Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
Faruk Nafiz Çamlıbel Kimdir: Hayatı ve Kişiliği
18.04.2022

Faruk Nafiz Çamlıbel Kimdir: Hayatı ve Kişiliği

Faruk Nafiz Çamlıbel (18 Mayıs 1898, İstanbul – 8 Kasım 1973, İstanbul), Hecenin Beş Şairi'nden biri olan ve şiir, roman, biyografi, okul temsilleri ve tiyatro türünde toplam 30'dan fazla eser yazan Türk şair, yazar, siyasetçi, öğretmen ve milletvekilidir. “Anayurt” adında haftalık sanat dergisi de çıkarmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel şiir yazmaya çocuk yaşta başlamıştır. İlk ve ortaöğrenimini Bakırköy Rüştiyesi ile Hadika-i Meşveret İdadisi’nde tamamlamıştır. En ünlü şiiri "Han Duvarları"dır. Faruk Nafiz Çamlıbel'in biyografisine bakıldığında farklı meslekler yaptığı görülmektedir. Kayseri Lisesi, Ankara Erkek Muallim Mektebi, Ankara Kız Lisesi, Vefa Lisesi, Kabataş Lisesi ve Amerikan Kız Koleji edebiyat öğretmenliklerinde bulunmuştur. İstanbul Milletvekili olarak da görev almış olan Faruk Nafiz Çamlıbel'in öğrencisi Behçet Kemal Çağlar ile birlikte 10. Yıl Marşı'nın sözlerini yazması yaşam özetinde önemli bir yere sahiptir.

Faruk Nafiz Çamlıbel, farklı türlerde eserler kaleme almış ve eserleri ile Türk edebiyatını etkilemeyi, okurların zihninde yer etmeyi başarmış bir yazardır. Faruk Nafiz, Akdeniz gezisi esnasında 8 Kasım 1973 tarihinde Samsun vapurunda vefat etmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Eserleri Nelerdir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in 30 adet eseri aşağıda listelenmiştir.

  • Şark’ın Sultanları
  • Han Duvarları
  • Yayla Kartalı
  • Numaralar
  • Bir Demette Beş Çiçek
  • Yangın
  • Kambur
  • Yıldız Yağmuru
  • Dinle Neyden
  • Gönülden Gönüle
  • Çoban Çeşmesi
  • Suda Halkalar
  • Bir Ömür Böyle Geçti
  • Elimle Seçtiklerim
  • Boğaziçi Şarkısı
  • Tatlı Sert
  • Akıncı Türküleri
  • Akarsu
  • Heyecan ve Sükûn
  • Zindan Duvarları
  • Zafer Türküsü
  • İlk Göz Ağrısı
  • Sevk-i Tabii
  • Canavar
  • Akın
  • Özyurt
  • Kahraman
  • Ateş
  • Dev Aynası
  • Tevfik Fikret: Hayatı ve Eserleri

Faruk Nafiz Çamlıbel'in İlk Eseri Nedir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in ilk kitabı 1918 yılında yayımlanan “Şarkın Sultanları" isimli şiir kitabıdır.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Kaç Tane Eseri Vardır?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in 30’dan fazla eseri vardır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri

Faruk Nafiz Çamlıbel’in 100 adet şiiri aşağıda listelenmiştir.

