖZLER
Gözlerim daldı gitti bir rüya denizine,
Sularda uzun uzun baktım ayın izine
Dedim: Yirmi yaşımın ay ışığı değil bu,
Hani başım düşerdi bir sevgili dizine.
Sular gene o sular, kıyı gene o kıyı,
Gene çamlar dinliyor uzaktan bir şarkıyı,
Ah artık görmüyorum eridi mi ne oldu?
İri yeşil gözlerde gördüğüm pırıltıyı!
ANADOLU AKŞAMI
Bir mektup parçası
Sevgilim, ne kadar hüzünlü bilsen
Bu ölgün akşamın ölgün bestesi,
Uzak tepelerden, dağlardan esen
Aşina olduğum rüzgarın sesi.
Gölgeler içinde ağaçlar yorgun,
Her tarafta yetim bir tevekkül var.
Sanki fısıldıyor Anadolu'nun
Uyuyan ruhuna ninniler rüzgar.
Sürüler iniyor karşı bayırdan,
Günün son ışığı vurmuş dereye.
Bir Muğla türküsü yükseldi kırdan:
"Ayşem, aygın baygın Ayşem, nereye?"
ŞADIRVANLAR
1
Musluklarında ince bir aheng-i şi'r-i şuh,
Mermer sütunlarında güvercinler ağlaşır,
Baygın cıvıldaşır,
Munis şırıltılarla akar musiki-i ruh.
2
Ra'şan ezanların uzanır aks-i nalişi,
Sessiz, boş avlularda küçük kumrular gezer
Durgun minareler
Dinler şırıltılardaki eş'ar-ı cuşişi.
3
Hulyalı servilerden uçar hasta bir reca,
Yorgun pırıldaşır, der-i mescidde hep sarı
Kandil ziyaları,
Abdest alır şadırvanların altında bir hoca ...
4
Musluklarında ince bir aheng-i şi ' r-i şuh,
Mermer sütunlarında güvercinler ağlaşır,
Baygın cıvıldaşır,
Munis şırıltılarla akar musiki-i ruh ..
Halit Fahri Ozansoy’un hem kitaplarında hem de dergi ve gazetelerde yayımlanan şiirlerinin toplam sayısı 607’dir ve toplam 11 şiir kitabı yayımlamış.
Halit Fahri Ozansoy’un en ünlü şiiri Aruza Veda’dır.
Halit Fahri Ozansoy’un ilk şiiri 1912 yılında Rübâb dergilerinde yayımlanan "Mâzideki Aşk İçin Sana" isimli şiirdir. İlk şiir kitabı ise yine 1912 yılında yayımlanan ve babasına ithaf ettiği “Rüya” isimli kitaptır.
Halit Fahri Ozansoy, şiire aruzla başlar ve uzun süre bu geleneksel aleti kullanmayı sürdürür. Ziya Gökalp ile tanışmasından sonra öteki beş hececiler gibi yavaş yavaş hece veznini kullanmaya başlar. Bunu bir konuşmasında “biz aruzdan heceye geçerken muhakkak ki milli bir dava güttük ve bu ‘Hecenin Beş Şairi’ diye tanınanlar arasında benim de bulunmama mühim bir amil olmuştur.’ diyerek bu değişimin arkasındaki düşünceyi açıklar.
Halit Fahri Ozansoy’un işlediği temalar yalnızlık duygusu, ölüm, tabiat, geçmişe özlem, aşk, akşam, gece gibi genel geçer tema ve konulardır. Onun özgün yanlarından biri daha çok Ara Nesil ve Servet-i Fünun şiir estetiğinde görülen küçük hassasiyetler, küçük şeyler ve bunların dünyasına ait gözlem ve izlenimleri sade bir dille nazma çekmesidir. An/ zaman ve buna bağlı durumların duygusu onun şiirinde önemli bir yer tutar. ( Ali İhsan Kolcu, 2019: 256)
Halit Fahri Ozansoy, şiirde tek bir türe bağlı kalmamış, birçok türü kullanmıştır.
