Falih Rıfkı Atay (26 Aralık 1894, İstanbul - 20 Mart 1971, İstanbul); anı, gezi yazısı, fıkra, inceleme ve monografi gibi türlerde toplam 30'dan fazla eser yazmış Türk yazar, gazeteci ve siyasetçidir. Şiir yazmaya ilgi duyduğu ilk gençlik yıllarında Tabişgahi Lâhuti imzasıyla şiirler de yayımlamıştır.
Atay’ın biyografisi incelendiğinde çocukluğunun Osmanlı İmparatorluğu’nun farklı alanlarda birçok sıkıntı yaşadığı bir döneme denk geldiği görülmektedir. Eğitim hayatına Sıbyan Mektebi’nde başlamış, ardından Kovacılar'daki Rehber-i Tahsil Rüştiyesi’ne devam etmiştir. Rüştiyeyi bitirdikten sonra döneminin en seçkin okullarından Mercan İdadisi’ne devam etmiştir. Falih Rıfkı, bu dönemde edebi gelişmeleri ve tartışmaları takip etmiş, kendi şiir ve düzyazılarını kaleme almaya başlamıştır. 1909 yılında Dârülfünun Edebiyat Fakültesi’ne girmiş ve bu okulu bitirmiştir.
Falih Rıfkı, bir dönem Bâbıâli Mektûbî Kalemi’nde kâtiplik yapmış, Dâhiliye Nezâreti Hususi Kalemi'nde müdür muavini olarak çalışmıştır. 1. Dünya Savaşı'nda Dördüncü Ordu Kumandanı Cemal Paşa’nın özel kâtipliğini yapmıştır. Yazarın kariyerinde gazeteciliğin önemli bir yeri vardır. Gazeteler kurmuş, yönetmiş ve başyazarlık yapmıştır. Atay; Cumhuriyetin, inkılapların ve Kemalizm’in en tutkulu destekçilerindendir. Bolu ve Ankara milletvekili olmuştur.
Falih Rıfkı Atay, İstiklal Madalyası sahibi bir yazardır. Türk dilini zenginleştirmek için çaba göstermiş, Latin harflerine geçişi sağlayan Dil Encümeni'nde çalışmıştır. Özellikle seyahat ve hâtıra türündeki eserleriyle ön plana çıkmıştır Kitaplarında kullandığı dil ve anlatım biçimiyle Türk edebiyatına yeni açılımlar kazandırmıştır. Kitapları, Remzi Kitabevi, Tekin Yayınevi ve Pozitif Yayınları gibi birçok yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Yaşam özeti başarılarla dolu olan Falih Rıfkı, siyasi ve edebi hayatı boyunca hürriyet fikirlerini azim ve cesaretle savunduğu için 25 Mayıs 1959 tarihinde Fransız Hükümeti’ni temsilen Başkonsolos Guy Monod tarafından, Legion d’Honneur nişanıyla onurlandırılmıştır.
Falih Rıfkı Atay’ın 38 eseri aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay’ın ilk kitabı "Ateş ve Güneş"tir.
Falih Rıfkı Atay’ın 30’dan fazla yayımlanmış eseri vardır.
Falih Rıfkı Atay’ın anı türündeki 9 eseri aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay’ın gezi yazısı türünde 10 eseri aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay’ın fıkra türündeki 7 eseri aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay’ın biyografi-inceleme türündeki 3 eseri aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay’ın monografi türündeki eseri “Babanız Atatürk”dür. Yazar, kitabın adını şu sözlerle açıklamıştır: "Eğer Atatürk, milletinin ve ordularının başında Anadolu savaşlarını kazanmasa idi, bu dünyada vatansız ve hürriyetsiz kalırdınız. Asıl öksüzlük budur. Onun için kitaba Babanız Atatürk adını koydum...." Kitapta, Atatürk'ün hayatı, kişiliği ve Atatürkçülüğün ne olduğu anlatılmaktadır. Sade bir dille kaleme alınmıştır.
Falih Rıfkı Atay’ın diğer eserlerinden 3’ü aşağıda listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay, Cumhuriyet Dönemi yazarıdır.
Falih Rıfkı Atay, sanat toplum içindir anlayışını benimsemiştir.
Falih Rıfkı Atay, Türkçülük ve Türkçecilik akımından etkilenmiştir.
Falih Rıfkı Atay, İbrahim Şinasive Namık Kemal’den etkilenmiştir.
Falih Rıfkı Atay, inandığı fikirleri etkili bir şekilde dile getiren ve Kemalizm’e yürekten bağlı bir yazardır. Yaşadığı dönemde ve sonrasında yazıları, fikirleri ve duruşuyla birçok kişiyi etkilemiştir.
Falih Rıfkı Atay; gezi, anı, makale ve sohbet türlerinde birçok kitap yazmıştır ve özellikle seyahat ve hâtıra türündeki eserleriyle ön plana çıkmıştır. Türkçe'nin gelişmesi için önemli çalışmalar yapmıştır. Cumhuriyet Dönemi seyahat edebiyatının en başarılı yazarı kabul edilmektedir. Seyahat edebiyatına fikir ve yöntem bakımından yenilikler getirmiştir. Atatürk'e ve Türk Devrimi'ne yürekten inanan, Türk basın tarihinin en önemli başyazarlarındandır.
Falih Rıfkı Atay’ın kitapları, Remzi Kitabevi, Tekin Yayınevi ve Pozitif Yayınları gibi birçok yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Atay’ın yazılarının yayımlandığı gazete ve dergilerin bir kısmı aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay, bir dönem Bâbıâli Mektûbî Kalemi’nde kâtiplik yapmıştır. Dâhiliye Nezâreti Hususi Kalemi'nde müdür muavini olarak çalışmıştır. 1. Dünya Savaşı'nda yedek subay olarak Suriye cephesine gitmiş ve burada Dördüncü Ordu Kumandanı Cemal Paşa’nın özel kâtipliğini yapmıştır. İstanbul'a döndükten sonra da Kalem-i Mahsus müdür muavinliğine tayin edilen Atay; Heybeliada Çarkçı Mektebi’nde edebiyat öğretmenliği de yapmıştır.
Falih Rıfkı Atay'ın kariyerinde gazeteciliğin önemli bir yeri vardır. Kendisi gibi gazetecilik ve siyasetle ilgilenen Ali Naci Karacan, Necmeddin Sadak ve Kâzım Şinasi ile beraber 20 Mart 1918 tarihinde Akşam gazetesini kurmuştur. Dünya gazetesini yönetmiştir. Milletvekilliği de yapan Atay, her zaman siyasetle ilgilenmiştir.
Falih Rıfkı Atay’ın yaşamında gazetecilik önemli bir yere sahiptir. Yazar gazeteciliğe ilk adımı 1912 yılında "Tanin" gazetesine yolladığı "İttihat - ve - Terakki Evlatlarına" başlıklı yazısıyla atmıştır. Bu yazısını takiben aynı gazetede “İstanbul Mektupları” başlığı altında yazılar yazmıştır. Yazılarında sade bir dille kendi fikirlerini dile getirmiştir. Yine “Tanin” gazetesinde “Edirne Mektupları” başlıklı yazılar da yayımlamıştır. Bu yazılarında Trakya bölgesinde yaşanan olumsuzluklardan bahsetmiştir.
Falih Rıfkı Atay, 20 Mart 1918 tarihinde Ali Naci Karacan, Necmeddin Sadak ve Kâzım Şinasi ile beraber Akşam gazetesini kurmuştur. Bu gazetede "Günün Fıkraları" başlığı altında yazılar yazmıştır. Milli Mücadele’yi destekleyen yazıları nedeniyle yargılanmış, 80 günden fazla tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmıştır. Falih Rıfkı Atay, İzmir’in kurtuluşundan sonra Atatürk ile görüşmeye giden gazetecilerdendir. Hakimiyet-i Milliye, Milliyet, Ulus gazetelerinin başyazarlığını yapmıştır. 1952 yılında Bedi Faik Akın ile beraber Dünya gazetesini kurmuş, yönetmiş ve başyazarlık yapmıştır.
Falih Rıfkı Atay, Cumhuriyetin, inkılapların ve Kemalizm’in en tutkulu destekçilerindendir. Yaşamı boyunca bu fikirlerinin arkasında durmuş ve halk tarafından benimsenmesi için uğraşmıştır.
Falih Rıfkı Atay, Atatürk’ün isteği üzerine 1922 yılında Bolu milletvekili olarak 2. Meclis’e girmiştir. 2, 3 ve 4. dönem Bolu milletvekili olarak mecliste bulunduktan sonra 5, 6, 7 ve 8. dönemde Ankara milletvekili olmuştur.
Falih Rıfkı Atay, Mustafa Kemal Atatürk’ü yakından tanımış ve onunla uzun vakitler geçirmiştir. Yaşamı boyunca Atatürk’ü desteklemiş, Kemalizm’in halk tarafından benimsenmesi için uğraşmıştır.
Falih Rıfkı Atay’ın eserlerinden alınmış 20 alıntı aşağıda listelenmiştir:
— Mesele ölmekte değil, ölmeden idealimizi gerçekleştirmektedir, diyordu
Falih Rıfkı Atay, İstiklal Madalyası sahibi bir yazardır. İstiklâl Madalyası, 29 Kasım 1920 tarihinde çıkarılan 66 sayılı Kanunun kapsamında verilmeye başlanan bir kahramanlık madalyasıdır. Kurtuluş Savaşı’nda millî istiklal uğruna mücadele eden devlet büyükleri, amirler, subaylar, milli ordu kahramanları, şehitler ve cephe gerisinde mücadele verenlere verilmiştir.
Falih Rıfkı Atay, siyasi ve edebi hayatı boyunca hürriyet fikirlerini azim ve cesaretle savunduğu için 25 Mayıs 1959 tarihinde Fransız Hükümeti’ni temsilen Başkonsolos Guy Monod tarafından, Legion d’Honneur nişanıyla onurlandırılmıştır.
Falih Rıfkı Atay İstanbul’da doğmuştur ve anne tarafından Kafkas göçmenidir.
Falih Rıfkı Atay'ın babası Hoca Hilmi Efendi'dir. Hilmi Efendi, Çerkez asıllı Huriye Cemile Hanım ile evlenmiş ve üç çocuk sahibi olmuştur. Yaşamı hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.
Falih Rıfkı Atay, 1893 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Ailesinin ortanca çocuğudur. Yazarın çocukluğu 2. Abdülhamit yönetimi sıkı denetim dönemine denk gelmektedir. Bu yıllarda Osmanlı İmparatorluğu farklı alanlarda birçok sıkıntı yaşamıştır.
Falih Rıfkı Atay, orta halli, klasik bir Osmanlı ailesinde büyümüştür. Çocukken en sevdiği ders tarihtir. Okumaya düşkündür. Dönemindeki diğer çocuklar gibi erken yaşta büyümesi gereken Atay, "çocukluktan oldukça erken bir dönemde uyanmıştır.” demiştir.
Falih Rıfkı Atay, eğitim hayatına Sıbyan Mektebi’nde başlamıştır. Bu okulda Kuran-ı Kerim, Tecvid, İlmihal, Tarih-i Osmani, Coğrafya-yı Osmani, Hüsn-i Hat gibi dersler almıştır. Sıbyan Mektebi'nin ardından Kovacılar'daki Rehber-i Tahsil Rüştiyesi’ne devam eden yazar, burada da Arapça, Farsça ve Fransızca gibi dersler almıştır.
Falih Rıfkı Atay, Rüştiyeyi bitirdikten sonra Mercan İdadisi’ne devam etmiştir. Mercan İdadisi, döneminin en seçkin okullarındandır ve müdürü Hüseyin Cahit Yalçın’dır. Atay, bu yıllarda Namık Kemal, Ziya Paşa, Abdülhak Hamit ve Tevfik Fikret’in yazılarını okumuştur. Edebi gelişmeleri ve tartışmaları takip etmiştir. Kendi şiir ve düzyazılarını kaleme almaya başlamıştır.
Falih Rıfkı Atay, Mercan İdadisi’nden sonra 1909’da Dârülfünun Edebiyat Fakültesi’ne girmiş ve bitirmiştir. Burada; Edebiyat-ı Türkiye, Tarihi Edebiyat-ı Türkiye, Edebiyat-ı Arabiye, Edebiyat-ı Farsiye, Felsefe ve Tarih Felsefesi, Tarih-i Umumi, Tarih-i Osmanî, Coğrafya, iktisat ve Ulum-ı İçtimai gibi dersler almıştır. Yazı çalışmalarına devam eden Atay, dergi ve gazetelere birçok yazı göndermiştir.
Falih Rıfkı Atay; gezi, anı, fıkra, inceleme, makale ve sohbet gibi birçok türde eseri bulunan ve özellikle seyahat ve hâtıra türündeki eserleriyle ön plana çıkan bir yazardır. Türk dilini zenginleştirmek için çaba göstermiş, Latin harflerine geçişi sağlayan Dil Encümeni'nde çalışmıştır. Konuşulan Türkçeyi eserlerinde ustaca kullanan Atay, dili ve anlatım biçimiyle Türk edebiyatına yeni açılımlar kazandırmıştır.
Falih Rıfkı Atay’ın yazıları hakkında Behçet Necatigil’in değerlendirmesi şu şekildedir: “Falih Rıfkı; fıkra ve makaleleri; anı, gezi, sohbet türlerindeki özlü yazılarıyla tanındı. Ülkücü kalemini gerilikle savaş, Atatürk devrimlerini koruma gibi toplumsal ve güncel konularda kullanarak, fikir ve siyaset hayatımıza, Batılılaşma çabalarımıza yön verdi.”
Falih Rıfkı Atay, Mina Urgan'ın annesi Şefika Hanım ile evlenmiştir. Mehruba Atay ile evlendiği de bilinmektedir.
Falih Rıfkı Atay’ın çocukları hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.
Falih Rıfkı Atay, 20 Mart 1971'de kalp krizi geçirip vefat ettiğinde 76 yaşındadır.
Falih Rıfkı Atay'ın mezarı, 23 Mart 1971'de düzenlenen cenaze töreninin ardından defnedildiği Zincirlikuyu Mezarlığı'ndadır.
Falih Rıfkı Atay hakkında bilgi içeren kitaplardan 5 tanesi aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:
Falih Rıfkı Atay hakkında hazırlanan profesyonel bir belgesel yoktur.