  • Han Duvarları
  • Kızıl Saçlar
  • At
  • Taç Giyen Millet
  • Fatih'e Kaside
  • Mehmetçik'e Kaside
  • Sofra
  • Ebediyyet Yolunda
  • Yeşil Köşe
  • Denizle Konuşan Adam
  • Sina'ya İnen Nur
  • Yağmur Duası
  • Deniz Hasreti
  • Şair
  • Bahara Kaside
  • Lale Devri
  • Gülistan
  • Vahdet-i Vücut
  • Eller
  • Şaraba Kaside
  • Hamd ü Sena
  • Ölmeyen Faniler
  • Davet
  • Çiçekten Adalar
  • Kış Bahçeleri
  • Şark'ın Sultanları
  • Gurbet
  • Gazel
  • Heyecan ve Sükun
  • Yolcu
  • Firari
  • Senden Dönüş
  • Has Bahçe
  • Melekü'l Mevt
  • Hüsn ü Aşk
  • Son Beklediğim
  • Ruhun Ölümü
  • Yassıada
  • Karınca Kadarınca
  • Genç Osman
  • Ölümsüz
  • Yıldırım ve Timur
  • Bizim Kitap
  • Hayale Hasret
  • Kılıç ve Kalem
  • Leventler
  • Neşe
  • Son Kitap
  • Serdengeçtiler
  • Sonsuz Rüzgar
  • Niyaz
  • Postacı
  • Ay Dante
  • Van Gogh
  • Bezm-i Cem
  • Ölümle Kalım Arasında
  • Ana Dili
  • Benimle Yürüyene
  • Okuyanlara
  • Şairin Ölümü
  • Dün Bir Kadın Ağladı
  • Onlar
  • Sefillerin Ölümü
  • Hayat
  • Bugün Yoldan Geçenler
  • Garipler
  • Yıldızdağı
  • Tek Fabrika ve Yeni Dünya
  • Bizim Memleket
  • Mağara
  • Yolcu ile Arabacı
  • Memleket Türküleri
  • Gökten Düşenler
  • Karacaahmet
  • İlkbahar Güneşi
  • Yaz Güneşi
  • Sonbahar Güneşi
  • Kış Güneşi
  • Görmeden Taptığım
  • Put
  • Suyun Üstünde Mısralar
  • Kız Hüseyni Vurdular
  • Allahaısmarladık
  • Erzincan Yolunda
  • Ahmedin Müjdesi
  • Çoban Çeşmesi
  • Denizden Beklediğim
  • Annesiz Ölü
  • Kendim İçin
  • Aya Manzumeler
  • Filistin'den Geçerken
  • Ne Kaldı?
  • Bağ Bozumu
  • Dinle Neyden
  • Geç Kalan Bahar
  • Ruhumda Kış, Yaz
  • Harabat Şairi
  • Bir Genç Kıza Mersiye
  • Gönül Hastası
  • Kanlı Nigar

Faruk Nafiz Çamlıbel’e ait en ünlü beş şiir aşağıda verilmiştir.

HAN DUVARLARI

Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,

Bir dakika araba yerinde durakladı.

Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,

Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar…

Gidiyordum, gurbeti gönlümde duya duya,

Ulukışla yolundan Orta Anadolu’ya.

İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!

Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,

Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı…

Arkada zincirlenen yüksek Toros dağları,

Önde uzun bir kışın soldurduğu etekler,

Sonra dönen, dönerken inleyen tekerlekler…

Ellerim takılırken rüzgârların saçına

Asıldı arabamız bir dağın yamacına.

Her tarafta yükseklik, her tarafta ıssızlık,

Yalnız arabacının dudağında bir ıslık!

Bu ıslıkla uzayan, dönen, kıvrılan yollar,

Uykuya varmış gibi görünen yılan yollar

Başını kaldırarak boşluğu dinliyordu,

Gökler bulutlanıyor, rüzgâr serinliyordu.

Serpilmeye başladı bir yağmur ince ince,

Son yokuş noktasından düzlüğe çevrilince.

Nihayetsiz bir ova ağarttı benzimizi,

Yollar bir şerit gibi ufka bağladı bizi.

Gurbet beni muttasıl çekiyordu kendine,

Yol, hep yol, daima yol… Bitmiyor düzlük yine.

Ne civarda bir köy var, ne bir evin hayali,

Sonun ademdir diyor insana yolun hali.

Arasıra geçiyor bir atlı, iki yayan,

Bozuk düzen taşların üstünde tıkırdayan

Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor,

Uzun yollar bu sesten silkinerek yatıyor…

Kendimi kaptırarak tekerleğin sesine

Uzanmışım, kalmışım yaylının şiltesine.

Bir sarsıntı... Uyandım uzun süren uykudan;   

Geçiyordu araba yola benzer bir sudan.

