Can Yücel (21 Ağustos 1926 İstanbul - 12 Ağustos 1999 İstanbul), edebiyatımızda kendine özgü şiir tarzıyla tanınan, şiir ve deneme türünde toplam 20'den fazla kitabı bulunan, 20'den fazla eser çeviren Türk yazar, şair, spiker ve rehberdir.
Can Yücel'in yaşam özeti incelendiğinde babası Hasan Ali Yücel'in ve ailesinin şairin yaşamında önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir. Can Yücel, okul hayatına Boğaziçi İlkokulu'nda başlamış ve sırasıyla Ankara Taşmektep’te, Ankara Erkek Lisesi’nde, Ankara Üniversitesi'nde ve Cambridge Üniversitesi’nde eğitim almıştır. Yazarlık dışında spikerlik, turist rehberliği ve çevirmenlik yapmıştır. Can Yücel hem biyografisi, hem de eserleri ile Türk okurlarının ilgisini çekmiş bir yazardır ve birçok şiiri farklı besteciler tarafından bestelenmiştir.
Can Yücel’in 21 eseri aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel’in ilk eseri 1950 yılında babası Hasan Ali Yücel'in ısrarı ile çıkan "Yazma" isimli şiir kitabıdır.
Can Yücel’in 20’den fazla eseri vardır.
Can Yücel’in şiirlerinin bir kısmı aşağıda maddeler halinde listelenmiştir.
Can Yücel’in en ünlü beş şiiri aşağıda verilmiştir.
SEVGİ DUVARI
Sen miydin o, yalnızlığım mıydı yoksa
Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
Dilimizde akşamdan kalma bir küfür
Salonlar piyasalar sanat-sevicileri
Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
Yakanda bir amonyak çiçeği
Yalnızlığım benim sidikli kontesim
Ne kadar rezil olursak o kadar iyi
Kumkapı meyhanelerine dadandık
Önümüzde Altınbaş, Altın Zincir, fasulye pilakisi
Ardımızda görevliler, ekipler, Hızır Paşalar
Sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
Öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
Çöpçülerin elleriyle okşardım seni
Yalnızlığım benim süpürge saçlım
Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
Baktım gökte bir kırmızı bir uçak
Bol çelik bol yıldız bol insan
Bir gece Sevgi Duvarını aştık
Düştüğüm yer öyle açık öyle seçik ki
Başucumda bir sen varsın bi de evren
Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
HAYATTA BEN EN ÇOK BABAMI SEVDİM
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bilmezdi ki oturduğumuz semti
Geldi mi de gidici-hep, hep acele işi! -
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi
Atlastan bakardım nereye gitti
Öyle öyle ezberledim gurbeti
Sevinçten uçardım hasta oldum mu
40'ı geçerse ateş, çağrırlar İstanbul'a
Bir helalleşmek ister elbet, diğ'mi, oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oyununu
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu
En son teftişine çıkana değin
Koştururken ardından o uçmaktaki devin
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en çok babamı sevdim.
BULUŞMAK ÜZERE
Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Öbür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni
Diyelim için çekti bir sabah vakti
Erkenceden denize gireyim dedin
Kulaç attıkça sen
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan
Ege denizi bu efendi deniz
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun
İçine doğdu belki de
İşte çil çil koşuşan balıklar
Lapinalar gümüşler var ya
Eylim eylim salınan yosunlar
Onların arasında bulacaksın beni
Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
Çakmak çakmak gözleri
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı
Herkes orda sen de ordasın
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
Özgürlüğe mutluluğa doğru
Her işin başında sevgi diyor
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
Bi de başını çeviriyorsun ki
Yanında ben varım
KÜÇÜK KIZIM SU’YA
Bir derin uykudaydım ölümün içinden
Açtım ki gözlerimi
Bir suyun gölgesi gibi
Kendisi adeta bir suyun
Ayakucunda sen oturuyorsun
Şiir getirenlerin çok olsun çocuğum!
FARZET HİÇ AYRILMADIK
Farzet hiç ayrılmadık
Gözümde tütüyor
Gözümü tütsülüyorsun hala
Hep birlikteyiz sanki
Seninle ben ve DÜNYA
Can Yücel yüzlerce şiir yazmıştır ve 17 adet şiir kitabı vardır. Can Yücel’in 17 şiir kitabı aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel’in en ünlü şiiri “Sevgi Duvarı”dır.
