Ece Ayhan ya da tam adıyla Ece Ayhan Çağlar (10 Eylül 1931, Datça - 12 Temmuz 2002, İzmir); Cumhuriyet Dönemi'nde şiir, öykü, anlatı, günlük, eleştiri, deneme ve anı gibi farklı türlerde toplam 20'den fazla eser yazmış Türk şair, hikaye yazarı, yazar, kaymakam, çevirmen, redaktör, dergi yöneticisi ve müdürüdür. İkinci Yeni hareketinin önde gelen isimlerindendir.
Ece Ayhan'ın biyografisi incelendiğinde eğitim hayatına 1938 yılında Eceabat’ta başladığı görülmektedir. Ardından ailesiyle birlikte İstanbul'a taşınan şair, 3. sınıftan itibaren Karagümrük Atikkale’deki 19. İlkokul'a gitmiştir. Ortaokulu Zeyrek Ortaokulunda, liseyi Taksim Lisesinde tamamlamıştır. 1953 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesine başlayan Ece Ayhan, 1959 yılında mezun olmuştur. Mezuniyetinin ardından 1962 yılında Sivas’ın Gürün ilçesine kaymakam olarak atanmıştır. Ece Ayhan, Çorum ve Denizli şehirlerinde de kaymakamlık yaptıktan sonra 1966 yılında görevinden ayrılmıştır. İstanbul'a yerleşmiş ve çevirmenlik, dergi müdürlüğü, redaktörlük gibi işler yapmıştır.
Ece Ayhan'ın yaşam özeti yoksulluğun getirdiği acılar ve hastalıklarla doludur. Şair hem çocukluğunda hem de yetişkinlik döneminde maddi açıdan zor günler geçirmiştir. Birçok hastalığa yakalanmış, uzun tedavi süreçleri atlatmıştır. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen yazmaya, üretmeye devam etmiştir.
Ece Ayhan, hem kitapları hem de şiir hakkındaki görüşleriyle Türk edebiyatını etkilemiş, yeni açılımlar kazandırmıştır. Şiirde geleneğe, gelenekten yararlanma düşüncesine karşı çıkmıştır. Ece Ayhan İkinci Yeni'nin en aykırı şairlerindendir. Dilin sınırlarında dolaşmış, kendine özgü bir ses oluşturmuştur. Kitapları Adam Yayınları, Ağaoğlu Yayınları, Sel Yayıncılık, 160.Kilometre Yayınevi, Çolpan Kitap, Dipnot Yayınları, Tan Yayınları ve Yapı Kredi Yayınları gibi birçok yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Ece Ayhan, günümüzde birçok hayranı bulunan, okurlar tarafından ilgi gören bir edebiyatçıdır.
Ece Ayhan’ın 27 adet kitabı aşağıda listelenmiştir:
Ece Ayhan’ın ilk eseri, 1959 yılında basılan “Kınar Hanımın Denizleri”dir.
Ece Ayhan’ın 25’ten fazla kitabı vardır.
Ece Ayhan’ın 11 adet şiir kitabı aşağıda listelenmiştir:
Ece Ayhan’ın ünlü şiirlerinden 5 tanesi aşağıda verilmiştir:
FAYTON
O sahibinin sesi gramofonlarda çalınan şey
incecik melankolisiymiş yalnızlığının
intihar karası bir faytona binmiş geçerken ablam
caddelerinden ölümler aşkı pera'nın
Esrikmiş herhal bahçe bahçe çiçekleri olan ablam
çiçeksiz bir çiçekçi dükkanının önünde durmuş
tüllere sarılmış mor bir karadağ tabancasıyla
zakkum fotoğrafları varmış cezayir menekşeleri camekânda
Ben ki son üç gecedir intihar etmedim hiç, bilemem
intihar karası bir faytonun ağışı göğe atlarıyla birlikte
cezayir menekşelerini seçip satın alışından olabilir mi ablamın.
