Tükendi
Gelince Haber VerHarold Lamb, 1920-1960 yılları arasında, tarihteki bazı önemli şahsiyetler üzerine zevkle okunan, aydınlatıcı biyorgrafi kitapları kaleme almıştır. İnsanların ve mekânların gözümüzün önünde canlandığı bu popüler tarih hikâyelerinden biri de Bâbür: Büyük Türk Hükümdarı’dır. Lamb, Cengiz Han ve Timur kitaplarıyla bir seri oluşturan bu eseri ağırlıklı olarak Bâbür’ün kaleme aldığı hatıralarına dayandırmış, şahsiyet tasvirleri ve macera dolu sürükleyici bir anlatımla tamamlamıştır. 1940 ve ‘50’lerde kaçış edebiyatının bütün formlarını kullanan Lamb, çizgi romanlardan, Cecil B.D. Mille için yazdığı film senaryolarına ve Bâbür: Büyük Türk Hükümdarı gibi biyografilere, yazdıklarıyla okuyucusuna hep iyi vakit geçirtmeyi de hedeflemiştir. 1962 yılında hayata gözlerini kapamadan yazdığı bu son eserinde, daha çok belgelere dayanan bir araştırma örneği kaleme almıştır. Orta Asya Türklerinin atası Bâbür, halkının topraklarını ilk defa Hindistan sınırlarını aşacak kadar genişleten hükümdar olmuştur. Hatıralarında 15. yüzyılın sonlarıyla 16. yüzyılın başlarında Bâbür’ün o dönemde Orta Asya’da hâkim olan göçer kabileler ile savaşarak Semerkand ve Kabil şehirlerini elinde tutma mücadelesine tanık oluyoruz. Harold Lamb yeri geldiğinde Bâbür’ün on yaşından itibaren hayatın içinde öğrendiklerini, yaptırdığı mimari eserleri ve hayatındaki kadınların etkisini anlatarak hatıralardaki boşlukları dolduruyor. Lamb’ın aynı dönemde Batı dünyasında gelişen olaylarla karşılaştırmalı olarak anlattığı hikâye, gelişen dünyanın keskin tezatlarla dikkat çeken kuşbakışı tablosunu gözümüzün önünde canlandırıyor. Popüler tarihin bu usta yazarı, bir kez daha okuyucusuna olayları yaşıyormuş hissini tattırıyor.