Agatha Christie, 1920 yılında roman yazmaya başlamış ve her yıl yeni bir bestseller yaratmıştı. Öylesine üretken bir yazardı ki, onun fotoğrafik bir belleğe sahip olduğu iddia edilirdi. Bu iddia doğru muydu? Yoksa elli beş yıl boyunca basit bir metot izleyerek dâhiyane cinayet romanları mı yazmıştı? 2004 yılının sonunda Agatha’nın kızı Rosalind’in ölümünden sonra çok değerli vesikalar ortaya çıktı. Aileye ait olan Greenway Konağı’nda Agatha Christie’nin elyazısı ile tuttuğu 73 defter bulundu. Ama sıkı bir arşivci olan John Curran, not defterlerini deşifre etmeye başlayınca bunların ne büyük bir hazine olduğu ortaya çıktı...Bu kitap, Agatha Christie’nin büyük sırrını açığa çıkarıyor. Başarılı pek çok romanı, oyunları ve öyküleri hakkında kurşunkalemle yazdığı notlar... Alternatif kurgular, kitap isimleri, karakterler, vazgeçilen sahneler, hatta yazmayacağı kitaplar hakkında yaptığı planlar bu defterlerin içeriğini oluşturuyor... Artık, Agatha’nın saklı kalan defterleri tüm ayrıntılarıyla gözler önüne seriliyor.