Can Yücel ilk şiirini ölen bir çocuğun arkasından yazmıştır ve şiiri yazdığında henüz on yaşındadır. Fakat şiirin adı bilinmemektedir.
Can Yücel’in şiirlerinin öne çıkan yönlerini Cemal Süreya şu sözlerle anlatmıştır: “ Argo ve küfür bir arınma işlemidir Can Yücel’de. Kötülüğe, kötü düzene karşı aşılanmak için kutsalı delik deşik eder. Tabi eski kutsalı ve yeni kutsal adına. Bu yüzden sürekli olarak tarihsel olaylarla bugünkü olayları iç içe işler. Şiirsel eylemini kurmak, sürdürmek için en elverişli yolu seçmiştir: parodi. Gerçekten de parodi toplumsal eylemle şiirsel eylemi birleştiren uygun bir yoldur. Tarihi gazete güncelliğine getirir.
Can Yücel, en güzel şiirinin yaşamı olduğunu söylemiş ve kendi deneyimlerinden hareketle şiirler yazmıştır. Şiirlerinde toplumsal sorunlara ışık tutmuş, haksızlıklara karşı ses çıkarmıştır. Şairin şiirlerinde sosyal ve siyasi eleştiriler, ironi önemli bir yere sahiptir. Dilin sınırlarını zorlayan Can Yücel, samimi ve rahat bir söyleyişe sahiptir. Şiirlerinde dil sapmalarına, kalıp ifade ve deyimlere sıklıkla başvurmuştur. Can Yücel’in şiirlerinde işledi temalardan bazıları şunlardır: aşk, yalnızlık, hüzün, tabiat, sonsuzluk duygusu, umut, arayış, ölüm ve özlem.
Can Yücel şiirlerinde tek bir türe bağlı kalmamıştır.
Can Yücel, şiiri “bir üretim girişiminin sonunda ortaya çıkarılan bir iş" olarak görmektedir.
Can Yücel, şiirlerinde hece ölçüsünü kullanmıştır.
Can Yücel tek bir kafiye çeşidine bağlı kalmamış, yarım, tam ve zengin gibi birçok kafiye çeşidini kullanmıştır. Şiirde ahengi sağlamak için kafiye dışında sözcük tekrarları, redif ve iç sesleri de kullanmıştır. Can Yücel, “caz müziği”ndeki atonal ritmini şiire taşımayı da denemiştir. (Jale Gülgen Börklü)
Can Yücel’in şiirleri, günümüzde İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlanmaktadır. Öncesinde Doğan Kitap, Papirüs Yayınları, Yeni Yaprak Yayınları, Bulut Yayınları, Gözlem Yayınları, Yazko Yayınları ve Nebioğlu Yayınevi gibi yayınevlerinde de yayımlanan şiir kitapları vardır. Can Yücel’in şiirlerinin yayımlandığı gazete ve dergilerden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Can Yüce’in 22 adet çevirisi aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel, Cumhuriyet Dönemi yazarıdır.
Can Yücel, sanat toplum içindir anlayışını benimsemiştir. Eserlerinde toplumsal konulara değinmiş ve bunu şairin sorumluluğu olarak görmüştür.
Can Yücel Garip Akımından etkilenmiştir. Can Yücel’in etkilendiği akımlar incelendiğinde tek bir akımdan söz etmek yetersiz kalmaktadır. Şairin Garip Akımı dışında İkinci Yeni ve Marksist anlayıştan etkilendiğini de eklemek gerekmektedir.
Can Yücel’in etkilendiği isimlerden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel, birçok iyi şair gibi hem kendi döneminde hem de vefatından sonra birçok sanatçıyı etkilemiştir.
Can Yücel, kendine özgü söyleyişiyle, muhalif kimliğiyle ve gündemin nabzını tutmasıyla edebiyatımızda önemli bir yere sahip olmuştur.
