BABA: Giderek yaklaşıyor... Çaresiz, kıpırdayamıyorum yerimden.. Yerim? Benim bu salondaki yerim burası değil aslında.. Şu koltuk benim yerim. Oraya oturdum yıllarca. O köşeye.. Ama artık bütün köşelere oturmalıyım.. teker teker.. Her noktanın tadını çıkarmalıyım... Giderayak. (Kıyamet Sularında, 2.Perde, 2.Sahne)Genç Adam : Tek.. bir.. şiir kalacak geriye. Buruşturup, mutfak penceresinden apartman boşluğuna attığım tek.. bir.. şiir. Yoo, şiir değil. Şiir müsveddesi. Karalama. Saçma sapan sözcükler işte. Ne dersen de adına. (Kızıl Ötesi Aydınlık. 1.Perde, 1.Sahne) Niobe: Sürekli genişliyorlar. Ne güzel. Oysa ben çocukken sabitti uzay. Biz dört duvarlı bir kainatta büyüdük. Bu nedenle de katlanamıyoruz her şeye. Fermion’ un babaannesi elmasa dönüşüyor. Tam altıparmaklıklı bir hücreden bakıyormuşuz hayata, tutsak beynimizle. Öyle söyledi sevgili Stan.