Karşıda hisar gibi Niğde yükseliyordu,   

Sağ taraftan çıngırak sesleri geliyordu:

Ağır ağır önümden geçti deve kervanı,   

Bir kenarda göründü beldenin viran hanı.   

Alaca bir karanlık sarmadayken her yeri   

Atlarımız çözüldü, girdik handan içeri.

Bir deva bulmak için bağrındaki yaraya   

Toplanmıştı garipler şimdi kervansaraya.    

Bir noktada birleşmiş vatanın dört bucağı,

Gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı.

Bir pırıltı gördü mü gözler hemen dalıyor,   

Göğüsler çekilerek nefesler daralıyor.

Şişesi is bağlamış bir lambanın ışığı   

Her yüzü çiziyordu bir hüzün kırışığı.

Gitgide birer ayet gibi derinleştiler   

Yüzlerdeki çizgiler, gözlerdeki çizgiler...   

Yatağımın yanında esmer bir duvar vardı,   

Üstünde yazılarla hatlar karışmışlardı;   

Fani bir iz bırakmış burda yatmışsa kimler,   

Aygın baygın maniler, açık saçık resimler...   

Uykuya varmak için bu hazin günde, erken,   

Kapanmayan gözlerim duvarlarda gezerken   

Birdenbire kıpkızıl birkaç satırla yandı;   

Bu dört mısra değil, sanki dört damla kandı.

Ben garip çizgilere uğraşırken başbaşa   

Raslamıştım duvarda bir şair arkadaşa;   

"On yıl var ayrıyım Kınadağı'ndan   

Baba ocağından yar kucağından   

Bir çiçek dermeden sevgi bağından   

Huduttan hududa atılmışım ben"   

Altında da bir tarih: Sekiz mart otuz yedi...

ÇOBAN ÇEŞMESİ

Derinden derine ırmaklar ağlar,   

Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,   

Ey suyun sesinden anlıyan bağlar,   

Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi.   

       

"Göynünü Şirin'in aşkı sarınca   

Yol almış hayatın ufuklarınca,   

O hızla dağları Ferhat yarınca   

Başlamış akmağa çoban çeşmesi..."   

       

O zaman başından aşkındı derdi,   

Mermeri oyardı, taşı delerdi.   

Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.   

Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi.   

       

Vefasız Aslı'ya yol gösteren bu,   

Kerem'in sazına cevap veren bu,   

Kuruyan gözlere yaş gönderen bu...   

Sızmadı toprağa çoban çeşmesi.   

       

Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda,   

Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda,       

Ateşten kızaran bir gül arar da,

Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi,   

       

Ne şair yaş döker, ne aşık ağlar,   

Tarihe karıştı eski sevdalar.   

Beyhude seslenir, beyhude çağlar,   

Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi...

ALİ

Namluya dayanır yola dalarsın

Duruşun bakışın yaman be Ali

Boşuna tetiği ne kurcalarsın

Var daha ateşe zaman be Ali

Yıllanmış bir çınar pusuluk yerin

Neredeyse gelecek beklediklerin

Var iki atımlık canı kederin

Desene işleri duman be Ali

O'nu sen büyüt de söğüt boyunca

Kendini ellere versin o gonca

Sözüne kanmadın bunu duyunca

Gönlündü gözünü yuman be Ali

Geldiler beklenen çiftler ormana

Duruyor iki genç ne hoş yanyana

Bir kurşun kadına bir de çobana

Çınlasın yıllarca orman be Ali

Görünce uzanmış yar kucağına

Boynunu dolamış zülfü bağına

Kurşunu kahpeye atacağına

Kendine çevirdin aman be Ali  

ANNE

Uyusun da büyüsün

Derdin büyüdüm anne

Bana o ak sütünden

Verdin büyüdüm anne

Uykuma yıldızları

Serdin büyüdüm anne

Anne güzelliğine

Erdin, büyüdüm anne

ÇANAKKALE DESTANI

Yaşamaz ölümü göze almayan.

Zafer, göz yummadan koşana gider.

Bayrağa kanının alı çalmayan,

Gözyaşı boşana boşana gider!

