Tükendi
Gelince Haber VerMesleğim gereği en çok anneler ile birlikte oluyorum. Bu yüzden onlar ile aramızda farklı bir bağ var. Çocukları için benimle görüşmeye gelen anneler önce parmaklarıma bakar, alyasn var mı yok mu diye. Parmağımdaki alyansı fark edince, bu sefer sözü bir şekilde evirip çevirip "Çocuğunuz var mı" diye sorarlar. Bu soruyu sorarken, gözlerinde "İnşallah çocuğu vardır" ifadesi belirir. ben de cevap olarak "Evet benim de bir oğlum var" dediğim zaman, içlerinden bir oh çekerler. Çünkü damdan düşenin halinden damdan düşen anlar diye düşünürler.
Anneler ile aramızdaki ilk bağ bu şekilde kurulur. Sonrasında bu bağ güçlenerek devam eder. Aradan aylar yıllar geçmesine rağmen hala görüşmeye devam ettiğim, bayramlarda, anneler gününde beni arayan, bana "Çocuğumun ikinci annesi siz oldunuz" diyen, hiç kimseye anlatamadıkları sırlarını, evlilik sorunlarını bana anlatan sevgili anneler onlar.
"Anne Çocuk Öyküleri" içinde sizi farklı serüvenler bekliyor. Öyküleri okurken, bazen içinizden bir "Offf" çekeceksiniz, bazen "Yok artık" diyeceksiniz, bazen de burnunuzun direği sızlayacak.
Bu kitapta sadece anneler yok. babalar, kayınvalideler, öğretmenler, doktorlar var. Hastalık var, sağlık var, umut var, umutsuzluk var. Kısacası "Anne Çocuk Öyküleri" içinde hayatın ta kendisi var.
Keyifle okumanız dileğiyle.
- Emine Ergün