Tükendi
Gelince Haber VerSon kez, köye koşar adım giden toprak yola baktım. Papatyaların, mor menekşelerin ve yaban güllerinin arasından kıvrıla kıvrıla köye inen yol… Kim bilir kaç defa o yolu yaya yürümüştüm ve kaç defa, ayaklarımı çamura bulayan o yola lanetler yağdırmıştım. Evet, yolun sonuna gelmiştim artık. Ama çok iyi biliyordum ki, her yolun sonu başka bir yolun başlangıcıydı.
Bavulumu alıp, aheste aheste yaklaşan otobüse doğru yürüdüm. Otobüs yavaş yavaş bana yaklaşırken, eylülün esinleyen yeli benden bir şeyler koparıyordu sanki. Yüreğimi sinsi bir korkunun ürpertileri yalazlıyordu. Birazdan yabancısı olduğum, yepyeni bir hayatın kapılarını açacaktı yüzüme yaklaşan otobüs ve beni bilmediğim bir dünyaya doğru taşıyacaktı.