GALATA KANTOSU
...
Mübeccel Mübeccel ben ben olayım da seni hiç anlamayayım ha
N’olur uzat bacaklarını Galata’dan denizlere uzat uzat da
Zırlamadan anlat on ikisi de deli olan kardeşlerini Mübeccel
Anlat kimlerin yüreğinde Kız Kulesi gibi grev çivileri var
Kimler boş sarnıçlara iğilmiş ha bağırır ha bağırır
Sen kahırlanma bana gözlerim Çin’de benim çiçek bahçelerine kaçmış
Benim hiç Çin’de bir ablam olmamış hiç çiçekçi dükkânım olmamış
Geceleri Galata’da gülerken bacaklarımız uzamış alıştık artık ölüme
Diyeceğim şu İvan Milinski: ölüm için ayırdık geceleri gülerken
Galata’da
YORT SAVUL
1. Atlasları getirin! Tarih atlaslarını!
En geniş zamanlı bir şiir yazacağız
2. Harbi karşılık verecek ama herkes
Göğünde kuş uçurtmayan şu üç soruya:
3. Bir, Yeryüzünde nasıl dağılmıştır
Tarihi düzünden okumaya ayaklanan çocuklar?
4. İki, daha yavuz bir belge var mıdır ha
Gerçeği ararken parçalanmayı göze almış yüzlerden?
5. Üç, Boğaziçi bir İstanbul ırmağıdır
Nice akar huruc alessultanlarda bayraksız davulsuz?
6. Nerede kalmıştık? Tarihe ağarken üç ağır yıldız
Sürünerek geçiyor bir hükümet kuşu kanatları yoluk
7. Çocuklar! ile bile muhbirler! ve bütün ahali!
Hep birlikte, üç kez, bağırarak, yazınız
8. Kurşunkalemle de olabilir
Yort Savul!
ÜÇ GENCİN KALBİ
Bir gemici tanırım
Kalbini bir limanda bırakmış
Ya kaybolursa?
Ağlar çocukluğundaki gibi
Kalbini almaya gidecek hâlâ
Bir oğlan tanırım
Derin yeşil gözlü
Gönlü güney denizlerinin dibi
Kalbi ise yerinde
Birine vermeye gidecek
Bir gemi arar durur
Bulutlardan.
Bir şair tanırım
Onunki içler acısı
Kalbini asla vermemiş
Çalmışlar
Kalbi eski bir efsanede saklı.
MEÇHUL ÖĞRENCİ ANITI
Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında
Bir teneffüs daha yaşasaydı,
Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür
Devlet dersinde öldürülmüştür.
Devletin ve tabiatın ortak ve yanlış sorusu şuydu:
– Maveraünnehir nereye dökülür?
En arka sırada bir parmağın tek ve doğru karşılığı:
– Solgun bir halk çocukları ayaklanmasının kalbinedir.
Bu ölümü de bastırmak için boynuna mekik oyalı mor
Bir yazma bağlayan eski eskici babası yazmıştır:
Yani ki onu oyuncakları olduğuna inandırmıştım
O günden böyle asker kaputu giyip gizli bir geyik
Yavrusunu emziren gece çamaşırcısı anası yazmıştır:
Ah ki oğlumun emeğini eline verdiler
Arkadaşları zakkumlarla örmüşlerdir şu şiiri:
Aldırma 128! İntiharın parasız yatılı küçük zabit okullarında
Her çocuğun kalbinde kendinden büyük bir çocuk vardır
Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek
Ece Ayhan’ın tüm şiirlerinin toplam sayısı hakkında net bir bilgi yoktur.
Ece Ayhan’ın en ünlü şiiri “Galata Kantosu”dur.
Ece Ayhan’ın ilk şiiri “Damlalar! Damlalar!”dır. Şair bu şiiri, okuduğu bir macera romanındaki bir cinayet sahneden ilham alarak yazmıştır. Ece Ayhan’ın şiirleri ilk olarak 1954 yılında Türk Dili dergisinde yayımlanmıştır.