Halit Fahri Ozansoy, Türk edebiyatında "Beş Hececiler" olarak adlandırılan edebi hareketin içinde anılan şairlerdendir. Halit Fahri Ozansoy ile beraber Beş Hececiler gurubuna dahil olduğu kabul edilen 4 şair aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy ilk şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmış, Ziya Gökalp ile tanıştıktan sonra hece ölçüsünü kullanmaya başlamış ve Hecenin Beş Şairi arasında anılmıştır. Halit Fahri Ozansoy, vezin ile ilgili “… şiirde vasıtadan başka bir şey değildir. Esas olan renk, ziya ve musikidir.” demiştir. Şairin 1921 yılında yayımladığı “Aruza Veda” başlıklı şiiri oldukça ünlüdür. Fakat bu şiirden sonra aruzu tamamen bırakmamış, hem hece hem de aruz kullanarak şiirler yazmıştır. Hece ölçüsüne tam anlamıyla yöneldiği eseri 1931 yılında yayımladığı "Balkonda Saatler" isimli eserdir. Halit Fahri Ozansoy, hece ölçüsüne yenilikler getirmeye çalışmış bir şairdir ve dönem dönem de serbest şiirler kaleme almıştır.
Halit Fahri Ozansoy, şiirlerinin 354 tanesini hece, 148 tanesini aruz, 105 tanesini de serbest vezinle kaleme almıştır. (Abdullah Acehan, Halit Fahri Ozansoy’un Vezin Çizgisi)
Halit Fahri Ozansoy, şiirlerinde tek bir kafiyeye bağlı kalmamış, birçok kafiye çeşidini kullanmıştır.
Halit Fahri Ozansoy’un şiirlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un iki romanı aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un dört anı kitabı aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un 7 tiyatro eseri aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un 27 adet çeviri eseri aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy, Milli Edebiyat dönemi yazarıdır.
Halit Fahri Ozansoy, sanat yaşamına Fecr-i Âtî akımının etkisi ile başlamış, Servet-i Fünun ve Nayiler’in sanat anlayışlarından etkilenmiş ve son olarak Milli Edebiyatta karar kılmıştır.
Halit Fahri Ozansoy, Milli Edebiyat Akımından etkilenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un etkilendiği isimlerden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy, hem kendi döneminde hem de vefatından sonra birçok yazar ve şairi etkilemiştir.
Halit Fahri Ozansoy, manzumelerinde işlediği konuların çeşitliliği ve niteliği bakımından diğer Beş Hececi şairlerden ayrılması, Aruza Veda başlıklı şiiri ve Baykuş isimli Darülbedayi’de sahnelenen ilk Türk tiyatro oyununu kaleme alması ile edebiyatımızda önemli bir yere sahip olmuştur.
Halit Fahri Ozansoy’un eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy, yazarlık dışında gazetecilik ve öğretmenlik yapmıştır. 1919 yılında Şair Nedim dergisini çıkarırmış ve Serveti Fünun dergisinde yazı işleri müdürlüğü yapmıştır. Halit Fahri Ozansoy, 1916 yılında öğretmen olma hakkını kazanmış ve Muğla Sultânîsi’nde edebiyat öğretmeni olarak göreve başlamıştır. Muğla'nın ardından Konya Sultânîsi, Vefa Sultânîsi, Kadıköy, Galatasaray, İnönü ve Atatürk Kız lisesi gibi okullarda öğretmenlik yapmıştır. 1956 yılında ise emekli olmuştur ve emekliliğinin ardından gazeteciliğe ağırlık vermiştir.
Halit Fahri Ozansoy, Ziya Gökalp’in siyasi görüşlerinden etkilenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy’un eserlerinden 20 alıntı aşağıda listelenmiştir.
Halit Fahri Ozansoy, baba tarafından Rusçuk, anne tarafından Kayserilidir.
