Tükendi
Gelince Haber VerDijital dünya artık hayatımızın kopmaz bir parçası hatta belirleyici bir parçası haline gelmiş durumda. Artık herkes günlük yaşamının bir kısmını dijital dünyada geçiriyor, bu dünyadaki sanal hayata aktif olarak katılıyor. Şiir de bu değişimden payını almış durumda, artık tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi kitaplardan değil dijital dünya üstünden takip ediliyor, buradan besleniyor ve burada şekil buluyor. Yaşı elliyi geçmiş olan şairlerin bile bu değişime ayak uydurup dijital dünyanın olanaklarından yararlandıklarına, hatta dijital dünyanın isterlerine ayak uydurduklarına tanık oluyoruz. Örneğin, genel bir eğilim olarak sosyal medyanın getirdiği görsel zenginlikten "kendi görüntülerini" sunmak biçiminde yararlandıklarını(!) görüyoruz. Dergilerde kullandıkları dile yakın olsa da dillerinin değiştiğini de. Hatta, gündelik yaşamın koşturmacasının bir sonucu olarak, hayat, aşk, politika vb. gibi konularda yarenlik yapmak diyebileceğimiz olgunun ötesine geçerek şiir, şiir düşüncesi, şiirin diğer önemli konuları vb. üstüne yine bu dünyanın olanak verdiği biçimde kolay tüketime girebilecek düşünceler üretip bunları paylaştıklarına, dahası bunları dergilerde yayımladıklarına tanık oluyoruz. İşte bu önemli ve hayatlarımızı harmanlayıp yoğuran dijital dünya konusunu gelecek sayımızda ele almayı kararlaştırdık. "dosya" haline getirdiğimiz "Şiir Belleği" köşesinin geçen sayıdaki konuğu Metin Cengiz idi, bu sayının konuğu ise Haydar Ergülen. Celal Soycan`ın "Sokak Yazıları" köşesinde bu sayıda Celal Soycan ile Metin Cengiz`in şiir üstüne mektuplaşmaları yer alıyor. Müesser Yeniay diğer sayılarda olduğu gibi bu sayının da en üretken ve adı çok geçen yazarı. Bu sayının 1. dosya konusu yukarıda açıkladığımız gibi "Dijital Hayatta dil, anlam ve şiir".