Ece Ayhan şiirleri, şairin kendine özgü diliyle kaleme alınmış yenilikçi eserlerdir. Konuşma diline ilişkin öğeler, argo ve sokak dili içermektedir. Güçlü ve özgün imgeler içermektedir. Ece Ayhan'ın şiirleri alışılmamış bağdaştırma, dize başlarının küçük harfle başlaması, noktalama işaretlerinin nerdeyse hiç kullanılmaması gibi hem biçimsel hem de anlamsal sapmaların çoğunu barındırmaktadır. Anlamı az bilinen kelimeler, şair tarafından türetilmiş yeni kelimeler içermektedir. Bu şiirlerin anlam kapalılığı dikkat çekmiştir.
Ece Ayhan şiirleri, İkinci Yeni'nin en aykırı şiirlerindendir. Şair, "şiiri her şeyden önce bir dil sorunu" olarak görmüştür. Şiirlerde ölçü, geleneksel ses ve ritim öğeleri kullanılmamıştır. Ece Ayhan şiirlerinin temaları şunlardır: Tarih, benlik arayışı, toplumsal değişme, kaçış, yalnızlık, toplum ve siyaset, kadın, çocuk, anne ve baba figürleri, ölüm, hayat, umut, eğitim, karamsarlık, korku, hayat kadınları ve cinsellik.
Ece Ayhan şiirleri, gelenekten yararlanmayan, dilin sınırlarında dolaşan, devrimci eserlerdir. Biçim endişesi taşımayan, sürrealist teknikler içeren şiirlerdir. Düzyazı şiirinin önemli örneklerini de içermektedir. Şairin şiirleri müzik, resim ve sinema gibi sanatlarla beslenmiştir. Behçet Necatigil, Ece Ayhan'ın şiirleri için "Yeni motifler, karanlık çağrışım atkılarıyla örülü" değerlendirmesini yapmıştır.
Ece Ayhan, şiirlerini belli bir türe bağlı kalarak yazmamıştır.
Ece Ayhan, İkinci Yeni şiir anlayışına sahiptir.
Ece Ayhan, şiirlerini serbest ölçüyle yazmıştır.
Ece Ayhan, şiirde kafiyeye karşıdır. Bazı şiirlerinde kafiye örneklerine rastlansa da şair kafiyeye önem vermemiş, gerekli görmemiştir.
Ece Ayhan’ın şiirleri; Adam Yayınları, Ağaoğlu Yayınları, Tan Yayınları ve Yapı Kredi Yayınları gibi birçok yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Ece Ayhan’ın şiirlerinin yayımlandığı dergiler aşağıda listelenmiştir:
Ece Ayhan’ın öykülerini içeren kitap “İyi Bir Güneş”tir. Yazarın, 1956-1958 yılları arasında Yenilik, Seçilmiş Hikâyeler, Dost dergilerinde yayımlanmış beş öyküsünü ve sağlığında yayımlanmamış 2 öyküsünü içermektedir.
Ece Ayhan, Cumhuriyet Dönemi yazarıdır.
Ece Ayhan, geleneğe karşı bir sanat anlayışı benimsemiş ve sanatın her alanında devrimden, yenilikten yana olmuştur.
Ece Ayhan, İkinci Yeni şiir akımından etkilenmiştir.
Ece Ayhan’ın etkilendiği kişilerden bazıları aşağıda listelenmiştir:
Ece Ayhan, yenilikçi eserleriyle hem kendi dönemindeki şairleri hem de kendinden sonraki şairleri etkilemeyi başaran bir isimdir.