Can Yücel’in eserleri, günümüzde İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlanmaktadır. Öncesinde Doğan Kitap, Papirüs Yayınları, Yeni Yaprak Yayınları, Bulut Yayınları, Gözlem Yayınları, Yazko Yayınları ve Nebioğlu Yayınevi gibi yayınevlerinde de yayımlanan kitapları vardır. Can Yücel’in eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergilerden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel yazarlık dışında çevirmenlik yapmış, Devlet Su İşleri’nin Bornova merkezinde çalışmış, Londra’da BBC Türkçe Yayınlar Bölümü’nde spikerlik yapmış, Bodrum ve Marmaris’te turist rehberi olarak çalışmıştır.
Can Yücel, hem eserleri hem de söylemleriyle siyasi görüşünü dile getirmekten çekinmemiştir. Ailesi nedeniyle siyaset ve siyasetçilerle iç içe büyüyen Can Yücel, muhalif bir kişiliğe sahiptir ve sol kesimde yer almıştır. Sol görüşlü sanatçı ve politikacılarla yakınlaşmıştır. Che Guevara ve Mao'dan çeviriler yaptığı için 12 Mart döneminde 15 yıl hapse mahkûm edilmiş, bir süre hapis yattıktan sonra 1974 yılında çıkarılan genel aftan yararlanmıştır. Can Yücel, Nazım Hikmet'in etkisiyle Marksizm'den etkilenmiştir.
Can Yücel, üniversitede ilerici Gençler Derneği’ne üye olmuş, 1996'da kurulan Emek Partisi’nin kurucu üyeleri arasında yer almış ve 18 Nisan 1999 tarihli seçimde Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nin İzmir 1. sıra milletvekili adayı olmuştur.
Can Yücel’in aldığı ödüller bilinmemektedir.
Can Yücel’in eserlerinden 20 alıntı aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel, baba tarafından Giresunludur. Anne tarafından nereli olduğu bilinmemektedir.
Can Yücel’in babası öğretmen, millî eğitim bakanı, Köy Enstitüleri'nin kurucusu Hasan Âli Yücel’dir. Hasan Ali Yücel, babası Ali Rıza Bey ve annesi Neyire Hanım'ın tek çocuğu olarak 17 Aralık 1897 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Aslen Giresunludur. Yolgeçen Mektebi, Mekteb-i Osmânî, Vefâ İdâdîsi, Cağaloğlu Darülmuallimin-i Ali'ye de eğitim almış ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne devam etmiştir. 19 Aralık 1922 tarihinde İzmir Erkek Muallim Mektebi’nde öğretmenlik yapmaya başlamıştır. 12 Temmuz 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin kurulmasıyla birlikte etimoloji kolu başkanı olarak görevlendirilmiştir. Beraber çalıştığı ekibiyle 1382 yabancı kelimeye Türkçe karşılık bulmuşlardır. 1935'te Cumhuriyet Halk Partisi'nden İzmir milletvekili olarak meclise girmiş ve dört dönem milletvekilliği yapmıştır. 7 yıl 7 gün gibi uzun bir süre Millî Eğitim Bakanlığı yapmıştır. Millî Eğitim Bakanı olduğu dönemde birçok önemli iş yapmış olan Hasan Ali Yücel'in dünya klasiklerinden yaptırdığı tercümeler Türk edebiyatı ve okurları için önemlidir. 26 Şubat 1961 tarihinde henüz 63 yaşında vefat etmiştir. Yazarlık yönü de bulunan Hasan Ali Yücel'in eserlerinden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Can Yücel, Hasan Ali Bey ve Gülsüm Refika Hanım'ın ikiz çocuklarından biri olarak İstanbul'da Kumkapı semtinde dünyaya gelmiştir. İkizinin adı Canandır ve Gülümser adında bir kardeşi daha vardır. Babasını ve annesini çok seven şair babası için şiirler yazmış, annesi için de "Kaç kere yazdım/ cebimden uçup gittiler/ Ben onyedi yaşında beni yıkayan/ Anneme şiir yazacak kadar şair değilim" dizelerini kaleme almıştır. Çocukluğunda Mevlevî olan dedesi Ali Rıza Bey ve babaannesi Neyire Hanım ile fazlaca vakit geçirmiş ve onlardan etkilenmiştir. Can Yücel, çocukluk ve gençlik döneminde babasının görevleri nedeniyle sık sık yer değiştirmiş ve hareketli bir çocukluk geçirmiştir.
