Tükendi
Gelince Haber VerBingöl Dağlarından doğup çok sayıda bölge ve ülke geçerek Hazar Denizi’ne dökülen Aras Nehri, geniş bir havzaya sahiptir. Aras’ın açtığı doğal yollar, oluşturduğu uygun iklim koşulları, sağladığı su ve sulama imkanları güzergahı üzerindeki toplulukları sosyokültürel ve sosyoekonomik açıdan etkilemiş hatta bu topluluklar arasında kültürel etkileşimi de sağlamıştır. Havzada bu tür ilişkilerin en fazla gerçekleştiği alanlardan birisi Kars, Iğdır ve Doğubayazıt il ve ilçelerine karşılık gelen Orta Aras Havzası’dır. Tarihi İpekyolu güzergahlarından birisi olan bu alan aynı zamanda Kafkasya, İran ve Anadolu topraklarının kesiştiği yerdir. Kalkolitik çağdan bu yana yerleşime ve nüfus hareketlerine konu olan bu saha özellikle Demir çağında Erikua ile Urartu devletlerinin mücadele ve hakimiyet sahası olmuştur. Özellikle Ağrı Dağı bölgesi bu medeniyetlere ait yoğun izler taşır. Sahada son yıllarda yürüttüğümüz arkeolojik çalışmalar bu izleri daha anlaşılır hale getirmiştir. Aras Havzası, Jeolojik, jeomorfolojik, tarihi, coğrafi ve arkeolojik açıdan oldukça zengin bir bölgedir. Elimizdeki çalışma, bu zenginliğin bilimsel çalışmalarla ortaya çıkarılmasını amaçlamaktadır. Çalışma birbirinden değerli akademisyenler tarafından hazırlanmış özellikle Orta Aras Havzası’nı konu alan tarih, coğrafya, arkeoloji, sanat tarihi gibi konuları içeren bölümlerden oluşmuştur.