Kazanmak istersen sen de zaferi

Gürleyen sesinle doldur gökleri

Zafer dedikleri kahraman peri

Susandan kaçar da coşana gider.

Bu yolda herkes bir ey delikanlı

Diriler şerefli ölüler şanlı

Yurt için döğüşen başı dumanlı

Her zaman bu şandan, o şana gider

Faruk Nafiz Çamlıbel Kaç Tane Şiir Yazmıştır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, 280’den fazla şiir yazmıştır. Mizah yazarlığı yönü de bulunan Faruk Nafiz Çamlıbel’in çeşitli dergilerde 800'den fazla mizahi şiiri yayımlanmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel En İyi Şiiri Hangisidir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in en ünlü şiiri “Han Duvarları”dır.

Faruk Nafiz Çamlıbel İlk Şiiri Hangisidir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in ilk şiiri “Çocuk Dünyası” isimli dergide 1914 yılında yayımlanan "Saat" isimli şiirdir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirlerinin Özellikleri Nelerdir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in şiirlerini Behçet Necatigil, Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü” eserinde “Şiire 1. Dünya Savaşı yıllarında aruzla başladı. Heceyle ilk şiirleri de gene 1918-1921 yılları dergilerinde çıktı. Hecenin Beş Şairi’nden biri bilindikten sonra da zaman zaman aruzla yazdı. Hele son şiirleri hep aruzladır. Her iki vezni de ustalıkla kullandı. Duygu ve düşünceyi bir arada yürüten romantik ve realist konu ve hayatları işleyen şiirleriyle kendisine yaygın bir ün sağladı.” sözleriyle anlatmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel, Yahya Kemal’i aruzda üstat kabul etmiştir. Yahya Kemal de Faruk Nafiz’in şiirini kaleme aldığı "Bir lübbüdür cihanda elezz-i lezâizin / Her mısra-ı güzîdesi Fârûk Nâfiz’in" mısrası ile takdir etmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri Hangi Türdedir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, ilk dönem şiirlerinde gazel, serbest müstezat, sone ve mesnevi nazım türlerini kullanmıştır. Memleket edebiyatı döneminde ise koşma, türkü ve mani gibi halk edebiyatı nazım türlerini kullanmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Şiir Anlayışı Nedir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, Türk edebiyatında “Beş Hececiler” olarak bilinen Hecenin Beş Şairi’nden biridir. Beş Hececiler, 1. Meşrutiyet’ten sonra hece vezniyle ve halkın konuştuğu dille şiir yazan beş şairin oluşturduğu edebiyat gurubudur. Şiir anlayışlarında Ziya Gökalp’in etkisi görülmektedir. Şiir dışında farklı edebi türlerde de eser vermiş, hece veznini tiyatro eserlerinde de kullanmışlardır. Eserlerinde yaygın olarak 11’li heceyi ve koşma nazım biçimini kullanmış; kahramanlık, ölüm, aşk, kadın, hasret, ayrılık, kıskançlık, tabiat görüntüleri, inanma ihtiyacı, hatıralar, yalnızlık ve vatan konularını işlemişlerdir. Faruk Nafiz Çamlıbel ile birlikte Beş Hececiler şiir gurubunu oluşturan 4 şair aşağıda listelenmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirlerinde Hangi Ölçüyü Kullanmıştır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, şiirinde tek bir ölçüye sadık kalmamış, hem aruz hem de hece ölçüsünü kullanmıştır. Faruk Nafiz Çamlıbel'in "Şarkın Sultanları", "Dinle Neyden", "Gönülden Gönüle" ve "Suda Halkalar" isimli şiir kitapları aruz vezni ile yazdığı şiirleri içermektedir. 1922 yılına kadar aruzla şiir yazan Faruk Nafiz Çamlıbel, 1922 yılından sonra hece vezniyle şiirler yazmaya başlamıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirlerinde Hangi Kafiyeyi Kullanmıştır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, şiirlerinde tek bir kafiye türüne bağlı kalmamış, tam, tunç ve zengin kafiyeyi kullanmıştır. Şiirlerinde ahenk unsuru olarak redife de yer vermiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri Nerelerde Yayımlanmıştır?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in şiirlerinin yayımlandığı gazete ve dergilerden bazıları aşağıda listelenmiştir.