Can Yücel, eğitim hayatına ikizi Canan ile beraber Boğaziçi İlkokulu'nda başlamıştır. İkizi ile anlaşamadığı için üçüncü sınıftan itibaren yatılı okumaya başlamıştır. Ailesi ile aynı şehirde olmasına rağmen yatılı okuması Can Yücel'i oldukça üzmüştür. Bu yıllarda arkadaşlarıyla sürekli futbol oynayan şairin futbola olan ilgisi yaşamı boyunca devam etmiştir. Babasının görevi nedeniyle ailesiyle şehir değiştiren Can Yücel, eğitimine Ankara'da Taşmekte'te devam etmiştir. Buradaki okulunu hiç sevmemiş olan şair lise eğitimini de Ankara Erkek Lisesi'nde tamamlamıştır. Can Yücel'in lise edebiyat öğretmeni Cevdet Kudret, sınıf arkadaşı ise Gazi Yaşargil'dir. Bu döneminde bol bol Nazım Hikmet okumuş, dünya edebiyatını tanımış ve Latince öğrenmiştir. Lise öğreniminin ardından Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde Klasik Filoloji Bölümü’ne kaydolmuştur. Can Yücel bu dönemde sol görüşlü sanatçı ve politikacılarla yakınlaşınca, okulundaki ilerici Gençler Derneği’ne üye olunca ve babasıyla çatışma yaşamaya başlayınca Hasan Ali Yücel tarafından Cambridge Üniversitesi’ne gönderilmiştir. Türkiye’ye geri döndükten sonra Ankara Üniversitesi’ne başlasa da üniversiteyi tamamlamamıştır ve üniversite diploması yoktur.
Can Yücel, şairliğini, şiirin külhanca raconlarından yararlanarak, siyasal inançlarıyla yoğurmuştur. (Behçet Necatigil) Argo kelimeler kullanmaktan, küfürden, eleştiriden ve ironi yapmaktan kaçınmayan Can Yücel, şiirlerinde halkın dilini kullanmıştır. Kendi telif eserleri dışında birçok çevirisi de bulunan Can Yücel, sürekli şiir düşünen ve yenilikten korkmayan "yeni bir dünya kurabilmek" için çabalayan bir edebiyatçıdır.
Can Yücel, Şair Nigar Hanım Sokağı'nda İlhan Komanlar’ın evinde tanıştığı Güler Hanım ile 1956 yılında evlenmiştir. Güler Hanım 1935 yılında doğmuştur ve Bosna göçmeni bir aileye sahiptir. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'ne birincilikle girmiş ve Bedri Rahmi atölyesinde resim eğitimi almıştır. Can Yücel, hayatı boyunca Nigar Hanım ile evli kalmış ve tüm aşk şiirlerini ona yazmıştır. Eşine olan aşkını "Kendi içimden gelen bir güdüyle bir kadını, tek kadını sevmenin büyük bir dikkat ve yoğunluk isteyen ve mutluluğu çağıran bir yaşam tarzı olduğuna inanıyorum." sözleriyle dile getirmiştir.
Can Yücel’in Güler Hanım ile olan evliliğinden Yeni Hasan, Güzel ve Su isminde üç çocuğu olmuştur. Yeni Hasan, Toronto Üniversitesi’nde Nöro-Pataloji bölümünü kurmuş ve başarılarından dolayı New York Tıp Akademisi tarafından ödüllendirilmiştir. Can Yücel'in kızlarından Güler Yücel, Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknoloji Enstitüsü’nde su ürünleri uzmanıdır ve küçük kızı Su Yücel Hıtay da ressamdır.
Can Yücel, 1999 yılında tedavi gördüğü bademcik kanseri nedeniyle vefat ettiğinde 72 yaşındadır.
Can Yücel’in mezarı "Mekanım Datça Olsun" isimli kitabı nedeniyle Datça Mezarlığı'ndadır.
Can Yücel hakkında yazılan ve Can Yücel hakkında bilgi içeren kitaplardan bazıları aşağıda listelenmiştir.