Halit Fahri Ozansoy’un babası, Mehmed Fahri Paşa’dır. Fahri Paşa 1860 yılında İstanbul’da doğmuştur. Farsça ve Fransızca bilmektedir ve 1884 yılında Askerî Tıbbiye Okulu'ndan mezun olmuştu. Hekimlik ve öğretmenlik yapmıştır. Mehmed Fahri Paşa, İstanbul’un işgali üzerine üzüntüye kapılmış ve Bursa’da taşınmıştır. Bursa'da "Lokman Hekim" isimli halka hitap eden bir bir tıp gazetesi çıkarmıştır.
Mehmed Fahri Paşa, henüz tıp öğrencisi iken edebiyata ilgi duymuş ve şiir yazmaya başlamıştır. Fahri Paşa, tasavvufi içerikli Türkçe ve Farsça manzumeler yazmış, piyes tercümeleri yapmış ve tıp, tarih, tiyatro, şiir alanlarında birçok eser vermiştir. Katarak olan ve başarısız bir ameliyat sonrasında yedi yıl gözleri görmeyen Fahri Paşa, 72 yaşında yani 1932 yılında vefat etmiştir.
Halit Fahri Ozansoy, 13 Temmuz 1891 tarihinde Mehmed Fahri Paşa ve Zehra Hanım'ın çocukları olarak İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Yazara ailesinin verdiği isim Mehmet Halit'tir. Ziya Gökalp'in teyzesinin torunu ve Süleyman Nazif'in yeğenidir. Babası tarih, tiyatro ve şiir eserleri kaleme almış bir adamdır ve kültürlü bir ailede büyümüştür. Edebiyat zevkini ailesinden almıştır. Annesi Zehra Hanım'ı 7 yaşındayken kaybetmiştir. Çocukluğuna dair izlere hatıra türündeki eserleri üzerinden ulaşılabilmektedir.
Halit Fahri Ozansoy, eğitim hayatına Zeyrek ve Vefa semtlerindeki mahalle mekteplerinde başlamıştır. Sultanahmet’te bulunan Tefeyyüz Mektebi’ne devam eden şair Bakırköy Rüşdiyesi’nin ardından Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde yatılı olarak eğitim almıştır. Yatılı olarak kaldığı Galtasaray Lisesi’nde Türkçe öğretmeni olan Ali Kamil Bey’in dersleri Halit Fahri üzerinde etkili olmuştur. Bir süre hastalığı nedeniyle okuldan ayrılmak zorunda kalmış, Tevfik Fikret’in Galatasaray’da okul müdürü olduğu dönemde sağlığına kavuşarak eğitimine geri dönmüştür. İstanbul Dârülfünun’u Fransız Dili Şubesi’ne devam etmiş ve bu eğitimleri sonucunda edebiyat öğretmeni olarak çalışmaya başlamıştır.
Halit Fahri Ozansoy, şiir, tiyatro ve roman gibi farklı türde edebi eserler kaleme almış, şiire aruz ile başlayıp ardından hece ölçüsüne geçmiş, Servet-i Fünun, Fecr-i Ati, Nayiler ve Milli edebiyat gibi farklı sanat estetiklerinden etkilenmiş, Türk edebiyatına çevirileri ve yayımcılığı ile de katkıda bulunmuş bir yazardır.
Halit Fahri Ozansoy, 2 kez evlenmiştir. İlk evliliğini 1915 yılında Neyyire Hanım’la yapmıştır. İkinci evliliğini ise 1921 yılında Aliye Hanım ile yapmıştır.
Halit Fahri Ozansoy'un ilk evliliğinden Gavsi adında bir erkek çocuğu olmuştur. İkinci evliliğinden ise Güzin ve Melahat adında iki üvey kızı vardır.
Halit Fahri Ozansoy, 1971 yılında vefat ettiğinde 71 yaşındadır.
Halit Fahri Ozansoy, İstanbul’da vefat etmiştir ve İstanbul, Zincirlikuyu Mezarlığı L adası 117 numaraya defnedilmiştir.
Halit Fahri Ozansoy hakkında bilgi içeren kitaplardan bazıları aşağıda listelenmiştir.