Ece Ayhan, Türk şiirinin aykırı isimlerindendir. Kendine özgü üslubu, Türk şiirinin imkânlarını genişleten dilsel deneyleri, güçlü düzyazı şiir örnekleri, muhalif söylemin temsilcisi olması ve ortaya koyduğu etkili yapıtlarıyla edebiyatımızın önemli isimlerinden biri olmuştur.
Ece Ayhan’ın eserleri; Adam Yayınları, Ağaoğlu Yayınları, Tan Yayınları ve Yapı Kredi Yayınları gibi birçok yayınevi tarafından yayımlanmıştır. Ece Ayhan’ın eserlerinin yayımlandığı dergiler aşağıda listelenmiştir:
Ece Ayhan, 1962 yılında Sivas’ın Gürün ilçesine kaymakam olarak atanmıştır. Bir yıl sonra da Çorum’un Alaca ilçesine atanan şair, burada kaymakamlık ve belediye başkanlığı yapmıştır. 1965 yılında Denizli’nin Çardak ilçesine kaymakam olarak atanmıştır. 1966 yılına kadar devlet görevlisi olarak çalışmaya devam eden Ece Ayhan, görevinden ayrılarak İstanbul'a taşınmıştır. İstanbul’a taşındıktan sonra çevirmenlik, dergi müdürlüğü, redaktörlük, gibi işler yapmıştır. Bu işlerden iyi gelir elde edemeyen Ece Ayhan, yoksul bir yaşam sürmüştür.
Ece Ayhan, muhalif birisidir. Belli bir siyasi görüşe bağlanmamıştır. "Kaybedeceği baştan belli" insanların yanında, insanlara zulmeden, haksızlık eden kurum ve görüşlerin karşısında yer almıştır.
Ece Ayhan, ödül sistemine karşıdır. Ödül istemediğini açıkça dile getirmiştir. Ödül almamayı bir ayrıcalık olarak görmüştür.
Ece Ayhan’ın eserlerinden alınan 20 alıntı aşağıda listelenmiştir:
Kendin de bilmiyorsun.
Ölüm düşüncesini koparıp almalı senden,
Asıl vurulan benim, sen boşuna ölüyorsun.
Ece Ayhan, baba tarafından Gelibolulu, anne tarafından Eceabatlıdır.
Ece Ayhan’ın babası Behzat Çağlar’dır. Behzat Bey, Datça'da mal müdürlüğü yapmıştır. İşinden 1933’te istifa etmiş ve ailesini de yanına alarak Çanakkale’ye yerleşmiştir. Çanakkale'de avukat yanında arzuhalcilik yapmıştır. 1940 yılında da İstanbul'a taşınmıştır. Hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır.
Ece Ayhan Çağlar, 10 Eylül 1931 tarihinde Datça’da doğmuştur. Annesi Ayşe Hanım, babası Behzat Bey’dir. Ece Ayhan doğduğunda babası Datça’da mal müdürlüğü yapmaktadır. Ardından ailesiyle birlikte önce Çanakkale’ye sonra da İstanbul’a taşınmıştır. Ece Ayhan’ın çocukluğu, yoksulluğun getirdiği ağır koşullarda geçmiştir. Şairin anne ve babası 1941 yılında boşanmıştır. Ablası İffet Çağlar, aile bütçesine katkı sağlamak için bir fabrikada gece vardiyasında çalışmıştır. Annesi ise “Nezahat” takma adıyla eğlence mekânlarında çalışmıştır. Ece Ayhan’ın yetiştiği çevrede çoğu azınlıklardan oluşan yoksul çocuklar vardır. Şair çocukken futbola, sinemaya ve uçurtmalara tutkundur.
Ece Ayhan, eğitim hayatına 1938 yılında Eceabat’ta başlamıştır. İkinci sınıfı Çanakkale İstiklal İlkokulunda okumuş, ardından ailesiyle beraber İstanbul'a taşınmıştır. Şair, 3. sınıftan itibaren Karagümrük Atikkale’deki 19. İlkokul'a devam etmiştir. Ortaokulu Zeyrek Ortaokulunda okumuştur. Şair bu okulu sevmemiş, onu bir cezaevine benzetmiştir. Ece Ayhan, lise öğrenimini de Taksim Lisesinde tamamlamıştır. Üniversite eğitimine 1953 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde başlayan şair, 1959 yılında mezun olmuştur.