  • İleri Gazetesi
  • Peyâm Dergisi
  • Edebiyât-ı Umûmiyye Dergisi
  • Yeni Mecmua Dergisi
  • Ümid Dergisi
  • Şâir Dergisi
  • Büyük Mecmua Dergisi
  • Nedim Dergisi
  • Yarın Dergisi
  • Güneş Dergisi
  • Tavus Dergisi
  • Hayat Dergisi
  • Yedigün Dergisi
  • Akbaba Dergisi
  • Karikatür Dergisi
  • Servet-i Fünûn
  • Fağfûr Dergisi
  • Süs Dergisi
  • Yıldız Dergisi

Faruk Nafiz Çamlıbel Tiyatro Oyunları

Faruk Nafiz Çamlıbel’in 9 adet tiyatro oyunu aşağıda listelenmiştir.

  • İlk Göz Ağrısı
  • Sevk-i Tabii
  • Canavar
  • Akın
  • Özyurt
  • Kahraman
  • Ateş
  • Dev Aynası
  • Yayla Kartalı

Faruk Nafiz Çamlıbel Okul Temsilleri

Faruk Nafiz Çamlıbel’in 4 adet okul temsili aşağıda listelenmiştir.

  • Numaralar
  • Bir Demette Beş Çiçek
  • Yangın
  • Kambur

Faruk Nafiz Çamlıbel Romanları

Faruk Nafiz Çamlıbel’in tek romanı “Yıldız Yağmuru” isimli eseridir. Yıldız Yağmuru kitabı, Faruk Nafiz Çamlıbel’in yaşamından ve Anadolu duyarlılığından izler taşımaktadır. Romanda bir şirketin genel sekreteri olan ve çok kazanma arzusu ve makam hırsıyla hareket eden, zevk ve eğlenceye düşkün Ahmet Ziya’nın yaşamının bir bölümü anlatılmaktadır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Onuncu Yıl Marşı

Faruk Nafiz Çamlıbel, 10. Yıl Marşı'nın söz yazarlarından biridir. Giresun Mebusu Hakkı Tarık Bey ile dört arkadaşı, Cumhuriyet’in ilk on yılının yıl dönümünün kutlanması yönünde bir kanun teklifi vermişlerdir. Bu teklif kabul edilmiştir. Komisyon, bayrama daha büyük bir coşku ve anlam katacak bir marş hazırlanmasını talep etmiştir. Faruk Nafiz Çamlıbel, Kayseri Lisesi’nden öğrencisi Behçet Kemal Çağlar ile birlikte "Onuncu Yıl Marşı"nı yazmış, marş Cemal Reşit Rey tarafından 1933 senesinde bestelenmiştir. Bu marş 29 Ekim 1923 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 10. yıl kutlamaları için düzenlenen yarışmayı kazanmıştır. 10. Yıl Marşı’nın bir bölümü aşağıda verilmiştir.

"Çıktık açık alınla on yılda her savaştan;

On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan;

Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan,

Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan.

Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!

Bir hızda kötülüğü, geriliği boğarız,

Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız..."

Faruk Nafiz Çamlıbel Hangi Dönem Yazarıdır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, Cumhuriyet dönemi yazarıdır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Sanat Anlayışı Nedir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, “sanat toplum içindir” anlayışını benimsemiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Hangi Edebi Akımdan Etkilenmiştir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, milli edebiyat akımından etkilenmiştir. Milli edebiyat akımı, 1911 yılında Ziya Gökalp, Ali Canip Yöntem ve Ömer Seyfettin'in "Genç Kalemler" dergisinde savundukları "Yeni Lisan Hareketi" ile başlamıştır. 2. Meşrutiyet ve Cumhuriyet’in ilk seneleri arasında faaliyet gösteren bir akımdır. Dilde sadeleşme, şiirde hece vezni kullanma, eserlerde halkın sorunları ve yerli yaşam konularına değinme, Doğu ve Batı taklitçiliğinden kurtulmayı hedeflemişlerdir. Türk kültürü ve tarihini keşfedilmeyi bekleyen bir hazine gibi gören milli edebiyat akımının temsilcilerinden bazıları aşağıda listelenmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Kimlerden Etkilenmiştir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in etkilendiği kişiler aşağıda listelenmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Kimleri Etkilemiştir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, bütün iyi şairler gibi hem kendi döneminde hem de kendinden sonraki dönemde şiir yazan birçok şairi etkilemiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Edebiyat İçin Önemi Nedir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, Behçet Kemal Çağlar ile birlikte 10. Yıl Marşı'nın sözlerini yazması, Beş Hececi şairlerden biri olması, Han Duvarları ve Çoban Çeşmesi gibi şiirleri ile edebiyatımızda yeni akımlar oluşmasına öncülük etmesiyle Türk şiirinde önemli bir yere sahip olmuştur.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Eserleri Nerelerde Yayımlanmıştır?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in eserleri günümüzde Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanmaktadır. Faruk Nafiz’in eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergilerden bazıları aşağıda listelenmiştir.

  • İleri Gazetesi
  • Peyâm Dergisi
  • Edebiyât-ı Umûmiyye Dergisi
  • Yeni Mecmua Dergisi
  • Ümid Dergisi
  • Şâir Dergisi
  • Büyük Mecmua Dergisi
  • Nedim Dergisi
  • Yarın Dergisi
  • Güneş Dergisi
  • Tavus Dergisi
  • Hayat Dergisi
  • Yedigün Dergisi
  • Akbaba Dergisi
  • Karikatür Dergisi
  • Servet-i Fünûn
  • Fağfûr Dergisi
  • Süs Dergisi
  • Yıldız Dergisi

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Siyasi Görüşleri

Faruk Nafiz Çamlıbel, TBMM’de 8, 9, 10 ve 11. Dönem İstanbul Milletvekilliği yapmıştır. Anadolu’yu, Anadolu kültürünü, milli ve manevi değerleri önemseyen bir yaşam görüşüne sahip olan şair, görüşlerini eserlerinde dile getirmekten çekinmemiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Siyasi Hayatı

Faruk Nafiz Çamlıbel, politikaya1946 yılında atılmıştır ve Demokrat Parti’den İstanbul milletvekili seçilmiştir Milletvekilliği, 27 Mayıs 1960 İhtilali’ne kadar sürmüştür. İhtilalde diğer Demokrat Parti milletvekilleri ile birlikte tutuklanmış ve Yassıada’da kalmış, ardından Celal Bayar ve diğer Demokrat Parti milletvekilleri ile birlikte Kayseri Kapalı Cezaevi'nde tutuklu kalmıştır. Aklanması 16 ay süren Faruk Nafiz bir daha politikaya girmemiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Belgeseli

Faruk Nafiz Çamlıbel’in hayatını konu edinen belgesel ve programlara internet üzerinden ulaşmak mümkündür. İnternet üzerinden ulaşılabilecek belgesel ve programlardan bazıları aşağıda listelenmiştir.

  • TRT Arşiv, Faruk Nafiz Çamlıbel
  • Kabataş Erkek Lisesi Youtube Kanalı, Bir Ömür Böyle Geçti-Faruk Nafiz Çamlıbel

Faruk Nafiz Çamlıbel Sözleri

Faruk Nafiz Çamlıbel’in sözlerinden 20 tanesi aşağıda listelenmiştir.

  • "Sakın bir söz söyleme…Yüzüme bakma sakın/ Sesini duyan olur, sana göz koyan olur/ Düşmanımdır seni kim bulursa cana yakın/ Anan bile okşarsa benim bağrım kan olur…"
  • "Yaşadın beş sene gönlümde, misafir demedim/ Bu firar aklına nerden, ne zaman esti senin?"
  • "Senin için kandiller tutuştu kendisinden/ Resmine sürme çektim kandillerin isinden/ Saksıda incilendi yapraklar senin için/ Söylendi gelmez diye uzaklar senin için..."
  • "Bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna/ Buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz"
  • "Bir bakış, bir aşığa neler anlatır/ Bir bakış, bir aşığı saatlerce ağlatır/ Bir bakış, bir aşığı aşkından emin eder/ Seven insanlar daima gözleriyle yemin eder."
  • "Anlattı erenler: Bir bahar değil/ Aşıkın ömründe bin bahar varmış/ Hicranla ağaran bu saçlar değil/ Sevgisiz kalan kalp ihtiyarlarmış…"
  • "Onlar dönecektir yine gittikleri yerden/ Onlarla giden günlerimiz dönmeyecektir."
  • "Bir günde doğup can veren altın kelebekler/ Bizden daha genç bir şair öldü diyecekler!"
  • "Başka sanat bilmeyiz karşımızda dururken/ Yazılmamış bir destan gibi Anadolumuz/ Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken/ Sana uğurlar olsun… ayrılıyor yolumuz"
  • "Gurbet ademden kara, hasret ölümden acı."
  • "Senin bir deniz kadar güzel gözlerin varsa, benim gözyaşlarım var!"
  • "Sevda başımda ateş, gurbet içimde düğüm/ Yangından çıkan eşya gibi kırık, döküğüm."
  • "Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek/ Bizim diyarımızda bin bir baharı saklar!"
  • "Dehâlar ölse de mısralar ihtiyarlamaz..."
  • "Acı bir zehr akınca kalbimize/ Seni mehtaba sorduk ağlayarak."
  • "Bir köprü kurup, zulmetin ardında, seherle/ Bildim gülüp eğlenmeyi ömrümce kederle."
  • "Her yılım bitmemiş bir şi’re benzer/ Her günüm yarıda kalan bir cümle."
  • "Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın/ Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git/ Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın/ Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!"
  • "Gözüm açıldı, gördüm, senden başka ne varmış/ Gönüllerde sevgiden gayrı neler yaşarmış?"
  • "Elbet gelecek, gelmedi, bir beklediğim var!"

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Aldığı Ödüller

Faruk Nafiz Çamlıbel'in almış olduğu ödüller bilinmemektedir.

Faruk Nafiz Çamlıbel Müzesi

Faruk Nafiz Çamlıbel'in müzesi öğretmenlik yaptığı Kabataş Lisesinde açılmıştır. 2005 yılında açılan müzede Faruk Nafiz'in kızı Yeliz Belgin ve damadı Fahrettin Belgin tarafından bağışlanan yazarın yayımlanan kitapları, fotoğrafları, gözlük ve yazı masası gibi kişisel eşyaları yer almaktadır.  

Faruk Nafiz Çamlıbel Nerelidir?

Faruk Nafiz Çamlıbel İstanbul’da doğmuştur fakat baba tarafından Trabzonludur. Anne tarafından nereli olduğu bilinmemektedir.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Babası Kimdir?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in babası Hazine-i Hassa başmüfettişi Süleyman Nâfiz Bey'dir. Süleyman Nâfiz Bey, aslen Trabzonlu bir aileye mensuptur. Fatma Ruhiye Hanım ile evlenmiştir. Yaşamı hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Çocukluğu Nasıldır?

Faruk Nafiz Çamlıbel’in çocukluğu hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.  

Faruk Nafiz Çamlıbel Eğitim Hayatı Nasıldır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, İlk ve orta öğrenimini Bakırköy Rüşdiyesi ile Hadîka-i Meşveret İdâdîsi’nde tamamlamıştır. Bir süre tıp öğrenimi görmüş fakat dördüncü sınıfta okuldan ayrılmış ve iş yaşamına atılmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Nasıl Bir Yazardır?

Faruk Nafiz Çamlıbel, “Hecenin Beş Şairi”nden biridir ve şiir, tiyatro, roman, biyografi, okul temsilleri yazmış çok yönlü bir yazardır. İlk şiirleri, içerik ve üslup bakımından Servet-i Fünun ile Fecr-i Ati şiirinin izlerini taşımaktadır. 1922 yılından sonra ise yazarlığında yeni bir döneme girmiş, topluma yönelik eserler kaleme almaya başlamıştır. Sanat anlayışını, "Sanat" başlıklı şiirinde "Başka sanat bilmeyiz, karşımızda dururken /Söylenmemiş bir masal gibi Anadolumuz." sözleriyle anlatmıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel’in mizah yazarlığı yönü de bulunmaktadır. "Akbaba", "Karikatür" ve "Mizah" gibi çeşitli dergilerde 800'den fazla mizahi şiiri yayımlanmıştır. Faruk Nafiz, bu şiirlerini Çamlıviran, Çamdeviren, Akıllı Ozan, Deli Ozan gibi takma isimlere kaleme almış ve memleket meseleleri, siyasi çekişmeler ve dil konularını işlemiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel, şiirleri bestelenen şairlerden biridir. Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Ah Eden Kimdir” diye başlayan şiiri Türk müziğinde en çok bestelenen güftelerden biridir. Faruk Nafiz’in bu besteler içinde en çok sevdiği ise  “Kıskanç” şiirinden bestelenen “İntizar”dır. Faruk Nafiz Çamlıbel’in bestelenen şiirlerinden bazıları ve bu besteleri seslendiren isimler aşağıda listelenmiştir.

  • "Kıskanç", Zeki Müren ve Neşe Karaböcek ve Muazzez Ersoy
  • "Yolcu ile Arabacı", Suat Sayın
  • "Ali", Sezen Aksu ve Ceylan Ertem
  • "Çoban Çeşmesi", Mustafa Yıldızdoğan ve Timur Selçuk ve İsmet Nedim ve Uğur Işılak
  • "Bizim Memleket", Mustafa Yıldızdoğan
  • "Ölümü Hatırlatan Kadın", Timur Selçuk
  • "Son Aşık", Timur Selçuk ve Nilüfer
  • "İnme", Timur Selçuk
  • "Sen Nerdesin?", Timur Selçuk ve Erol Evgin
  • "Şarkı", Teoman Volkan ve Alaaddin Yavaşça ve Arif Sami Toker (Ah Eden Kim Bu Saat Kuytuda? ismi ile)
  • "Gülistan", Hasan Eylen
  • "Keklik", Sabite Tur Gülerman
  • "Bahar Türküsü", Nermin Demirçay
  • "Yarım Kalmış Mısralar", Cemile Karabulut
  • "Koşma", Hilal Çelebi ve Kerim Sezer (Kirpiğine Sürme Çek Kına Yak Parmağına ve Efenin Kızına isimleriyle)
  • "Rubaî: Yaraşır", Çiğdem Yarkın
  • "Gönül", Vedat Kaptan Yurdakul ve Münir Nurettin Selçuk
  • "Dörtlük", Gönül Yazar, Emel Sayın (Artık Bu Solan Bahçede ve Artık Bu Solan Bahçede Bülbüllere yer Yok isimleriyle)
  • "Han Duvarları", Mustafa Yıldızdoğan

Faruk Nafiz Çamlıbel Evlendi Mi?

Faruk Nafiz Çamlıbel, 1931 yılında Ankara Kız Lisesi’nde coğrafya öğretmenliği yapan Azize Hanım ile evlenmiştir.

Faruk Nafiz Çamlıbel'in Çocukları

Faruk Nafiz Çamlıbel’in Yeliz Çamlıbel ve İsmet Çamlıbel adında iki çocuğu vardır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Kaç Yaşında Vefat Etti?

Faruk Nafiz Çamlıbel, 1973 yılında vefat ettiğinde 75 yaşındadır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Mezarı Nerededir?

Faruk Nafiz Çamlıbel, bir vapur seyahatindeyken Fethiye yakınlarında kalp yetmezliği nedeniyle vefat etmiştir ve mezarı Zincirlikuyu Mezarlığı’ndadır.

Faruk Nafiz Çamlıbel Hakkındaki Kitaplar

Faruk Nafiz Çamlıbel hakkındaki kitaplar aşağıda listelenmiştir.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.