Ece Ayhan; şiir, öykü, anlatı, günlük, eleştiri, deneme ve anı gibi farklı türlerde eserleri bulunan bir yazardır. Fakat daha çok şairliği ile ön plana çıkmıştır. Geleneğe, gelenekten yararlanma düşüncesine karşı bir yazardır. Sanat dallarının birbirini beslediğini düşünen Ece Ayhan, kendi şiirini müzik, resim ve sinemaya olan ilgiyle beslemiştir. Şiirimizin aykırı isimlerinden olmuş, kendi üslubunu oluşturmayı başarmıştır.
Ece Ayhan, 1962 yılında Deniz Hafize Hanım ile evlenmiştir. Deniz Hanım, 1968 yılında kanser nedeniyle vefat etmiştir. Ece Ayhan, eşinin vefatının ardından başka bir evlilik yapmamıştır.
Ece Ayhan’ın Deniz Hafize Hanım ile olan evliliğinden 1963 yılında Eğe adını verdikleri bir oğlu dünyaya gelmiştir.
Ece Ayhan, beyninde tümör olduğunu 1974 yılında öğrenmiştir. Bu tümör, şairin karakterini, yaşam kalitesini etkilemiştir. Sağ kulağında işitme kaybına yol açmış, sağ gözüne de hasar vermiştir. Ece Ayhan’ın ameliyatı için sanat çevrelerindeki sevenleri girişimde bulunmuş, Bülent Ecevit destek vermiştir. Şair, 7 Ekim 1974 tarihinde İsviçre’de hastaneye yatmış ve Gazi Yaşargil tarafından ameliyat edilmiştir. Tedavisi üç yıl süren Ece Ayhan, 1977 yılında Türkiye’ye geri dönmüştür.
Ece Ayhan Türkiye’ye döndükten sonra Çanakkale’ye yerleşmiştir. Burada da vereme yakalanan şair, Heybeliada Sanatoryumu'nda tedavi görmüştür. Hastalıkları gittikçe artan Ayhan’ın bir süre sonra bacakları felç olmuştur. 1999 yılında Çapa Tıp Fakültesine yatırılmıştır. Şairin masrafları SSK tarafından karşılanmıştır. Sigorta kapsamına girmeyen masrafları ise Ece Ayhan’ın eserlerinin yayım haklarını alan Yapı Kredi Yayınları’nın desteğiyle ödenmiştir. Şair İstanbul’da ilk önce Maltepe Huzurevi’nde yaşamıştır. Ardından Bülent Ecevit’in isteği üzerine şartları daha iyi olan Özel Acıbadem Huzurevi’ne yerleşmiştir. Birçok tedavinin ardından felçten kurtulan şair, 2001 yılında Çanakkale’ye geri dönmüştür. Geçimini Yapı Kredi Yayınları’ndan gelen telif ücretleriyle sağlamıştır. Bir Süre sonra Çanakkale’den de ayrılan Ece Ayhan, İzmir Büyükşehir Belediyesi Gürçeşme Huzurevi'ne yerleşmiştir. Şair, 13 Temmuz 2002 tarihinde bu huzurevinde vefat etmiştir.
Ece Ayhan, 2022 yılında vefat ettiğinde 70 yaşındadır.
Ece Ayhan’ın mezarı, Eceabat ilçesine bağlı Yalova köyündedir. Şairin cenaze töreni Kültürpark İzmir Sanat’ta düzenlenmiştir.
Ece Ayhan hakkında bilgi içeren kitaplardan bazıları aşağıda listelenmiştir: